Mimarlar Başsağlığı İlanı Verdi: Endüstriyel Miras Olan Ankara Su Süzgeci Binası Özel Hastane İçin Yıkıldı

Mimarlar Derneği 1927, TSMD, Mimarlar Odası Ankara Şubesi Koruma ve Restorasyon Uzmanları Derneği ve DOCOMOMO Türkiye Ulusal Çalışma Grubu'nun birlikteliğiyle Tarihi Ankara Su Süzgeci Binası için başsağlığı ilanı verildi.

1936 yılında Ankara'nın su gereksinimini karşılamak için inşa edilen ve Endüstriyel Miras listesine alınması için çalışmalar yürütülen Ankara Su Süzgeci Binası, 2013 Ağustos ayında yıkılmıştı. Yıkılan endüstri mirası için biraraya gelen mimarlar, yıkılışının 40. günü için gazeteye başsağlığı ilanı verdi.

Nasıl Yıkıldı?

10 Haziran 1935 tarihinde temeli atılan yapı 3 Kasım 1936'da barajla birlikte görkemli törenlerle hizmete açılmıştı.

Su Süzgeci binası, uzun yıllar Ankara'ya temiz suyun yanı sıra Çubuk 1 Barajı'nın suyunu filtrelemek ve Gençlik Parkı havuzları için gerekli suyu sağlamak için hizmet vermişti.

‘Korunsun’ dediler, yıkıldı

Su Süzgeci yerleşkesi, eski Başbakan Yıldırım Akbulut’un mütevelli heyeti başkanlığını yürüttüğü Turgut Özal Üniversitesi’ne tahsis edildi.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi ise, binanın “Endüstriyel Miras” olarak korunması için Mayıs ayında Kültür ve Tabiatı Koruma Kurulu’na başvurdu.

Kurulun yanıtı beklenirken, tarihi binanın yıkımının başladığı haberini geldi. Mimarlar Odası Şube Sekreteri Tezcan Karakuş Candan, süzgeçin kimin kararıyla yıkıldığının belli olmadığını söyledi. Candan, süzgeçin yüzde sekseninin yerle bir olduğunu ifade etti.

Üniversite hastanesi yapılmak istenen alanda inşaat firmasının yıkım çalışmalarını sürdürdüğünü belirten Candan, Koruma Kurulu’na yaptıkları başvuru sonuçlanmadan gizlice yıkım yapıldığını iddia etti.

Danışıklı dövüş mü?

Koruma Kurulu’nun yaptıkları başvuruya 4 ay boyunca yanıt vermemesini de eleştiren Candan, bu durumu “Danışıklı dövüş” diye değerlendirdi. Benzer yapıların dünyanın birçok yerinde müze, sergi ve kültür merkezi olarak değerlendiridiğine dikkat çeken Candan, “Bilimsel bilgiden yoksun yaklaşım bunu nasıl değerlendireceğini bilmiyor” dedi. Olayın ideolojik bir yönü olduğunu savunan Candan, Cumhuriyet dönemine ait mimari yapıların tek tek yıkılarak yok edildiğinin altını çizdi.

(Başka Haber/yapi/arkitera)