5NE 1KİM: Medyanın Mutfağından Sansür-Otosansür Hikayeleri

Başka Haber

Türkiye'de gazeteciliğin harcında sansür ve otosansür var.

1829'da çıkan ilk Türkçe gazeteden 185 yıl sonra geldiğimiz yere bakılırsa bir arpa boyu yol gidemediğimiz ortada.

Bu durumda siyasi kültürün ve iktidarın payı olduğu kadar gazetecilerin meslek ilkelerine sahip çıkmada gösterdiği zaafın da çok büyük payı var.

 '5 Ne? 1 Kim?' AKP dönemini ele alıyor ve medyanın büyük bölümünün nasıl bir propaganda aygıtına dönüştüğünün hikayesini anlatıyor.

5 Ne? 1 Kim?, bu hikayenin isim isim sayılan kahramanlarının medyayı nasıl köleleştirdiğini gazete ve televizyonların mutfağından gerçek hikâyelerle sergiliyor.

Mustafa Alp Dağıstanlı'nın son kitabından bazı detayları Ahmet Şık twitter hesabından paylaştı.

Bu anektodlar şöyle..

“Gezi sürecinde NTV haber merkezi bomboktu. Haber geliyor ama kullanılamıyordu.”

“NTV logosuyla alana çıkmak mümkün değildi; elimde siyah mikrofonla röportajlar yapıyordum.”

"CNN Türk’te hükümetin canını sıkacak şeylerden uzak duruluyordu."

"CNN Türk'teki haberlerde hükümeti ve Erdoğan’ı hedefleyen slogan ve yazılar ayıklanıyordu."

"F. Boratav, Roboski katliamını haber veren Ayşenur Arslan’ın kulağına rejiden bağırıyordu: “O konu konuşulmayacaktı, verilmeyeceek!”

"HabertürkTV yayın yönetmeni A. Kılıç, Marmara Otelinden telefon bağlantısında Gezi’yi anlatıyordu. Ama aslında odasından konuşuyordu."

"Erdoğan’ın havaalanında Gezicilere kükrediği gece, Habertürk muhabirinin kulağına reji bağırıyordu: “200 bin kişi toplandı diyeceksin!"

"Ciner Yay Grubu başkanı MF Saraç’ın gazetecilik ilkesi: “Sorgulayıcı, konukları rahatsız edici, köşeye sıkıştırıcı sorular sormayacağız.”

"AA yerel muhabirleri bile ‘İktidarın hoşuna gitmez’ diye bazı ‘olumsuz’ haberleri veya haberlerin ‘olumsuz’ kısımlarını yazmıyor."

"AA haber peşinde: ‘Şu şu bölgelerden zararsız haberler istiyoruz. Din ağırlıklı, Ramazan’la, bayramla, cami cemaatiyle ilgili."

 "NTV’de Nermin Yurteri, haber merkezinde mizah dergilerini yasaklamaya kalkıyor: “Bir daha böyle dergiler görmeyeceğim!”

"Ciner Yayın Holding Başkanı M. Fatih Saraç: “Üç önceliğim var: din, vatan, Turgay Beyin parası."

"Suriye’de gerçeği arayan AA muhabirinin işten atılması için Dış. Bakanı Davutoğlu ve Başbakan Danışmanı İbrahim Kalın baskı yaptı."

"Bakanlar garson çağırır gibi kameraman çağırır. Egemen Bağış dakika başı arar: “Şuraya gidiyorum, hemen bir ekip gönder hayatım.”

"Akşam’da ana kural: “Tayyip’i büyük göreceğiz. Gül ve Tayyip varsa ayrı sayfalarda göreceğiz. Ama Tayyip’i asla küçük görmeyeceğiz."

"Akşam’da önemli olan iktidara şirin görünmekti. İ Küçükkaya, RTE’nin uçağında yer almalı; Başbakan’la resmi 1. sayfaya konmalıydı."

“Enerji Bakanı geliyor, doğalgaz rezervini konuşacak. Başka bir şeyi kurcalamayın, sormayın; kendi birşeyler anlatırsa anlatsın.”

Aydın Doğan, Ayşenur Arslan’a dedi ki: “Lafı alıyordun Akif Beki’den, kündeye getiriyordun, yapıştırıyordun yere, eşitlik olmuyordu.”