Kadın Emeği Platformu'ndan Kadın İstihdam Paketi'ne İtiraz: "Kadınlar Düşük Ücret ve Statülü İşlere Mecbur Bırakılıyor"
Kadın Emeği Platformu, 2 Kasım'da AKP'nin Kadın İstihdam Paketi'ne ilişkin düzenlediği forumun sonuç bildirgesini açıkladı. Platformu, "AKP'nin Kadın İstihdamı Paketi'ne esastan itirazımız var" diyerek, taleplerini sıraladı, mücadele edeceğini açıkladı.
Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nde düzenlenen basın toplantısında Kadın Emeği Platformu tarafından düzenlenen forumun sonuç bildirgesini KESK Kadın Sekreteri Canan Çalağan okudu.
Çalağan, Kadın ve emek örgütleriyle hiçbir biçimde müzakere edilmede, gizlice hazırlanan ve medyada "kadınlara müjde" haberleriyle duyurulan yeni istihdam yasa taslağının, "doğum izni yardım müjdesi değil" meşruiyetini erkek egemenliği ve sermayenin uyumundan alan, toplumsal yaşam ve "emek piyasası"nın kadın ve toplum aleyhine yeniden düzenlenmesi olduğunun açığa çıktığını kaydetti.
İstihdam Paketi'nin TİSK, TÜSİAD, TOBB gibi patron kuruluşlarının yıllardır talep ettiği, zaman ve içerik olarak esnek çalışma kurallarına tabi olacak daha ucuz ve daha güvencesiz işçi ihtiyacını karşılayacak bir düzenleme olduğunu belirten Çalağan, "Paketin çelik çekirdeği, esnek, kuralsız ve örgütsüz çalışmayı yasalaştırmaktır" dedi.
Çalağan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'in "kadınlara birçok seçenek sunacağız" iddiasının tersine, kadınlara bu paket ile sunulan tek seçeneğin, daha çok çocuk doğurarak ülkenin gelecekteki ucuz işgücü potansiyeline hizmet etmek olduğunu vurguladı. Çocuklara bakabilecekleri, evin işini rahatça yapabilecekleri bir zaman yaratma vaadiyle her türlü kazanılmış hakkından vazgeçirilen kadınların, düşük ücretli ve düşük statülü işlere zorunlu bırakıldığını kaydetti. Çalağan, bunun diğer sonucunun ise kadınların aileye mahkum edilerek, iş yaşamındaki ve evdeki cinsiyetçi iş bölümünün derinleşmesi olduğunu söyledi.
'PAKETE ESASTAN İTİRAZ EDİYORUZ'Kadın Emeği Platformu olarak, kadın emeği sömürüsüne dayanan, kadını düzenli işler yerine, anneliğe ve kadınlığa hapseden, kısmi zamanla düşük ücretli işçi olarak sömürmeye hazırlanan Kadın İstihdam Paketi'ne esastan itiraz ettiklerini belirtti.
Çalağan platformun, pakete ilişkin taleplerini şöyle sıraladı:
-Çocuk basım izinlerinin, hiçbir hak kaybı ya da kısmi zamanlı çalışma dayatması olmaksızın, erkeklerle eşit hak ve sorunluluklarla düzenlenmesi gerekmektedir. Çocuk bakın sürecine katılabilmeleri için çalışan babalara ücretli ve annelere devredilmez minimum bir bazım izni verilmelidir.
-Kadınların da özgür zaman ihtiyacı olduğu unutulmamalı, iş ve iş dışında zamanları dikkate alınarak düzenlemeler yapılmalıdır.
-Yalnızca aile içinde değil hayatın tüm alanlarında kadın-erkek eşitsizliğinin ortadan kalkması, bakın hizmetlerinin kadının sorumluluğu olmaktan çıkarılması ve çocuklu-çocuksuz özgür bireyler oluşan bir toplum için politikalar hayata geçirilmelidir. Bu model içerisinde eğitim ve sağlık sisteminin yeniden organize edilmesi, çocuk, engelli, yaşlı bakım sorumululuğunun devlet/özel sektör ve toplum tarafından üstlenilmesine dek birey olarak kadınların hak ve özgürlük temelinde destekleyen politikalar geliştirilmelidir.
-Kapatılan tüm kamu kreşleri açılmalıdır. Kadın-erkek olmasına bakılmaksızın, en az 50 işçi çalıştırılan kamu/özel işyerlerinde ücretsiz, bakım evleri ve kreşlerin açılması zorunlu olmalıdır. Her mahalleye ihtiyacı karşılayacak kadar kreş açılması için devlet girişimlerde bulunmalıdır. Kreşin bir çocuk hakkı olduğu gerçeğinden hareket edilerek politika geliştirilmelidir.
-İş yerlerindeki çalışma düzeni, kadınların ve erkeklerin çocuklarına bakma yükümlülüğüne uygun şekilde düzenlenmelidir.
-Kadın ve erkek işçilerin kendilerine ve ailelerine zaman ayırabilmeleri için yasal günlük/haftalık çalışma süreleri günde en fazla 7, haftada en fazla 35 saate indirilmeli, toplu iş sözleşmeleri ile daha altında süreler hedeflenmelidir."
-Kadın ve erkek emekçiler için; esnek değil, yazı zamanlı değil, güvenceli, eşdeğer işe eşit ücret ödenen işlerde çalışması güvence altına alınmalıdır. Özel istihdam büroları kapatılmalı iş ve işçi bulma hizmetleri Çalışma Bakanlığı'na devredilmelidir.
-Erkek egemenliğini koruyan, güçlendiren tüm düzenlemeler çıkarılmalı, "çalışma hayatının tüm alanlarında kadınlarla erkeklerin eşit yer alması esastır" ilkesi getirilmelidir.
-Türkiye'nin de üyesi olduğu Uluslararası Çalışma Örgütü'nün 183 Sayılı Annelik Koruması Sözleşmesi imzalanmalıdır."
Kadın Emeği Platformu olarak, AKP'nin yasalaştırmaya çalıştığı Kadın İstihdamı Paketi'ni kabul etmediklerini vurgulayan KESK Kadın Sekreteri Canan Çalağan, mücadele ederek, taleplerinin takipçisi olacaklarını belirtti. Bundan sonra hükümetin kadınların ücretli, ücretsiz emeğine yönelttiği her türlü saldırıyı deşifre ederek, ortak politika ve eylemler geliştireceklerini bildiren Çalağan, "Tüm kadınları, erkek egemenliği ve sermayenin bu ittifakına karşı ses çıkarmaya çağırıyoruz" dedi.
Türk Tabipleri Birliği Merkez Komite üyesi Filiz Ünal İncekara, pakette kadınların sağlığını olumsuz etkileyecek çok maddenin yer aldığını söyledi.
"Çünkü kadınlar güvencesiz, kaç saat, nerede çalışacağından bi haber olacak" diyen İncekara, şunları söyledi: "Kadınlara, ucuz iş gücü ve gelecek için çocuk doğurmak görevleri veriliyor. Bunun üzerinde bir de ailele sorumluluğu yükleniyor. AKP, kadın bu kadar yükü kaldırabilir mi diye sormuyor. Hem bugünü hemde geleceği kurtarmak istiyorlar ise daha akıllı projeler yapacaklar. Kadınlarla konuşmadan değişiklikler yapmak tehlikeli.
'TALEPLER HÜKÜMET VE İŞVERENLERE İLETİLECEK'11 Kasım'da Üçlü Danışma Kurulu'nun toplanacağını hatırlatan DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, tüm sürecin toplantıda ele alınacağını söyledi. Çerkezoğlu, Kadın Emeği Platformu'nun taleplerinin de DİSK dosyası içerisinde olacağını söyledi, "Talepler hükümet ve iş verenlere iletilmiş olacak" dedi.
YORUM YAZIN