Nazan Üstündağ: "Hükümet, Paketi Çözüm Sürecinden Kopardı"
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi ve Barış İçin Kadın Girişimi aktivisti Yardımcı Doçent Dr. Nazan Üstündağ, Başbakan Erdoğan'ın dün açıkladığı "demokrasi paketi"ni ANF'ye değerlendirdi.
Paketin içeriği kadar yapılma biçiminin de yanlış olduğuna dikkat çeken Üstündağ,"Paket, çözüm sürecinden kopartılarak hükümet tarafından hazırlandı" dedi.
Üstündağ şöyle konuştu:
"Çözüm sürecinde bir takım mekanizmaların kurulması ve bu mekanizmaların sonunda Türkiye'de yapılması gereken değişimlerin ortaya çıkması bekleniyordu. Ancak böyle olmadı, bir tek Akil İnsanlar Heyeti kuruldu. Bu heyetten de ne derece faydalanıldığını hükümet açıklamaktan kaçındı. Paketin içeriği kadar yapılış biçimi de çözüm sürecinden kopartıldı."
'ŞAŞIRTICI DEĞİL'Paketin bu şekilde bir içeriğe sahip olmasını "şaşırtıcı" bulmadığını söyleyen Üstündağ, "Bu haliyle hiçbir toplumsal muhalefeti tatmin etmedi" dedi.
"Demokrasi paketi, hükümet tarafından süreçten çoktan kopartılmıştı" diyen Üstündağ, "Mekanizmaları kurmayarak bunu yaptılar" diye konuştu.
İktidarın çözüm süreci ile demokrasi sürecini ayırdığına dikkat çeken Üstündağ, şöyle konuştu:
"Katılımı sınırlıyorlar. Sanki tek taraflı AKP projesiymiş gibi bir hale getiriyorlar. Her manevralarını egemenlik manevrası haline getiriyorlar. Zaten hükümetin bu yaklaşımı, PKK'nin sınır dışına çekilmesini durdurdu"
'ÖNCE MEKANİZMALAR KURULMALIYDI'Akademisyen Nazan Üstündağ, "Bu paket nasıl hazırlanmalıydı?" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Konu başlıkları çerçevesinde, Meclis dışında ve içinde komisyonların kurulması, insanlara -itirazı olanlar dahil olmak üzere- bu konu başlıklarını çözmek için sorumluluk verilmesi gerekiyordu. Siyasi aktörlerden bahsetmiyorum, toplumsal aktörlerden bahsediyorum. Örneğin; güvenlik reformu. Artık Kürdistan'da insanların güvenlik güçlerini yol açtığı can ve mal tehlikesi olmadan, hareketleri kısıtlanmadan nasıl bir yaşam istediklerine dair ne tip reformlar yapılması gerekiyor? Bunun toplumsal aktörler tarafından tartışıldığı bir mekanizmanın kurulması.
Türkiye'de 30 yıldır süren savaşın kadınlara verdiği zararın telafisi ve tazmini için neler yapılması lazım? Bununla ilgili bir komisyon kurulması. Bunlardan çıkan sonuçların yasallaştırılması. Bunun bir AKP projesi olarak değil, Türkiye'nin sorunlarını çözme hareketlenmesi yaratması. En başta barış meselesi gündeme geldiğinde Türkiye'de böyle bir rüzgar esti ama AKP bu rüzgarı kontrollü bir şekilde bunu kendine mal etmeye, kendi egemenliğini yeniden tesis etmeye çalışarak susturdu."
YORUM YAZIN