Header Ads

Hukukçulardan Başbakan'a: "Polis Savcının Emrinde. Hazır Olda mı Bekleseydi? Dışarıdan Yemek Söylemesi Doğru"


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün Samsun'da yaptığı konuşmada, yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarına değinerek, baskın sırasındaki tavırları nedeniyle polisi eleştirdi. Erdoğan, baskını gerçekleştiren polislerden de "yürütmenin mensubu" olarak bahsetti. Peki, polis "yürütmenin mensubu" mudur? Baskın yaptığı evde yemek ısmarlaması doğru? Eğer polis baskın yaptığı evden yemek yerse suç işlemiş olur mu?

Zeynep Gürcanlı'nın Hürriyet'teki haberine göre hukukçuların görüşleri şöyle:

 
HASAN İŞGÜZAR: POLİS ORADA ADLİ KOLLUK GÖREVİ YAPIYOR. YÜRÜTMENİN DEĞİL, SAVCININ TALİMATINI YERİNE GETİRİYOR
 
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk bölüm Başkanı Prof Hasan İşgüzar, Başbakan Erdoğan'ın bahsettiği olayda polisin, "savcının talimatlarıyla hareket ettiğini" söyledi. 

Polisin iki ayrı görevi olduğunu, bunun kolluk ve adli görev olduğunu vurgulayan Prof İşgüzar, "Somut olayda polis adli kolluk olarak görev yapıyor. Kanunlardan doğan yetkisini kullanıyor. Bakan, milletvekili, ya da üst düzey bürokrat olsun, suç suçtur. Savcı emir vermiş, polis o emri yerine getiriyor. Burada değerlendirmeyi yapan polis değil, savcıdır. Dolayısıyla polisin savcı talimatıyla baskın yaptığı bu somut olayda yürütme ile ilgisi yoktur" dedi.

Polisin mesela pasaport vermek gibi idari işlerinde yürütmeye bağlı çalıştığını, ancak bu olayda Savcı'nın talimatıyla hareket ettiği için "yürütme ile alakasının olmadığını" söyleyen Prof İşgüzar, "Eğer savcının haberi ve talimatı olmadan kendi başına gidip baskın yapsaydı, o zaman polis suç işlemiş olurdu" dedi. 
 
BAŞBAKAN NE DEDİ?
 
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bugün Samsun konuşmasında şöyle dedi:

"Yürütmenin mensubu bir eve baskın yapacak. Baskın yaptığı evde bacak bacak üstüne atacak, eline teşbihi alacak külhanbeyi gibi. Bir de yemek ısmarlayacak bu nasıl bir iş.  Bunu yapan yargı mensubunu seyir mi edeceğiz. Gereğini neyse bunu yaparız."

HUKUKUN EGEMENLİĞİ DERNEĞİ BAŞKANI ERDEM AKYÜZ: POLİS, BU OLAYDA YÜRÜTMENİN DEĞİL, SAVCININ EMRİNDE.. BEYANLAR, YARGIYA DOĞRUDAN MÜDAHALE
 
Hukukun Egemenliği Derneği Başkanı Erdem Akyüz, de polisin yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarında yaptığı baskınlar sırasında, "yürütmenin değil, savcının emrinde olduğunu" vurguladı.

Akyüz, şöyle konuştu:

"Yürütmenin emrinde olsaydı, topladığı evrak ve gözaltına aldığı şahısları Vali'ye ya da İçişleri Bakanı'na teslim ederdi. Ama soruşturma yetkisi ve emrini doğrudan savcıdan alıyor ki, topladığı evrakları ve gözaltına aldığı kişileri ifadesini aldıktan sonra götürüp Adliye'de savcıya teslim ediyor. Bu, polisin, adli tahkikat sırasında doğrudan savcıya ve adli makamlara bağlı olduğunu gösterir"
 
"BU BEYANLAR YARGIYA DOĞRUDAN MÜDAHALE..."
 
 Akyüz, bu aşamada yapılan açıklamaların yargıya müdahale olduğunu da belirterek, "Bu soruşturma aşamasında polis ve savcılara yönelik bu beyanlar, yargıya doğrudan müdahaledir. Bu bir suçtur, hukuksuzluktur."
 
"DIŞARIDAN YEMEK SÖYLEMİŞ, DOĞRU YAPMIŞ. ORADA YESE, SUÇ İŞLERDİ..."
 
Akyüz, Başbakan Erdoğan'ın polise yönelik "bacak bacak üstüne attı" ve "dışarıdan yemek söyledi" açıklamalarına da tepki göstererek, şöyle konuştu;

" Polis memuru bacak bacak üstüne attı deniyor. Orada işlemler sürerken, hazır olda mı bekleyecekti? Elbette bir yere oturacak. Otururken de bacak bacak üstüne atabilir. Yemeği dışarıdan söylüyor. Bulunduğu evden yemek bile yemiyor. Dışardan yemek istiyor. Eğer oradan yemek yemiş olsaydı, bu eleştirilmeliydi. "

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.