'Türkiye'de İnternetin Durumu' Raporu: "Politik Sansür Uygulanıyor. 33 Bini Aşkın İnternet Sitesi Engelli"
Alternatif Bilişim Derneği, Türkiye'de İnternetin Durumu başlıklı raporunu yayınladı. Dernek bu yıl sosyal medya ortamlarında üretilen içerik ve içeriklere dönük baskı uygulamalarını da gündemine taşıdı.
Alternatif Bilişim Derneği 2013 yılının İnternet karnesini çıkardı. Gezi Direnişi ve etkisinin de tartışıldığı raporda sosyal medya geniş bir yer aldı. 7 başlık altında toparlanan raporda, ekonomik ve siyasi iktidarın internet ve yurttaşlar üzerinde tahakküm kurma girişimleri olan dijital gözetim, profilleme, veri eşleştirme, veri madenciliği olguları, ardından kişisel verilerin korunmasına dikkat çekildi.
NEFRET SÖYLEMİ AYRI BAŞLIK ALTINDA İNCELENDİAlternatif Bilişim Derneği'nin raporunda sosyal medyada nefret söylemine de dikkat çekti. Raporda 2013'de farklı nefret söylemi türlerinde internet ortamında ne şekilde yansıdı örneklendirildi.
Medya izleme gruplarının raporlarında LGBTİ bireylere yönelik nefret söylemi ülke gündemine bağlı kalmaksızın sürekli olarak, özellikle de muhafazakâr medyada sürdürüldüğüne dikkat çekilen raporda, "Buna müdahale edilmeyen okur yorumları da eklendiğinde bu bireyleri hedef alan nefret söyleminin hem sayı hem de nicelik bakımından ciddi boyutlarda olduğu söylenebilir" denildi.
KADINA YÖNELİK NEFRET SÖYLEMİRaporda kadına yönelik nefret söylemi de ayrı bir başlık halinde ele alındı. Geleneksel medyanın erkek egemen dilinin neredeyse başından beri kadınları eksik/yanlış temsil, ayrımcı dil ve nefret söyleminin hedefi haline getirdiğin belirtildi. Bu söylemin gerek çevrimiçi medya içeriklerine yapılan yorumlarda gerekse sosyal medya ortamında yeniden üretildiği kaydedildi.
Gezi direnişçisi Elif Kaya başta olmak üzere kadınlara yönelik işkence ve nefret suçlarına karşı internet üzerinden örgütlenen tepkilerin hatırlatıldı raporda, “Gündelik hayatta kadına yönelik nefret söylemi ve suçlarına karşı yeni medya ortamlarında yürütülen farkındalık kampanyaları olarak değerlendirilebilecek bu pratikler, yeni medya ortamlarının nefret söylemi ile mücadelede de etkin olarak kullanılabileceğini göstermektedir" diye belirtildi.
AĞ TARAFSIZLIĞIİnternetin dağınık yapısı nedeniyle İnternet servis sağlayıcılarının ve devletlerin İnternet politikalarının, tüm İnternet tabanlı verilere eşit şekilde davranması, buna bağlı verilere kısıtlama getirmemesi gerekliliğine dikkat çekilen başlıkta, Türkiye'de bunun ciddi bir ifade özgürlüğü sorunu olarak da tezahür ettiği vurgulandı. Engellemelere dikkat çekilen başlık altında yasal düzenlemelerin yanı sıra "Dernek olarak, önceliğimiz kullanıcı haklarının korunmasıdır ve bu yüzden ağ tarafsızlığını savunuyoruz. Önerimiz ise; kullanıcı haklarının savunulduğu, ağ tarafsızlığının ve en geniş hâliyle ifade özgürlüğünün korunduğu yasal düzenlemelerin en kısa zamanda gerçekleştirilmesidir" önerisi dile getirildi.
5651 SAYILI YASAYA ELEŞTİRİLEREngelliweb rakamlarına göre Türkiye'de Ekim sonu itibariyle 33 bini aşkın internet sitesi engelli. Dernek raporunda, "2007 yılından beri son derece yanlış ve eksik bir düzenleme olarak sivil toplumun tepkisini çeken 5651 sayılı kanun ve bağlı idari/yasal düzenlemeler, yeni yapılan eklemelerle giderek ağırlaşmakta ve daha büyük problemler yaratmaya aday hale gelmektedir. Torba yasalarla yapılan özensiz değişikler sonucunda şans oyunları kapsamında özel kişilere site kapatma yetkisinin önü açılmıştır" vurgusu yapıldı.
5651 hakkında verilen AİHM kararının da hatırlatıldığı raporda, sansüre dikkat çekilerek, "Erişim engelleme suçla mücadele etmenin etkin bir yolu değildir. Basın ve terörle mücadele kanunları gibi ifade özgürlüğünü tehdit ettiği çok sayıda örnekle teyit edilmiş kanunlar aracılığı ile İnternet siteleri kapatılmamalıdır. Bunlar açıkça politik sansür anlamına gelmektedir. Ayrıca mahkemeler tarafından verilen koruma tedbiri kararları süresiz olduğu için cezaya ve nihayetinde kalıcı sansüre dönüşmektedir" denildi.
DİJİTAL GÖZETİM VE GÖZETİM DEVLETİRaporda geniş yer tutan başlıklardan biri de dijital gözetim konusu oldu. Dünyadaki izleme, dinleme skandallarına dikkat çekilen raporda, Türkiye'de TTNET-PHORM işbirliği hatırlatıldı. "Türkiye’de toptan gözetim paradigmasının yükselişi ciddi bir kamuoyu tepkisi toplamaktadır" denilen raporda, "Başta KCK ve Ergenekon davaları olmak üzere, bu gözetim çorbasına kepçe sallayıp delil üretmek gündelik hukuki skandallar haline geldi. Mahremiyet ve kişisel veri koruması bakımından ise hukuki düzeyimiz "Vahşi Batı" seviyesinde" tespiti yapıldı. İzleme, gözetlemeye karşı çıkmanın bir demokrasi mücadelesi olduğu belirtildi.
YASA 10 YILDIR MECLİSTE BEKLETİLİYORDijital Ortamlarda Kişisel Verilerin Korunması Hakkı da raporda ayrı bir başlık olarak yer aldı. Kişisel Verileri Koruma Yasası'nın 10 yıldır Mecliste beklediğine dikkat çekilen raporda, "Şeffaf olması gereken, devletler, iktidar odakları, kurumsal yapılardır, bireyler değil. Aksi takdirde demokrasiden söz edilemez. Özel alanımızı kendimizin belirleyebileceği, farklılıkları ve çeşitlilikleriyle zenginleşen bir açık kamusal alanda yaşamak için hertürlü sivil inisiyatifle birlikte uzun bir mücadele bizleri beklemektedir" vurgusu yapıldı.
NEFRET SÖYLEMİNE KARŞI ÖNERİLERRaporda nefret söylemine de geniş yer ayrıldı. Örnek ve analizlerle sosyal medyadaki nefret söylemine dikkat çekildi. Dernek bu kapsamda şu öneriler yapıldı;
*Türkiye’de genellikle hedef alınan gruplara yönelik anahtar sözcüklerin belirlenmesi ve buna göre İnternet ortamlarının izlenmesi ve bu konuda bilimsel araştırmalar yapılması
*Nefret söylemi içeren içeriğin yayınlandığı siteye/şirkete/servis sağlayıcıya vb. şikayet bildirilmesi ancak bu şikayetlerin ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmesi.
-Yeni medya okuryazarlığı konusunda eğitimler verilmesi ve toplumsal farkındalığı arttırıcı kampanyalar yürütülmesi
-Nefret söylemi/suçu mağdurları ile dayanışma yapılması ve destek olunması
-Uluslararası işbirliği yapılması
-Akademik çevrelerin, STK’ların ve mağdurların taleplerinin dikkate alındığı yasal düzenlemelerin yapılması
Sosyal medyada hükümetin baskısı da ayrı bir başlık altında incelendi.
Alternatif Bilişim Derneği Yeni Medya Okuryazarlığı konusunun altını bir kez daha çizdi. Pratiklerin hatırlatıldığı kısımda, nasıl bir eğitim sorusunun da yanıtı arandı.
Raporun tamamına alternatifbilisim.org adresinden erişilebilirsiniz.

YORUM YAZIN