Sevag Balıkçı'nın Babası Garabet Balıkçı: Oğlum Irkçı Bir Cinayete Kurban Gitti

24 Nisan 2011'de zorunlu askerlik yaptığı sırada ırkçı cinayete kurban giden Sevag Şahin Balıkçı'nın davası 5 Kasım günü Diyarbakır 2. Taktik Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda bulunan askeri mahkemede görülecek. Sevag Şahin'in ailesi ve arkadaşları, duruşma öncesinde Galatasaray'da basın açıklaması yaptı.

Basın açıklamasına katılan baba Garabet Balıkçı, “Duruşmada birkaç tane şahit dinlenecek. Bakalım ne duruma gelecek. Bilmiyoruz. Oğlumun katili şu an gayet serbest geziyor. Biz tutuklanmasını istiyoruz. Adalet yerini bulsun istiyoruz. O da ne zaman olur, bilemiyoruz. Mahkemenin sonucunu beklemek mecburiyetindeyiz. Katili üç ay tutuklu kaldı. Sonra serbest bırakıldı. Gitti askerliğini tamamlayıp evine döndü. Biz de her Pazar Şişli Mezarlığı’na gidip oğlumuzun mezarını suluyoruz. Çiçeklerini koyuyoruz. Oğlumuza karşı vazifemizi o şekilde yapıyoruz. Oğlumun ırkçı bir cinayete kurban gittiğini kesin biliyorum. Bilerek öldürüldü. Bunun araştırılmasını istiyorum. Ben bunu yapamam. Ancak devletimizin bunu yapması gerekir. Bizlere yardımcı olmalarını istiyorum. Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı, hükümetimiz, devletimiz bunları göreve çağırmak istiyoruz. Bu işin aydınlanması için bunu bir görev bilmeleri gerekir. Çünkü 24 Nisan bizim paskalya bayramımız olan bir gün. Bu hiçbir zaman tesadüf değil. Tesadüf olmadığına da ben kendi babası olarak buna inanıyorum. Muhakkak bu işin arkasında da birkaç kişinin olduğuna inanıyorum. Çünkü o gün bir Ermeni çocuğu öldürülecekti, o öldü. Başka bir ailenin çocuğu da olabilirdi" diye konuştu.

Anne Ani Balıkçı ise adaletin yerini bulmasını isteyerek, “Oğlumuz geri gelmeyecek. Ama başka çocuklara aynı şey olmasın. Bütün davamız artık onlar için" dedi.


'HEP KÜRT, ALEVİ VEYA ERMENİ'

Ermenice ve Türkçe "Sevag seni unutturmayacağız/Nor Zartonk" yazılı pankartın yanısıra, Sevag Şahin'in fotoğrafları taşındı. Alkışlarla başlayan eylemde, "Sevag seni unutmayacağız", "Yaşasın hakların kardeşliği", "Hepimiz Sevag'ız hepimiz Ermeniyiz", "Faşistler vuruyor, devlet koruyor" sloganları atıldı.

Sevag'ın arkadaşları olarak adalet istediklerini belirten Sayat Tekir, "Artık bu ülkede adalet tecelli etsin. Hrant Dink'in davasında gördük ki, bir çok davada görüyoruz. Özellikle konu, Ermeniler, Kürtler, Aleviler olunca ülkede adaletin nasıl işlediğini görüyoruz. Diyarbakır'da gerçekleşecek dava için hala umudumuzu koruyoruz" dedi.

Tekir'in konuşmasının ardından Nor Zartonk, Barış İçin Vicdani Red, İstanbul LGBTT imzalı açıklama okundu. Açıklamada, Sevag Şahin Balıkçı'nın öldürülmesi süreci ve ardından açılan davayla ilgili gelişmelere yer verildi. 2012 yılında basına yansıyan "34 asker intiharı" vakası olduğu belirtilen açıklamada, 22 yılda 2 bin 221 asker intiharının yaşandığı, "intihar eden" ya da "şaka" sonucu öldüğü söylenen insanların çoğunun Kürt, Alevi veya Ermeni olduğu vurgulandı.

Türk ve Sünni olmayanlara karşı üretilen ırkçı ve nefret suçlarının artan nefret söylemiyle yayıldığı belirtilen açıklamada, değişik zamanlarda Ermeni olduğu için tehdit gören, şiddete veya cinayete uğrayan olaylara örnekler sıralandı.

'UNUTMAYACAĞIZ, UNUTTURMAYACAĞIZ'

"Son 150 yıldır ülkenin resmi ya da 'gayri resmi' iktidarları, tek tipleştiremediklerini kurban etmeye doymadı. 1915'te olduğu gibi bir Ermeni'yi öldürmek ülkede meşruluğunu hala koruyor ve katiller hiçbir şekilde cezalandırılmıyor" denilen açıklama, "Bu ırkçı karanlık sona erene dek Sevag seni unutmayacağız, unutturmayacağız!" sözleriyle son buldu.

Sevag'ın ailesinin de katıldığı eyleme, Cumartesi Anneleri de destek verdi. Eylem, "Kavga bitmedi daha yeni başlıyor", "Katil devlet hesap verecek", "Sevag için adalet için" sloganlarıyla sona erdi.

NE OLMUŞTU?

Sevag Şahin Balıkçı, Batman'ın Kozluk İlçesi Gümüşörgü Jandarma Karakolu'nda 24 Nisan 2011 tarihinde zorunlu askerlik yaptığı birlikte, yine askerliğini yapan er Kıvanç Ağaoğlu tarafından vurularak öldürüldü.

Açılan davanın ilk duruşmasında Kıvanç Ağaoğlu, serbest bırakıldı. Ağaoğlu hakkında açılan davada iki farklı tutanağın duruşmada sunulması, tanıkların ifadelerinde önce Balıkçı'nın, sonra Ağaoğlu lehine değiştirmeleri delillerin karartılmış olma ihtimalini güçlendirdi. Bir önceki duruşmada mahkeme heyeti sanık Kıvanç Ağaoğlu'nun tutuksuz yargılanmasının devamına karar verdi.

Mahkeme ayrıca, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'ndan atış mesafesinin tespit edilmesi ve gönderilen giysiler üzerinde giriş ve çıkış deliğinin mevcut olup olmadığı, bunların birbirleri ile uyumlu olup olmadığı konularının tespiti için rapor istenmesine karar verdi. Mahkeme, yayın yasağı talebini ise yazılı olmadığı gerekçesiyle reddetti.

(etha/dha)