Kadınların Kafası Hep Karışıktır
![]() |
- FERHAT ULUDERE - |
Zerrin Soysal ilk romanı ‘Yedi Gün Duası’ ile nasıl insan ruhunun derinliklerine yolculuk yaptıysa ‘Aşk Perisine Gözlük’te de bunu tekrarlıyor. Ama bu kez biraz daha öteye gidiyor ve insanı anlatırken yanına imkânsız aşkları da ekliyor. “Kadınla erkeğin aşka bakış açıları beni oldum olası çok ilgilendirmiştir” diyor Soysal; “Kadınlar sevdikleri erkeği yaşamlarının merkezine oturturlarken karşı taraf için durum değişiktir, bu da ilişkilerde büyük çatışmalara neden olur. Ben aşk konusunda kişisel olarak erkeklerin tavrını daha sağlıklı buluyorum, kadınların da yaşamlarını aşka endekslemek yerine mesleklerine, çevrelerine, hobilerine alan ayırmasının hem kendi mutlulukları hem de ilişkileri açısından daha doğru olacağını düşünüyorum. Aşk Perisine Gözlük’ün yazılış nedeni sanırım bu.”
Kitap bir yandan da ‘aşk ukalası’ bir perinin ideal aşkı yaratma çabasını izletiyor okura. İdeal aşkı yaratmak için kim olduğuna bakmadan insanları birbirine âşık ettiği yetmezmiş gibi insanların aşk konusundaki başarısızlıklarına sinirleniyor. Kitaptaki aşk perisi elbette, Soysal’ın kendisi. Soysal karakterlerine söyletemediklerini söylüyor ve aşk perisi kılığına girip aşkı yaşayamayanların kulağını çekiyor.
“Aşk perisine perilere yaraşır, metaforik, şiirsel bir dil kazandırmayı çok istedim ama beceremedim. Anlaşılmak gibi de bir derdim vardı kuşkusuz. O da beni engelledi ve aşk perisinin arkasına saklanıp verdim veriştirdim. Ciddi bir iç dökmeydi benim için, rahatlatıcıydı.”
Kadınların kadınları, erkeklerin erkekleri daha iyi yazabildiği söylenir ama bu Soysal’da biraz ters ilerliyor. Çünkü kitapta Nihan’dan ziyade Mümtaz’ı daha bir incelikle işliyor. Nihan sanki kontrolünden sık sık çıkıyor yazarın. Başka yere doğru ilerliyor, bazen cahil oluyor bazen bilge… Mümtaz bencil bir erkeği her şeyiyle okurun karşısına taşıyor.
Nihan’ı şu sözlerle anlatıyor Soysal; “Evinin dört duvarı arasında yaşarken rolünü ve yaşamdan beklentilerini az çok kestirebilen, iktidar alanını belirleyebilen kadının ‘sen de insansın, erkek gibi eğitim görüp çalışabilirsin’ denerek ortaya salınmasının ardından yaşadığı ikilem, kafa karışıklığı yaratmanın çok ötesinde bedeller ödetiyor. Hikâyemde bu konulara değinmedim ama bunca çifte standarda maruz kalan bir bireyin salim kafada olması nasıl beklenebilir ki? Ece Temelkuran’ın kulaklarını çınlatmak istiyorum bu noktada ve ‘bütün kadınların kafası karışıktır’ diyorum. Erkek egemen toplum düzeninin bir sonucudur bu, kadınlar gücünün farkına varıp haklarına ve sorumluluklarına sahip çıkmadıkça da değişmeyecektir. Şeytanın avukatı gibi düşünürsek; gücünü ve ne istediğini bilen kadınlar erkeği ürküttüğü için özellikle kafası karıştırılıyordur belki de…” Her ne kadar sürekli aşktan bahsetsek de Yitik Ülke Yayınları etiketiyle yayımlanan ‘Aşk Perisine Gözlük’ sadece aşkı anlatan bir roman değil. Aşkın ötesine geçen ve aşk hakkında çözümlemeler yapmaya çalışan bir kitap. Sadece aşk romanları okurunun değil, aşkı bilen herkesin keyif alacağı türden…
*Akşam Kitap gazetesi
YORUM YAZIN