İstanbul Kent Mitingi: "Talancılara, Zorbalara Karşı Ayaktayız"
İstanbullular, kentlerini ve kentli hakkını savunmak için AKP Hükümeti'ne Kadıköy'den seslendi. Hükümetin yolsuzluklarla, rüşvetle yağmaladığı İstanbul'u savunacaklarını belirten on binlerce kişi, Gezi isyanı ile başlayan yürüyüşü onurla sürdüreceklerini ilan etti.
Kent Hareketleri, Kuzey Ormanları Savunması ve Forumlar Arası Kentsel Dönüşümle Mücadele Çalışma Grubu'nun organize ettiği mitinge, yüzü aşkın kurum katıldı. Mitinge AKP Hükümeti'nin ortaya çıkan yolsuzluğuna tepki damgasını vurdu.
GEZİ'NİN YARATTIĞI ÖRGÜTLENMELER KADIKÖY'DEGezi isyanıyla birlikte ortaya çıkan mahalle ve ilçe örgütlenmelerinin tamamının pankartlarıyla katılması, forumlar azalsa da örgütlenmelerin varlığını sürdürdüğünü gösterdi. Abbasağa, Şişli, Gaziosmanpaşa, Kadıköy Yoğurtçu Parkı, Tozkoparan, Gülsuyu-Gülensu, Heybeliada, Etiler, Cihangir, 2B Hak Sahipleri Forumu'nun da aralarında olduğu onlarca forumun yanı sıra, İstanbul Hepimizin, Karadeniz İsyandadır Platformu, LGBTİ örgütleri, feministler, DİSK, KESK, TMMOB, İstanbul Tabip Odası, HDP, HDK, ÖDP, Halkevleri, Kaldıraç, Alınteri, Partizan, TKP, taraftar grupları, engelli örgütleri, Kazova işçileri mitinge katıldı.
Mitinge ayrıca HDP Eşbaşkanı Ertuğrul Kürkçü ve milletvekili Levent Tüzel, Taksim Dayanışması Yürütmesi'nden mimar Mücella Yapıcı, SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, HDK Yürütme Kurulu üyesi Gençay Gürsoy, CHP Milletvekili Mahmut Tanal, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, sanatçı Ferhat Tunç, Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy, şair Ataol Behramoğlu da katıldı.
Numune Hastanesi ve Söğütlüçeşme olmak iki koldan Kadıköy iskeleye yürüyen on binlerce kişi, sık sık "Hırsız vaaaarrr", "Hırsız Muammer", "Direne direne kazanacağız", "Çal çal nereye kadar bitti buraya kadar", "Gün gelecek devran dönecek hırsızlar halka hesap verecek", "Her yer Taksim her yer direniş", "Her yer rüşvet her yer yolsuzluk", "Devrim şehitleri ölümsüzdür", "Yaşasın halkların kardeşliği", "Yağmacılar halka hesap verecek", "Barınma hakkımız engellenemez", "Diren Berkin İstanbul seninle", "Hükümet istifa", "2B yasası oldu halkın tasası" sloganlarını attı.
ONLARIN KUTUSU BOŞMitingde "Afet yasası sermayenin kasası", "İleri yolsuzluk", "2-B dediniz hakkımızı yediniz", "Kutunu da al git", "AKP cemaati de al git", "Amirim evinde hırsız var yakalayım mı", Gezi şehitlerinin fotoğrafları ile "Onlar ise tertemizdi", "Kentimi yedirtmem", "Kendimizi de kentimizi de biz yöneteceğiz", "Haramilerin saltanatı yıkılsın. İktidar halka" yazılı döviz ve pankartların yanı sıra üzerinde "Asgari ücretle çalışanın kutusu hep boş. Neden acaba", "Kutularınızı polis aldı diye yenisini getirdik" yazılı ayakkabı kutuları taşındı. Sahneye Gezi direnişinde yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının olduğu dev bir pankart ile İstanbul Üniversitesi Öğrencilerinin "Van üşüyor sessiz kalma" pankartı asıldı.
POLİS SALDIRISIKitle, alana polis kontrol noktasında üst ve çanta araması yapılarak girdi. Partizan ve SDP üyeleri aramaya karşı çıkınca, bir anda ortam gerildi. Polis, çok sayıda gaz bombası tazyikli su ile saldırdı. Kitle, taşlarla saldırıya karşılık verdi. Bir süre devam eden çatışma, polisin geri çekilmesiyle sona erdi.
Polisin attığı gaz bombası nedeniyle Halkevi üyesi 64 yaşındaki Elif Çarmık, kalp krizi geçirdi. Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne kaldırılan Çarmık, burada yer olmadığı için başka hastaneye nakledildi. Polisin attığı plastik mermilerden dolayı bir kişi gözünden yaralanırken, 50 yaşındaki bir erkek de koluna gelen gaz bombası fişeği ile yaralandı. Ayrıca, kürsünün arkasına kurulan revire 5 yaralı getirildi. Gülsüyu'nda çeteler tarafından öldürülen Hasan Fetrit Gedik'in dedesi de gazdan etkilenerek hastaneye kaldırıldı.
HALK BANKASI TAŞLANDIBu arada, yürüyüş güzergahında bulunan ve yolsuzluğun aracı yapılan Halk Bankası, taş ve yumurta yağmuruna tutuldu. Yine yürüyüş güzergahındaki Nizamı Alem Ocakları'ndan çıkan bir grup provokasyon yaratınca, ocak binası taşlandı.
ONURLA, İSYANLA, YÜREKLE...Çatışmanın ardından miting programına devam edildi. Ortak açıklamayı okuyan Cihan Uzunçarşılı Baysal, "Biz İstanbul halkı, eşitlik, özgürlük ve adalet kavgamızın en güzel şehrini İstanbul'u yağmacıların, talancıların, kibirli zorbaların saltanatına karşı savunmak için buradayız, birlikteyiz, ayaktayız" dedi. "Artık uyandık" diyen Baysal, iktidar ve para sahiplerine "Bundan böyle birliğimizi, kardeşliğimizi bozamayacaksınız, taleplerimizi duymazlıktan gelemeyeceksiniz, bizleri bu yağma ve talan düzenine kul köle edemeyeceksiniz" diye seslendi. Baysal, farklı dillerde "yalana, talana, yağmaya, yıkıma artık yeter" diye konuştu.
'HESAP SORUYORUZ'Halkın yaşamlarını yağmalayarak servetlerine servet katanlardan el ele sokaklarda, meydanlarda topyekun hesap sorduklarını dile getiren Baysal, ekledi: "Görülmemiş bir polis şiddetiyle el birliğiyle katlettiğiniz çocuklarımız Ethem'in, Abdocan'ın, Ali İsmal'in, Medeni'nin, Mehmet'in, Ahmet'in, Ferit'in, çocukluğunu çaldığınız Berkin'in ve kahırdan öldürdüğünüz Fadime ananın hesabını soruyoruz."
Baysal, yağma, talan ve katliamın yarattığı çürütücü sonuçların artık teker teker ortaya çıktığını ifade etti. Yolsuzluğa işaret eden Baysal, meşru olan tek şeyin istanbul halkının barınma, ulaşım, sağlıklı, doğa ile insanla barışık şekilde yaşama hakkı, kendi yaşamı ve şehri üzerinde söz ve karar sahibi olma hakkı olduğunun altını çizdi. Baysal, "Uyanan bu halk sizin neoliberal yağma düzeninize sığmayacaktır" dedi.
İSTİFA ÇAĞRISI"İstanbul'a, şehirlerimize, yaşamlarımıza karşı suç işleyen bütün yetkilileri, bakanları, belediye bakanlarını derhal istifaya çağırıyoruz" diyen Baysal, Afet Yasası, "riskli alan", "kentsel dönüşüm" gibi uygulamaların iptal edilmesini, 3. köprü ve 3. havaalanı başta olmak üzere hukuk ve bilim dışı projelerin durdurulmasını, Haydarpaşa, Galata, Haliç, Cevizli Tekel gibi kamusal alanlardaki yağmanın durdurulmasını istedi. Baysal, ekledi: "İstanbul'u şehrimizi, yaşamımızı, emeğimizi, insanlığımızı geri almak için başladığımız yürüyüşümüze onurla, isyanla, yürekle devam ediyoruz."
Yıkım kapsamında olan mahalleler adına konuşan Ömer Kiriş, kentsel dönüşüm projeleriyle konut hakkının yok sayıldığını, mahalleler yıkılarak ilişkilerin darmadağın edildiğini, halkın yoksullaştırıldığını söyledi.
Kitle, Tozkoparan, Fener, Balat, Gülsuyu-Gülensu, Gaziosmanpaşa, Derbent, Sarıyer, Yakacık, Okmeydanı, Çitfehavuzlar ve Ümraniye'nin ismini tek tek sayarak "direniyor" dedi.
LGBT'LER: BU BİZİM DE KENTİMİZMitingde Taksim Dayanışması adına Mücella Yapıcı ve Akif Atlar kitleyi selamlarken, LGBT bireyler adına koşuna Şevval Kılıç, "Kentsel projelerin birincil mağdurları olarak kentlerin dışına itiliyoruz" dedi. Boysan Yakan da "Bu kent fahişelerin de kentidir. Alışın buradayız. Gitmiyoruz. Bu kent hepimizin kentidir. Bizim de kentimizdir" diye konuştu.
foto: SEVRA NİHAL ÜNAL





YORUM YAZIN