Header Ads

'Gericiliğe Karşı Aydınlanma Hareketi' kuruldu

sputnik/sol

Barış Terkoğlu, Enver Aysever, Hüseyin Aygün, Kemal Okuyan, Orhan Gökdemir ve Özlem Şenabay’dan oluşan aydın ve siyasetçiler, ‘Gericiliğe Karşı Aydınlanma Hareketi’ için bir bildiri yayımlayarak çağrıda bulundu. “Türkiye’de bir İslam devleti ilan edilmesine ramak kaldı” ifadelerine yer verilen bildiride büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olunduğu belirtildi.

Deklarasyon metni şu şekilde:

AKP iktidarında Türkiye bir İslam Devleti olma yolunda hızla ilerliyor. Ülkemizi dinsel kurallarla yönetmeye kararlı bu iktidar eğitimi ve hukuku din temellerine dayandırmaya, toplumsal yaşamı din kurallarına göre düzenlemeye ve dini siyasete egemen kılmaya çalışıyor.

Türkiye'nin bir İslam Devleti olarak ilan edilmesine ramak kalmıştır.

İslam Devleti projesi, emeğin azgınca sömürüsü, doğanın yok edilmesi, iktidar partisinin dinci zihniyetine aykırı tüm fikirlerin ezilmesi, kadınlara dönük ayrımcılık ve eşitsizliklerin derinleşmesiyle iyice belirginleşmiştir. Tarihsel kazanımların tümü yok edilip, bellekten silinerek karşı devrim tamamlanmış olacaktır.

AKP bu yolda kararlı ve tutarlı bir biçimde ilerlerken meclisteki muhalif partiler kabul edilemez bir aymazlıkla bunu izlemekte, hatta din söylemi ve sembollerini kendi çalışmalarında da kullanarak bu süreci hızlandırmaktadır. Parlamentoda laikliği savunan tek bir parti bulunmamaktadır.

Tehlike büyük, görev acildir.

“Gericiliğe Karşı Aydınlanma Hareketi” bu göreve taliptir.

Türkiye'de aydınlanma için gericiliğe karşı bir mücadele başlatıyoruz. Bu mücadelede kararlıyız, bu süreci durduracağız. Türkiye'yi bir İslam Devletine çevirmek doğrultusunda atılan her adımı, başlatılan her uygulamayı, hazırlanan her yasayı, çıkartılan her kararnameyi takip edeceğiz. Bunları halkımıza anlatacağız.

İş yerlerimizde, okullarımızda, mahallemizde ve sokağımızda gericiliğe karşı bir direnç öreceğiz. AKP'nin attığı her adıma hem hukuki, hem siyasi yollarla örgütlü bir biçimde cevap vereceğiz.

Aydınlanma için verdiğimiz mücadelenin, bildik çevrelerce “din düşmanlığı” biçiminde sunulmasına asla sessiz ve tepkisiz kalmayacağız. Laikliği keskin biçimde savunurken; milliyetçi, piyasacı savrulmalara asla izin vermeyeceğiz. Artık salgın halini alan ırkçı, dinci, mezhepçi kışkırtmalara karşı yaşamı savunacağız.

Aydınlanma mücadelesinin, paranın saltanatına ve emperyalizme karşı verilen mücadele ile bir bütün olduğunu biliyoruz. Yerli ve yabancı patronlar sömürü düzenini sürdürmek için dinin toplumsal ve siyasal alanda hakim kılınmasına muhtaçlar. Ülkenin bu noktaya gelmesinde pay sahibi oldukları kesin olan patronlardan laiklik kahramanları üretilmesine izin vermeyeceğiz.

Bir sömürge aydını gibi, ülkemizi AKP’yi iktidara taşıyan emperyalistlere şikâyet etmeyeceğiz, halkımıza gideceğiz ve ısrarla gerçeği anlatacağız.

İmza kampanyalarına sığınıp, günlük yaşamın dışında durmayacağız, memleketimizin her yanında toplantılar düzenleyerek yüz yüze olmanın benzersiz gücünü inşa edeceğiz.

Biz kimiz?

Yukarıda saptanan kaygıları paylaşan ve buna karşı kayıtsız kalmayı içine sindiremeyen insanlarız.

Yalnız olmayı bir kader gibi dayatanlara, “artık buradan geri dönüş yok” diyenlere inat boyun eğmeyenleriz.

Biz, gericiliğin kader olmadığını bilen, aydınlanmanın kaçınılmaz olduğunu gören ve tek başına olmanın bencillik, hep birlikte olmanın özgürlük olduğuna inananlarız.

Bu çağrı geleceği birlikte kurmak için sabırsızlanan Anadolu’nun tüm aydınlık insanlarına!

Hareket Adına Çağrıyı Yapanlar:

Barış Terkoğlu

Enver Aysever

Hüseyin Aygün

Kemal Okuyan

Orhan Gökdemir

Özlem Şen Abay

AYGÜN: SESSİZ KALDILAR

Sputnik'e konuşan Hüseyin Aygün ‘Hükümetin toplumu gericileştirme, devleti bir din devletine dönüştürme projesinin tıkır tıkır işlediğini, bu duruma muhalefet edilmediğini belirtti.

​Partilerin gericilik ve dincilik yarışı içinde olduklarını söyleyen Aygün, “Mesela ‘Cuma genelgesi’, Cumaya gitmeyenlere, seküler yaşayanlara, Alevilere, Bektaşilere, Kızılbaşlara, Hristiyan nüfusa yönelik bir ayrımcılığa yol açabilir. Ama hiçbir parti bunu diline dolamıyor. Laik devlet ilkesine aykırı oluşu bir tarafa, hiçbir parti toplumun diğer kesimi üzerinde bir baskı aracına dönüşebileceği, hükümetin bu yolla Cumaya gitmeyenleri fişleyebileceği ve ayrım yapabileceği, yine kamu hizmetlerinin Cuma günü aksayacağına dair endişeleri bile dile getirmiyor” dedi.

Aygün, Gericiliğe Karşı Aydınlanma Hareketi’nin Meclisteki muhalefet partileri üzerinde bir baskı oluşturabileceğini sözlerine ekledi.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.