Header Ads

“Gerçeklerden Asla Taviz Vermeyeceğiz”

- OZAN KILINÇ -
Bu yazıyı tam yazmaya başlarken televizyonda son dakika haberi olarak DİHA, ETHA, Etik Ajans ve Azadiya Welat gazetesine baskın yapıldığı, 48 gazeteci arkadaşımızın gözaltına alındığı ve daha sonra bunlardan 35’inin tutuklandığı bilgisi veriliyordu.

Ayrıca ben de Tutuklu Gazete için Kürtçe olarak bir yazı hazırlamıştım… Fakat Kürtçe mektupların savcılığa gönderileceği, orada da en az 1-2 ay bekleyebileceği ve daha sonra tercüme edilip yollanacağı söylendi. Bu nedenle yeninden Türkçe yazmak zorunda kaldım.

AKP hükümeti her fırsat bulduğunda demokratik açılım yaptığını söylüyor. Artık Kürtçenin her yerde serbestçe kullanıldığını ve hiçbir engellemenin olmadığını ifade ediyorlar. Daha da ileri gidip “biz Kürtçe kanal açtık, TRT6 (Şeş), hatta üniversitelerde okunmasını da sağladık” diyorlar. Öte yandan, Kürtçe yazdığım mektubun gönderilmemesi, mahkemelerde anadilde savunmaya izin verilmemesi ve halen birçok cezaevine Kürtçe mektup ve gazetenin alınmaması, bu açılımın boş bir açılım olduğunu ortaya çıkarıyor.

Yine hükümet yetkilileri, katıldıkları her televizyon programında, “medyaya baskı, sansür ancak monarşik rejimlerde, muz cumhuriyetlerinde olur. Basın özgürdür, sansür ve engelleme olamaz” diyorlar. Fakat bunlar sadece söylemde kalıyor.

Gerçekleri yazdığından dolayı onlarca arkadaşımız tutuklandı. Sadece yaptığı haber ve yazılar yüzünden birçok arkadaşımız yargılanıyor. Basın özgürlüğünden bahsedilirken, her yazdığı suç sayılan Kürt basınına yönelik baskılar da giderek artıyor. Kürt basınını sessizleştirip, gerçekleri yazmasını engellemek için Kürt gazeteci ve yazarları tutuklanıyor.

Burada şunu belirtmek gerekir ki, AKP hükümeti kendi yandaş basını ile bir psikolojik savaş yürütmekte; karşısında duran ve gerçekleri yansıtan Kürt basınını da susturmak için her şeyi yapmaktadır. 90’lı yıllarda Kürt basınına yönelik faili meçhul cinayetler işlenirken, şimdi tutuklamalarla Kürt basınını susturmak ve gerçeklerin halka yansıtılmasını engellemek istiyorlar.

Kürt basını, özgür basın geleneği ile yoluna her zaman devam edecektir. Her ne kadar tutuklamalar olsa da, özgür basın ve gerçekleri halka iletme mücadelemiz her zaman daha güçlü bir şekilde sürecektir. Her tutuklama, bize daha çok moral ve coşku verecek. İçeriden de bu mücadelemizi sürdüreceğiz. DİHA’nın, “Gerçeklerden asla taviz vermeyeceğiz” (Rastiyan tu car tawîz nadîn) sloganıyla çalışmalarımıza her zaman devam edeceğiz. Hep gerçeğin sesi olup, haklının yanında, haksızın karşısında duracağız.

(Tayip Temel arkadaşımız da Tutuklu Gazete için Kürtçe yazdığından dolayı yazısı gönderilmedi. Kendisi de artık Türkçe yazmadığından durumu belirtmemi istedi.)

 
Ozan KILINÇ
Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi
F-7 Koğuşu
DİYARBAKIR

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.