Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan Hayata Veda Edişlerinin 42. Yılında Anıldı
6 Mayıs 1972 tarihinde idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, ölümlerinin 42. yıl dönümünde mezarları başında anıldı.
Sabah saatlerinde Karşıyaka Mezarlığı'na gelen, KESK, DİSK, 68'liler Dayanışma Derneği, Devrimci 78'liler Federasyonu, CHP Gençlik Kolları ile çok sayıda sivil toplum kuruluşu Gezmiş, Aslan ve İnan'ı mezarı başında andı.
Deniz Gezmiş'in mezarı üzerine Gezi direnişinde hayatını kaybedenlerin resimleri de konularak çok sayıda karanfil bırakıldı.
"Faşizme karşı omuz omuza, devrim şehitleri ölümsüzdür, bu daha başlangıç mücadeleye devam" sloganları ile Karşıyaka Mezarlığı'na gelen vatandaşlar, mezar başında dua ederek gezide hayatını kaybedenleri de andı.
1 Haziran günü polis kurşunuyla vurularak yaşamını yitiren Ethem Sarısülük'ün ailesinin katıldığı anmada, Denizlerin “Şekibe Ablası”, avukatları Halit Çelenk'in eşi Şekibe Çelenk de ailesiyle yer aldı. Şekibe Çelenk, anmanın başlangıcında hep bir ağızdan okunan Enternasyonel marşına coşkuyla eşlik etti.
Ortak anmaya DİSK, KESK, TMMOB, Ankara Tabip Odası, EMEP, CHP, HDP, BDP, ESP, ÖDP, TKP, SDP, SYKP, Halkevleri, İHD, PSKAD, ÇGD, Ankara 78’liler Birlik ve Dayanışma Derneği ile Devrimci 78’liler Federasyonu'nun da aralarında bulunduğu çok sayıda örgüt destek verdi.
CHP milletvekilleri İlhan Cihaner ve Hüseyin Aygün'ün ile Almanya DİDF'den Ali Çarman'ın katıldığı ortak anmada, Haziran direnişinin simgesi haline gelen “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam” sloganı atıldı. Sık sık, “Yusuf, Hüseyin, Deniz, sürüyor sürecek mücadelemiz”, “Haziran'ın ruhuyla Denizleri yaşatacağız”, “Berkin Elvan, mücadeleye devam” sloganları atılan anmada, Denizlerin son sözleri hep bir ağızdan okundu.
Denizlerin mücadele arkadaşı ve Emek Partisi (EMEP) GYK üyesi Aydın Çubukçu, Haziran direnişinin “tam da Denizlere yakışır” günler olduğunu söyledi. “Haziran'dan bugüne tam da Denizlerin sevdiği gibi geldik. Haziran direnişinde kaybedilen 8 canımızla, fidanımızla geldik” diyen Çubukçu, şunları söyledi: “Onlar, Denizler gibi severek dövüşmeyi bilenlerdi. Denizin temel özelliği kavgayı severek neşeyle yapmasıydı. Haziran'da yaşamını yitirenler de Denizler gibi dövüştü”.
Örgütler adına açıklama yapan KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü İsmet Meydan, AKP Hükümeti ve dayandığı sermaye çevrelerinin yolsuzluk ve yasaklarla gittikçe itibarsızlaştığını belirtti. Meydan, "Gezi’de başlayan ve Haziran direnişi ile ülke çapında eylemlere dönüşen halklarımızın mücadelesi, AKP koalisyonunu çatlatmıştır" dedi. Meydan, "Emperyalizm, kapitalizm ve her türden gericilik dünya halklarının direnişiyle er geç yenilecektir. Bağımsızlık, özgürlük, demokrasi ve sosyalizm mücadelesi kazanacaktır. İşçi sınıfı, bütün halklarımızın talepleriyle birleşerek kapitalizmi mezarına gömecektir. Yoldaşlarımıza sözümüz var: Umudu büyüterek geleceğin sınıfsız ve sömürüsüz dünyasını mutlaka kuracağız" şeklinde konuştu.
AKP'nin Suriye başta olmak üzere, bölgedeki her türlü ırkçı ve mezhepçi anlayışı kışkırtan bir tutum takındığını belirten Meydan, bu nedenle Denizlerin emperyalizme karşı, ezilen halklarla dayanışma tutumunun bugün de yol gösterici olduğunu vurguladı. Meydan, Denizlerin idam sehpasında "Yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği" şiarını haykırdıklarını hatırlattı, tüm içşi ve emekçilerin Kürt halkının taleplerini sahiplenmesi gerektiğini söyledi. Meydan, Rojava devrimini selamladı ve ekledi: "Hiç unutmayalım ki, Ortadoğu ve yakın coğrafyamızdaki halklar ile ülkemiz halklarının mücadele birlikteliği, dayanışması ve kardeşliği güçlendikçe, emperyalistlerin ve her türden gericiliğin bütün sinsi ve alçakça oyunları bozulacaktır" dedi"
ŞEKİBE ÇELENK: UMUDUMUZU HİÇ KAYBETMEDİKÜç Fidan'ın avukatı Halit Çelenk'in yaşam arkadaşı Şekibe Çelenk, konuşma yapmadı. Çelenk'in mesajı okundu. Çelenk'in mesajının bir kısmı şöyle: "12 Mart ve 12 Eylül günlerinde, sermaye sınıflarının emrindeki sağ iktidarlar ve askeri cunta yönetimleri, ülkenin en güzel, en devrimci ve en yurtsever evlâtlarını dağlarda, sokaklarda, işkencede, dar ağaçlarında yok ettiler.
En az kendi çocuklarımız gibi sevdiğimiz, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünyanın kurulabilmesi için ortak düşünceleri paylaştığımız o genç devrimcileri birer birer kaybetmek Halit’e ve bana çok acı verdi. Acıyı yenmenin tek yolu, ayakta kalarak kavgayı sürdürmek, onları ve mücadelelerini unutturmamaya çalışmak oldu. Her altı mayısta Denizlerle buluştuk, sevenleri ve arkadaşlarıyla birlikte onları andık. Üç yıl önce Halit bizleri bırakıp Denizlerin yanına göçtü. Onu çok arıyorum. Geçen yıl Haziran isyanını izlediğimde 68’li günleri anımsadım. Ölen o güzel evlâtlarımızın acısı, Denizler gibi, 12 Mart ve 12 Eylülde kaybettiğimiz tüm çocuklarımız gibi yaktı içimi. O gençlerin hepsi benim için birer Deniz, Yusuf, Hüseyin’ di. Deniz olmuşlardı ve faşizme karşı ayağa kalkarak akıyorlardı meydanlara. Bu direnişle birlikte, ülkenin geleceğini bu genç devrimcilerinin kuracağına olan inancım bir kez daha pekişti. Faşist yönetimleri kökünü kazıyıp emeğin iktidarını kurmayı henüz başarabilmiş değiliz. Ne var ki, Halit ve ben, koşullar ne kadar ağır olursa olsun, umudumuzu hiç kaybetmedik. Bu inancımı bir kez daha yineliyor, hepinizi sevgiyle kucaklıyorum."
DOLMABAHÇEDeniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan idam edilişlerinin 42. Yıldönümünde Dolmabahçe’de anıldı.
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının Amerikan 6. Filo Askerlerini denize attıkları yerde toplanan 68′liler Birliği Vakfı üyeleri ve onlara destek veren gruplar “Tam Bağımsız Türkiye” sloganları attı.
Grup adına açıklamayı 68′liler Birliği Vakfı Başkanı Sönmez Targan yaptı. Targan, “68 devrimci kuşağı, Faşizme, Emperyalizme ve her türlü gericiliğe karşı mücadelesini aslanlar gibi vermiştir” dedi. İşçi Partisi, CHP Fatih ve Beşiktaş örgütleri, Türkiye Gençlik Birliği ve Atatürkçü Düşüncü Derneğinin de destek verdiği anmada denize karanfiller atıldı.
68′liler Birliği Vakfı’nın düzenlediği anma biter bitmez aynı yerde bu kez 78′liler Girişimi ayrı bir anma düzenledi. 78′liler Birliği Girişimi Başkanı Celalettin Can, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın devrimci olduğunu hatırlatarak, “Onlara başka maskeler giydirmeyin, onlar devrimciydiler” diye konuştu.
Akşam da Taksim AKM önünden yürüyüş yapıldı.
Yürüyüşe HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, ESP Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Şamil Altan, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu da katıldı.
Dolmabahçe'ye gelen kitle burada saygı duruşunda bulundu. Ardından gençlik örgütleri adına Elif Ergin bir konuşma yaptı. Ergin, "Bugün halkın ve ülkenin bağımsızlığı için emperyalizme ve işbirlikçi sermaye diktatörlüğüne karşı girdikleri mücadelede yaşamlarını ortaya koyan gençlerin, Denizlerin, 6. filoyu denize döktükleri yerde bir kez daha haykırıyoruz. 42 yıl önce verdiğimiz sözün gerçekleşeceği güne dek sürecek mücadelemiz" diye konuştu.
Ardından söz alan HDP İstanbul Milletvekili Levet Tuzel, "Şan olsun devrimi yaratanlara, şan olsun idam sehpasını tekmeleyenlere" diyerek konuşmasına başladı. Denizlerin, bağımsızlık, özgürlük, demokrasi mücadelesinin en önünde koştuklarını ifade eden Tüzel, Denizlerin devrimci mücadelenin simge isimleri olduğunu belirtti.
Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Mustafa Köz ise "Denizler olmasaydı Gezi olmazdı. Onların vicdanıydı Gezi'yi yaratan, yazarlar olarak bu vicdanı taşıyacağımıza söz veriyoruz" diye konuştu.
Bu arada Öğrenci Kolektifleri de Denizleri anmak için Dolmabahçe'ye yürüdü. Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fındıklı Kampüsü'nde bir araya gelen Öğrenci Kolektifleri üyeleri, "Denizlerin yolundayız, biz geleceğiz" ve "Emperyalizme ve AKP'ye karşı şimdi Deniz olunmalı" yazılı pankart ile Dolmabahçe'ye yürüdü. Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan'ın fotoğraflarını taşıdı. Saygı duruşunda bulunan gençler adına Bircan Birol kısa bir konuşma yaparak, Denizlerin izinden gideceklerini belirtti. Açıklamanın ardından denize karanfiller atan gençler marşlar söyleyerek anmayı sonlandırdı.




YORUM YAZIN