"Sincan'dan Maltepe Çocuk ve Gençlik Cezaevi'ne Getirilen Dört Tutuklu Çocuk Ağır Travma Geçiriyor"
İnsan Hakları Derneği (İHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Tutuklu Aileleri Derneği (TUAD), 4 çocuk tutuklunun sürgün edildiği Maltepe Cezaevi Müdürü ve Savcısı ile yaptığı görüşmeye ilişkin raporunu İHD İstanbul Şubesi'nde düzenlediği basın toplantısı ile açıkladı.
Basın toplantısına İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe, ÖHD'li avukat Veysi Eski ve İHD İstanbul Şubesi Çocuk Hakları Komisyonu üyesi Avukat Tülay Bingöl katıldı.
İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe, Maltepe Çocuk ve Gençlik Cezaevi'nde 2. müdür, savcısı ve sürgün gelen 4 çocuk tutuklu ile görüştüklerini söyledi.
Hapishane yönetiminin sözler verdiğini ifade eden Efe, bir kaç hafta sonra yeniden hapishaneye giderek verilen sözlerin yerine getirilip getirilmediğini kontrol edeceklerini belirtti.
CEZAEVİ MÜDÜRÜ: ÇIPLAK ARAMA ZORUNLUÖHD üyesi avukat Veysi Eski, hazırlanan raporu kamuoyu ile paylaştı. Hapishanenin 2. müdürü ile yaptıkları görüşmede öncelikle çocukların bir arada kalma taleplerinin iletildiğini belirten Eski, "Cezaevi 2. müdürü çocukların 9 kişilik koğuşlara 07 Ocak 2014 tarihinde 2'şerli olarak alındığını, bu koğuşların uyumak için içerisinde odalar bulunduğunu, koğuş tabir edilen alanda ise bir araya gelebildiklerini belirtmiştir. Cezaevinin fiziki şartları nedeniyle çocukların aynı koğuşa alınmayacağını heyetimize söylenmiştir. Yine idari görevliler çıplak aramanın zorunlu olduğunu, bu nedenle çocukların cezaevine gelirken çıplak aramadan geçirildiğini belirtmiştir" dedi.
Çocuklar ile yapılan görüşmeye de değinen Eski, "Çocuklar ring aracında Sincan'dan İstanbul'a gelene kadar görevliler tarafından çeşitli hakaretlere maruz kaldıklarını, Maltepe Cezaevi'nin girişinde çıplak aramaya maruz kaldıklarını, cezaevinde müşahede odası olarak tabir edilen hücrelere konulduklarını ve Cuma gününden Salı gününe kadar bu hücrelerde kaldıklarını, oysa ki cezaevinde geçici koğuş olarak tabir edilen yerlerde kalmaları gerektiğini belirtmişlerdir. Yine 7 Ocak'ta çocuklar ikişerli olarak ayrılıp iki farklı koğuşa adli tutuklularla beraber konulmuşlardır" dedi.
Çocukların konuldukları hücrelere içme suyu verilmediğini belirten Eski, çocukların tek sıraya geçerek sayım vermelerinin istendiğini kaydetti. Eski, "Cezaevi İzleme Kurulu 07 Ocak'ta çocukları ziyaret etmiş ama bu kuruldaki bazı görevliler çocukları adeta tehdit eder bir tarzda konuşarak 'Bu şekilde davranmalarının örgüt tavrı olduğunu, örgüte uymamalarını ve akıllı olmalarını' söylemişler ve çocuklarla tartışmışlardır. Yine çocukların tüm taleplerine rağmen kitapları verilmemektedir" dedi.
KURUM DOKTORU DARP RAPORU VERMEDİSincan Hapishanesi'nde kalan çocukların paralarının eksik gönderildiği için alışveriş yapamadıklarını belirten Eski, "Çocuklar Sincan Cezaevi'nde uğradıkları işkence ve kötü muamele nedeniyle rapor almak istemişler ve bu nedenle kuruma gelen doktordan rapor istemişlerdir. Ancak kurum doktoru gözle görünür bir darp olmadığı için rapor veremeyeceğini söylemiştir. Çocuklar kol, bacak ve boyunlarında sıkıntı olduğunu, bu konuda röntgen çekilmesini talep etmişler, bu talepleri gözle görünür bir darp izi olmadığından bahisle doktor tarafından reddedilmiştir" dedi
Avukat Eski, talep ve önerilerini sıralarken, "Çocuk siyasi tutuklu" kavramının sorunlu bir kavram olduğunu belirtti. Çocukların siyasi tutuklu olarak ele alınıp hapishaneye konulmasının insan hakkı ihlali olduğunu kaydeden Eski, "Kendisi bir ihlal olan verili durumun içerisinde insan onuruna yakışmayacak tutum ve davranışlara bu yaştaki insanların maruz kalması kabul edilebilir bir durum değildir" dedi.
Çocukların çıplak aramaya maruz kalmasının idare tarafından bir genelgeye dayandırıldığını vurgulayan Eski, "Genelgedeki muğlaklık her daim hapishanelerde keyfiyete dayalı bir baskı aracı olarak onur kırıcı aramayı gündeme getirmektedir. Bir cezaevinden başka bir cezaevine sevki yapılan tutukluların böyle bir şüphe ya da güvenlik tehdit oluşturmaları mümkün değildir" diye konuştu.
Çocukların doktor talebinin temel nedeninin işkence iz ve emarelerinin tespiti amaçlı olduğunu kaydeden Eski, "Çocukların işkence yapıldığı iddiasının üzerinden 8 gün geçmiş olmasına rağmen maalesef bu iz ve emarelerin tespiti mümkün olmamıştır. Cezaevi Savcısı ile yapmış olduğumuz görüşmede çocukların hastaneye sevkini sağlayacağına dair tarafımıza söz vermiştir. Bu konunun takipçisi olacağımızı tüm kamuoyuna bildirmek istiyoruz" diye konuştu.
'MAĞDURLARDAN BİRİ POZANTI'DA İŞKENCE GÖRMÜŞTÜ'Çocuklardan birinin Pozantı Cezaevi'nde işkence gördüğüne dikkat çeken Eski, şunları söyledi:
"Ayrıca tüm çocuklar Sincan'da kötü muameleye ve işkenceye maruz kalmış ve bu yaşadıklarından ötürü de Maltepe Cezaevi'nde adli tutuklu çocuklarla kalmaktan tedirgin olmaktadırlar.
Çocukların bu sübjektif durumu dahi tek başına siyasi isnatlarla yargılanan bu çocukları diğer adli davalardan yargılanan çocuklardan ayırmak için yeterli olduğu kanaatindeyiz.
Son dönemde yapılan paralel devlet tartışmalarını hep birlikte izlemekteyiz ancak bu sorunları gördüğümüz zaman esas sorunun paralel devlet değil devletin ta kendisi olduğunu görüyoruz.
TMK ve benzeri mevzuat ile paralel bir hukuk yaratılmış ve esasen TMK mağduru çocuklar da bu paralel hukuk mağdurudurlar. Öncelikle yapılması gereken paralel devletten önce düşman ceza hukuku prensiplerine göre konulmuş olan bu paralel hukuk uygulamalarından vazgeçilmeli ve bu olağanüstü hukuk düzenlenmeleri mevzuattan ayrıştırılmasıdır.
Sincan Çocuk ve Gençlik Hapishanesi'nde insanlık dışı uygulamalara tabi tutularak Maltepe Çocuk ve Gençlik Cezaevi'ne getirilen dört çocuğun yaşadığı ağır travma dikkate alınarak bu travmanın giderileceği ortamların yaratılması, taleplerine özen gösterilmesi, uygun ve huzurlu bir ortamda tutulmalarının son derece önemli olduğunu bir kez daha vurgulayarak, konunun takipçisi olacağımızı kamuoyu ile paylaşırız.”
YORUM YAZIN