Odatv İddianamesi: İddialar ve Basılmamış Kitap Taslakları En Büyük Deliller Olarak Gösteriliyor
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen ve Oda
TV'nin Ergenekon'un yayın organı olduğu öne sürülen iddianamede,
delillerin dökümü yapılmadan önce delilleri şüpheli konuma düşüren
teknik bilirkişi raporundan bahsediliyor. Ardından da iddialara dayanak
oluşturan o dijital deliller sayılıyor. İddianamede Ahmet Şık’ın basılmak üzere toplatılan kitabının, örgütün güncel
medya stratejisini ortaya koyan “Ulusal Medya 2010” dokümanında
belirtilen stratejiler doğrultusunda hazırlandığı iddia edildi.
Oda TV İddianamesinde toplanan delillerin sayıldığı kısımda sanık avukatlarının başvurusuyla Boğaziçi Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden bilirkişilerce hazırlanan "Teknik Rapor"da belirtilen hususlara da yer verildi. Buna göre, incelemelerin Oda TV'ye ait asıl dijital imajlar üzerinden yapılmadığı belirtilerek, şöyle deniliyor: "İmaj olmadan yapılan işlemler veya varsayımlarla yapılan yorumların adli bilişim incelemesi olamayacağı, kullanılan 'Active Undelete' adlı programın adli bilişim incelemelerinde delil bütünlüğünü bozabileceği ve uluslararası geçerliliğinin olmadığı, ayrıca söz konusu programın 'Silinme Tarihi' olarak verdiği tarihin 'Son Erişim Tarihi' bilgisi olduğu, ayrıca ele geçirilen örgüt dokümanlarının bazılarının birden fazla şüphelinin bilgisayarında tespit edildiği anlaşılmıştır." denildi.
Temel dayanak "Ulusal Medya 2010"
İddianameye dayanak oluşturan delillerden "Ulusal Medya 2010" isimli dokümanın, daha önce Ergenekon davası kapsamında gündeme gelen "Ulusal Medya 2001" ile benzerlik gösterdiği belirtildi. Bu belgede "ulusal medya" oluşturulmasının zorunluluğundan söz edildiği ve Oda TV'nin de bunun internet kanadını oluşturacağı şeklindeki ifadelerine yer verildi. Ayrıca, bu belge ile kamuoyunu yönlendirmek ve davayı yürüten kurumları yıpratmak amacıyla "Oda TV, Halk TV, Ulusal TV, Avrasya TV, Kanal B ve Sözcü gibi yayın organlarının" aleyhte yayın yapmasının vurgulandığı iddia edildi.
CHP ve YARSAV da iddianamede
İddianamede üniversite gençliğinin eylemleri de Yalçın Küçük'ün talimatıyla Ergene
kon'un marifetiymiş gibi gösteriliyor. İddianamede yer verilen
"Yalçın Hoca ile Görüşüldü" adlı dokümanda, "gençlik hareketleri ile
ilgili hazırlıklar", "altyapı eksikleri", "60 öncesi olayların tekrar
incelenmesi" gibi konularla "AKP'nin çok zora sokulacağı" ifadeleri
deliller arasında sayıldı. İddianamede yer alan söz konusu bu dokümanla
gençlik hareketlerinin başlatılması için taktiklerin sıralandığı
görülüyor.
Yalçın Küçük'ün "örgütsel talimatları" olduğu öne sürülen dokümanlarla CHP, YARSAV, Türkiye Gençlik Birliği (TGB) gibi parti ve kuruluşlar da iddianameye girdi. Buna göre, CHP'nin "Halkevlerinin şubelerini harekete geçirmekte geç kaldığı"; TGB'nin, "Ergenekon organize ediyor" derler diye olaylara katılmaması; YARSAV için "birlikte çalışılmaya devam edilmesi" gibi ifadeler kullanılıyor.
"Kod İsim" İddiası
Öte yandan Oda TV'den ele geçirildiği ileri sürülen "Toplantı" isimli dokümanda toplantıların deşifre olmaması için, şüphelilerin kod isim kullanmasının yer aldığı iddia edildi. Ayrıca telefon konuşmalarında dikkatli olunması, zorunlu olmadıkça e-maille haberleşilmemesi çünkü polisin ciddi takibinin olduğu şeklindeki notlara yer verildi. Aynı belgedeki Silivri, PKK, Çetin Doğan hakkındaki haberlerin "kritik" olarak adlandırıldığı ve mutlaka Yalçın Küçük'e sorulması gerektiği bilgileri de iddianameye girdi. .
AK Parti'ye Muhalefet Programı Delil
İddianamede yer verilen "Tertemiz" isimli dokümanda sayılan AK Parti'ye muhalefet amaçlı faaliyetler de deliller arasında sayıldı. Belgede sayılanlardan bazıları şunlar:
- "AKP kadrolaşmasını göz önüne sermek.
-AKP yasalarının Atatürk devrimlerine aykırı yönlerini ifşa etmek.
- AKP'nin devletin kendi kurumları ile çatıştığını göstermek.
"CHP'yi Yıpratın"
Deliller arasında "örgütsel not" olarak sayılan "Kılıçdaroğlu'na Destek Zorunlu" adlı dokümandaki, CHP'deki kaset skandalı ile ilişkili görünen ifadelere yer verildi.
Şener ve Şık'ın Basılmamış Kitapları Delil
İddianamede daha önce kamuoyuna yansıyan ve gazeteci Nedim Şener'in tutuklanmasına esas oluşturan "Hanefi" isimli dokümanın ayrıntıları da var. "Soner Yalçın'ın talimatlarını içerdiği ileri sürülen belgeden Sabih Kanadoğlu, İlhan Cihaner ve Doğu Perinçek'in de isimleri yer alıyor. Dokümandan aktarılan şu ifadeler iddianamede yer aldı:
- "Hanefi’nin kitabı ne durumda, referandum öncesi yetiştirmeli. Nedim’i sıkıştırın hızlandırsın.. Referandum sürecinde Cemaati yıpratmalı ve kamuoyu üzerinde güvenilirliliğini azaltmalı; Hanefi kullanılmalı. Böyle bir şeyi kendini ortaya koyarak teklif etmesi önemli."
- "Avcı ile direkt görüşmeyelim, Nedim’i ve Cumhur’u kullanalım. Müyesserin emniyet bağlantılarından yararlanalım. Tepkiler çok büyük olacak, güvenilirliğini yıpratmaya çalışacaklardır, yayın sonrası dürüstlüğü ön plana çıkartılmalı. Sabih Üstat da İlhan Cihaner olayı kitapta muhakkak işlenmeli diyor. Cihaner’i bayraklaştıralım."
İddianamede Ahmet Şık’ın basılmak üzere toplatılan kitabının, örgütün güncel medya stratejisini ortaya koyan “Ulusal Medya 2010” dokümanında belirtilen stratejiler doğrultusunda hazırlandığı iddia edildi. Şık’ın Ergenekon silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısı içerisinde bulunmamakla birlikte, doküman hazırlayarak örgüte yardım ettiği ileri sürüldü. İddianamede, Nedim Şener’in ise “İmamın Ordusu” kitap taslağını ve “Haliç’te Yaşayan Simonlar” kitabını örgütünün hedefleri doğrultusunda Soner Yalçın’ın talimatı ile hazırladığı, Avcı ve Şık’ı yönlendirdiği savunuldu.
haber: cnnturk.com ve internetajans.com'dan derlenmiştir.
Oda TV İddianamesinde toplanan delillerin sayıldığı kısımda sanık avukatlarının başvurusuyla Boğaziçi Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden bilirkişilerce hazırlanan "Teknik Rapor"da belirtilen hususlara da yer verildi. Buna göre, incelemelerin Oda TV'ye ait asıl dijital imajlar üzerinden yapılmadığı belirtilerek, şöyle deniliyor: "İmaj olmadan yapılan işlemler veya varsayımlarla yapılan yorumların adli bilişim incelemesi olamayacağı, kullanılan 'Active Undelete' adlı programın adli bilişim incelemelerinde delil bütünlüğünü bozabileceği ve uluslararası geçerliliğinin olmadığı, ayrıca söz konusu programın 'Silinme Tarihi' olarak verdiği tarihin 'Son Erişim Tarihi' bilgisi olduğu, ayrıca ele geçirilen örgüt dokümanlarının bazılarının birden fazla şüphelinin bilgisayarında tespit edildiği anlaşılmıştır." denildi.
Temel dayanak "Ulusal Medya 2010"
İddianameye dayanak oluşturan delillerden "Ulusal Medya 2010" isimli dokümanın, daha önce Ergenekon davası kapsamında gündeme gelen "Ulusal Medya 2001" ile benzerlik gösterdiği belirtildi. Bu belgede "ulusal medya" oluşturulmasının zorunluluğundan söz edildiği ve Oda TV'nin de bunun internet kanadını oluşturacağı şeklindeki ifadelerine yer verildi. Ayrıca, bu belge ile kamuoyunu yönlendirmek ve davayı yürüten kurumları yıpratmak amacıyla "Oda TV, Halk TV, Ulusal TV, Avrasya TV, Kanal B ve Sözcü gibi yayın organlarının" aleyhte yayın yapmasının vurgulandığı iddia edildi.
CHP ve YARSAV da iddianamede
İddianamede üniversite gençliğinin eylemleri de Yalçın Küçük'ün talimatıyla Ergene
kon'un marifetiymiş gibi gösteriliyor. İddianamede yer verilen
"Yalçın Hoca ile Görüşüldü" adlı dokümanda, "gençlik hareketleri ile
ilgili hazırlıklar", "altyapı eksikleri", "60 öncesi olayların tekrar
incelenmesi" gibi konularla "AKP'nin çok zora sokulacağı" ifadeleri
deliller arasında sayıldı. İddianamede yer alan söz konusu bu dokümanla
gençlik hareketlerinin başlatılması için taktiklerin sıralandığı
görülüyor.Yalçın Küçük'ün "örgütsel talimatları" olduğu öne sürülen dokümanlarla CHP, YARSAV, Türkiye Gençlik Birliği (TGB) gibi parti ve kuruluşlar da iddianameye girdi. Buna göre, CHP'nin "Halkevlerinin şubelerini harekete geçirmekte geç kaldığı"; TGB'nin, "Ergenekon organize ediyor" derler diye olaylara katılmaması; YARSAV için "birlikte çalışılmaya devam edilmesi" gibi ifadeler kullanılıyor.
"Kod İsim" İddiası
Öte yandan Oda TV'den ele geçirildiği ileri sürülen "Toplantı" isimli dokümanda toplantıların deşifre olmaması için, şüphelilerin kod isim kullanmasının yer aldığı iddia edildi. Ayrıca telefon konuşmalarında dikkatli olunması, zorunlu olmadıkça e-maille haberleşilmemesi çünkü polisin ciddi takibinin olduğu şeklindeki notlara yer verildi. Aynı belgedeki Silivri, PKK, Çetin Doğan hakkındaki haberlerin "kritik" olarak adlandırıldığı ve mutlaka Yalçın Küçük'e sorulması gerektiği bilgileri de iddianameye girdi. .
AK Parti'ye Muhalefet Programı Delil
İddianamede yer verilen "Tertemiz" isimli dokümanda sayılan AK Parti'ye muhalefet amaçlı faaliyetler de deliller arasında sayıldı. Belgede sayılanlardan bazıları şunlar:
- "AKP kadrolaşmasını göz önüne sermek.
-AKP yasalarının Atatürk devrimlerine aykırı yönlerini ifşa etmek.
- AKP'nin devletin kendi kurumları ile çatıştığını göstermek.
"CHP'yi Yıpratın"
Deliller arasında "örgütsel not" olarak sayılan "Kılıçdaroğlu'na Destek Zorunlu" adlı dokümandaki, CHP'deki kaset skandalı ile ilişkili görünen ifadelere yer verildi.
Şener ve Şık'ın Basılmamış Kitapları Delil
İddianamede daha önce kamuoyuna yansıyan ve gazeteci Nedim Şener'in tutuklanmasına esas oluşturan "Hanefi" isimli dokümanın ayrıntıları da var. "Soner Yalçın'ın talimatlarını içerdiği ileri sürülen belgeden Sabih Kanadoğlu, İlhan Cihaner ve Doğu Perinçek'in de isimleri yer alıyor. Dokümandan aktarılan şu ifadeler iddianamede yer aldı:
- "Hanefi’nin kitabı ne durumda, referandum öncesi yetiştirmeli. Nedim’i sıkıştırın hızlandırsın.. Referandum sürecinde Cemaati yıpratmalı ve kamuoyu üzerinde güvenilirliliğini azaltmalı; Hanefi kullanılmalı. Böyle bir şeyi kendini ortaya koyarak teklif etmesi önemli."
- "Avcı ile direkt görüşmeyelim, Nedim’i ve Cumhur’u kullanalım. Müyesserin emniyet bağlantılarından yararlanalım. Tepkiler çok büyük olacak, güvenilirliğini yıpratmaya çalışacaklardır, yayın sonrası dürüstlüğü ön plana çıkartılmalı. Sabih Üstat da İlhan Cihaner olayı kitapta muhakkak işlenmeli diyor. Cihaner’i bayraklaştıralım."
İddianamede Ahmet Şık’ın basılmak üzere toplatılan kitabının, örgütün güncel medya stratejisini ortaya koyan “Ulusal Medya 2010” dokümanında belirtilen stratejiler doğrultusunda hazırlandığı iddia edildi. Şık’ın Ergenekon silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısı içerisinde bulunmamakla birlikte, doküman hazırlayarak örgüte yardım ettiği ileri sürüldü. İddianamede, Nedim Şener’in ise “İmamın Ordusu” kitap taslağını ve “Haliç’te Yaşayan Simonlar” kitabını örgütünün hedefleri doğrultusunda Soner Yalçın’ın talimatı ile hazırladığı, Avcı ve Şık’ı yönlendirdiği savunuldu.
haber: cnnturk.com ve internetajans.com'dan derlenmiştir.


YORUM YAZIN