Header Ads

HDP: "Kimseye Bizi Koruması İçin Yalvarmayacağız"




HDP Eşbaşkanları Sebahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü, partilerine yönelik saldırılara ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Cezayir Restorant'ta düzenlenen toplantıya HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, HDP meclis üyeleri Alp Altınörs ve Garo Paylan, HDP Beşiktaş ve Beyoğlu belediye başkan adayları, HDK Yürütme Kurulu üyesi Emin Orhan ve kurum temsilcileri de katıldı.


KÜRKÇÜ: HDP İÇİN SEÇİM GÜVENCESİ ORTADAN KALKTI
HDP Eşbaşkanı Ertuğrul Kürkçü, partilerine yönelik saldırılar nedeniyle basın toplantısı yapma gereği duyduklarını belirtti, partilerine yönelik 20'yi aşkın saldırı gerçekleştiğini buna rağmen medyanın kendilerini görmezden geldiğini belirtti. Ciddi ve önemli bir siyasi durum ile karşı karşıya olduklarını söyleyen Kürkçü, bu aşamadan sonra HDP için seçim güvencesinin ortadan kalktığını vurguladı. Hükümetin saldırılar karşısında ki tutumunu eleştiren ve kendilerini çaresiz gösterme çabası içinde olduğunu söyleyen Kürkçü, "Adil bir seçim için hükümeti elinden gelen her şeyi yapması için göreve davet ediyorum" dedi.

En son Fethiye'de partilerinin hedef alındığını hatırlatan HDP Eşbaşkanı Kürkçü, bugüne kadar gerçekleştirilen saldırıların hepsinin aynı karakterde olduğunu vurguladı. HDP Fethiye İlçe örgütünün siyasi faaliyetlerinin Fethiye'de yaşayan insanların ve örgütlerin onurunu, haysiyetini ya da dolaysız menfaatlerini incitecek bir davranışı olmadığını kaydeden Kürkçü, "Hiç kimsenin inancına, siyasi kanaatine, siyasi hareketini yürütme tarzına yönelik hiç bir faaliyeti yoktur. Zaten saldıranlarda böyle gerekçeler öne sürmemişlerdir" diye belirtti.

'ULTRA IRKÇI FAŞİST HAREKETLERİN KOALİSYONU'
Irkçı saldırganların 10 gün boyunca propaganda yaptıklarını hatırlatan Kürkçü, "Saldırıların arkasında Türkiye'de demokrasi, özgürlükler, barış ve çözüm, Kürt halkının haklarına kavuştuğu yeni bir demokratik düzen ve özerk yerel yönetimlere dayalı yeni bir siyaset tasarımı karşısında olan herkes işbirliği halinde" dedi ve ultra milliyetçi, ırkçı faşist hareketlerin koalisyonuna işaret etti.

'TABELAMIZI GERİ ASTIRTACAĞIZ'
Saldırılarda tanınmış kişilerin de olduğunu kaydeden Kürkçü, Terörle Mücadele Şubesi polislerinden Ümit Acar'ın saldırganların arasında görüldüğünü, Emniyet Müdürünün ise saldırıyı önlemek yerine parti tabelasının indirilmesi için itfaiyeye talimat verdiğini hatırlattı. Emniyet Müdürüne talimat ile indirttiği tabelayı geri astıracaklarını söyleyen Kürkçü, bu konuda ısrarlı olacaklarını belirtti. "Türk bayrağını, bir ulusal simgeyi, partimizin amblemi ile eşitleyerek aslında bu ırkçı koalisyon, ırkçı partinin ambleminin Türk bayrağı olduğunu söylemek istemektedirler" diyen Kürkçü, gerçek yurtsever ve ulusalcı olan kişilerin bu konuda söyleyecek bir sözünün olması gerektiğini ifade etti. Kendi partilerinin ulusal simgelerle bir alıp vereceği olmadığını, fakat bu saldırıları gerçekleştirenlerin ulusal simgelerle kesin sorunları olduğunu kaydeden Kürkçü, düzen partisi temsilcilerinin saldırganlara hedef gösterdikleri ve bizzat saldırılara katıldıklarını belirtti.

Devletin saldırılar karşısında hiçbir önlem almadığına işaret eden Kürkçü, emniyetin görevini yerine getirmediğini ve İçişleri Bakanlığının özen göstermediğinin altını çizdi. Kürkçü, yolsuzluk ve bahisler yerine "kontrollü gerginlik" meselelerinin gündeme oturtulmak istendiğini vurguladı. Hükümetin "kontrollü gerginlik" siyasetini "herkes gergin ve alarmda olsun ama can kaybı yaşanmasın" diye tarif eden Kürkçü, güvenlik sorunun birincil mesele olarak ortaya çıkarılmak istendiğini ekledi.

'ZORU GÖRÜNCE ÇİZGİMİZİ DEĞİŞTİRMEK YOKTUR BİZDE'
İlk saldırıdan bu yanan kimsenin açıklama yapmadığını söyleyen Kürkçü, "İki politikacının kişisel tutumu dışında herkes sessiz. Sessizlik onaylamaktır" diyerek, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada aynı yoldan ilerleyeceklerini kaydetti. "Zoru görünce çizgisini değiştirmek yoktur bizim geleneğimizde" diyen Kürkçü, "Kimseye bizi koruması için yalvarmayacağız. Biz kendi kendimizi koruruz. Ama bundan sonra dünyaya nasıl hukuk devleti olduklarını söyleyecekler merak ediyoruz" dedi.

'FAŞİST KOALİSYON KARŞISINDA EZİLENLERİN KOALİSYONU VAR'
Bundan sonra atacakları adımları aktaran Kürkçü, seçim çalışmalarına tüm hızıyla devam edeceklerini, ayrıca uluslararası güvenlik ve dayanışma paktı olan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na saldırganlara maddi ve manevi tazminat davası açmak için başvuru yapacaklarını söyledi. Avrupa'da ki kardeş partilerden ve kurumlardan seçimler için gözlemci heyetlerle talep edeceklerini bildiren Kürkçü, hiç bir şeyi oluruna bırakmayacaklarını kaydetti. Kürkçü, bu durumla baş edemeyeceklerini düşünenlere Newroz'u işaret etti. Faşist koalisyonun karşısında ezilenlerin koalisyonu olduğunu vurgulayan Kürkçü, "Bizi hiçe sayanlar bilsin, bundan sonra her şey biziz" diyerek sözlerini tamamladı.

TUNCEL: HDP'NİN BAŞARISINDAN RAHATSIZ OLANLAR DÜĞMEYE BASTI
HDP Eşbaşkanı Sebahat Tuncel, MYK toplantısında saldırıları değerlendirdiklerini belirtti, HDP'nin yarattığı etki nedeniyle hedef haline geldiğini söyledi. HDP'nin başarısından rahatsız olanların düğmeye bastığını ifade eden Tuncel, İçişleri Bakanını açıklama yapmaya çağırdıklarını, ancak hala bir açıklama yapılmadığını hatırlattı. Emniyet güçlerinin tutumunu eleştiren Tuncel, Berkin Elvan'ı ziyaret etmek isteyenlerin gözaltına alındığını, kadınlara gaz sıkıldığını hatırlattı, ırkçı saldırganlara ise tutum alınmadığını söyledi.

Devletten koruma talep etmediklerinin altını çizen Tuncel, şunları söyledi: "Halkımız kendi kendini koruyacaktır. Türk halkına karşı olan sorumluluğumuz gereği bir aydır sabrediyoruz. Bu ülkeyi bölmek isteyenler Aksaray'da ve Fethiye'de ortaya çıkıyorlar." Fethiye'de gerçekleştirilen saldırıda 1992 yılına atıfta bulunulduğunu belirten Tuncel, "90'lara atıfta bulunarak bizi nereye çekmek istiyorlar?" diye sordu. Bayraklarının meydanda yakıldığını, parti tabelalarının indirildiğini ve bürolarının taşlandığını hatırlatan Tuncel, saldırıların Sivas katliamından ne farkı olduğunu sordu.

Son olarak HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, konuştu. Tüzel, "Devlet imkanlarıyla tabela indirip Türk bayrağı asmak, gerginliği gidermek değil yeni gerginlikleri yaratmaktır" dedi, seçim çalışmalarının engellenmek istendiğini kaydetti.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.