Alevilerden "Demokratikleşme Paketi" Değerlendirmesi: "Alevi Kelimesinin Geçmemesine Şaşırmadık"

Kamuoyunda haftalardır beklenen, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün açıkladığı “Demokratikleşme Paketi”nde Alevilerle ilgili beklenen düzenlemeler yer almadı. Paketle ilgili açıklama yapan Eski Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız, "Dağ fare bile doğurmadı” dedi.

Cemevlerine statü yok

Daha önce dile getirilen ‘cemevlerinin ibadethane kabul edilmesi’, ‘Alevi dedelerine maaş bağlanması’ gibi düzenlemeler Başbakan tarafından açıklanan pakette yer almazken, Başbakan’ın Alevi toplumuyla ilgili olarak dile getirdiği reform, Nevşehir Üniversitesi’nin isminin ‘Hacıbektaş-ı Veli’ olarak değiştirilmesi kararı oldu.

'Dağ fare bile doğurmadı'

Eski Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız’ın paket konusundaki yorumu: “Dağ fare doğurdu. Dağ fare bile doğurmadı” yönünde oldu. Aleviler üçüncü köprüde Yavuz Sultan Selim adına itiraz etti diye Üniversite adı değiştirilerek “alın bununla yetinin” dendiğini belirten Balkız şöyle devam etti: “Yıllardır tartışılan ve cami- cem evi konusuyla yine gündeme gelen cem evleriyle ilgili bir şey söylenmedi. Dedelere maaş deniliyordu. Erdoğan onu da vermedi. Din derslerine, diyanetin yapısına, Madımak’ın müze olmasına yönelik bir şey yok. Mor Gabriel Süryanilere verildi ama zaten onlarındı. Mor Gabriel gibi ta Osmanlı’dan kalma o kadar çok Alevi Bektaşi, dergahı var ki. Bunların gerçek sahibine yönelik hiçbir şey sağlanmadı. Herkesin bireysel ibadetinin önü açıldı. Yasak mı vardı? Zaten her Müslüman inancını yerine getimekte özgür değil miydi?”

Devam etmeli

Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği Başkanı Nafiz Ünlüyurt, Nevşehir Üniversitesinin isminin Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak değiştirilmesi kararını olumlu karşıladıklarını söyledi.

İstanbul'da 3. köprüye Yavuz Sultan Selim adının verilmesine gösterilen tepkileri anımsatan Ünlüyurt, şöyle devam etti:

"Öyle sanırım ki Başbakan Erdoğan, buna yönelik eleştirileri de dikkate alarak, bir yerde dengelemek amacıyla Nevşehir Üniversitesi adını, Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak değiştirildiğini söyledi. Bu, doğru bir şey. Adını Hacı Bektaş Veli'den alan ilçede yaşayan, aynı zamanda Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği Başkanı sıfatıyla Sayın Başbakanın yaptığı bu değişikliği doğru bir tavır olarak görüyorum. Bu tür şeyler, bundan sonra da devam etmeli."

"Aleviler olarak hayal kırıklığına uğramadık"

Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu'nun (AABK) Genel Başkanı Turgut Öker, açıklanan Demokratikleşme Paketi'ne tepki gösterdi.

Öker, pakette 'Alevi' kelimesi geçmemesinin kendilerini şaşırtmadığını ifade etti.

Genel Başkan Turgut Öker şunları söyledi: "Paket Türkiye'yi evrensel normlara kavuşturacak gibi bir hava yaratıldı. Ama paketin içeriği bırakın sorunları çözmeyi, sorunlara parmak bile basmıyor. Sadece AKP'nin siyasal hedeflerine uygun bir yönelim var. Buna bir Demokratikleşme Paketi demek, demokrasi kavramına haksızlık olur. Aleviler olarak biz hayal kırıklığına uğramadık. Çünkü siyasal İslam'ın demokrasiye, özgürlüğe, kardeşliğe katkı sunan bir icraatını bugüne kadar görmedik. Pakette Alevi kelimesinin geçmemesi de tesadüf değil. Bu hükumet zaten ilk günden beri Alevileri dışlayan bir politika izliyor. Bunların tek dertleri Alevileri asimile etmek. Bizim isteğimiz ise, inanç özgürlüğü. Zaman zaman Alevi dedelerine maaş bağlanması veya Diyanetten Alevilere de bütçe ayrılması gibi konular gündeme geliyor. İnanç önderleri bir inanca hizmet ederler ve maaşlarını devlet ödememeli. Dedelere maaş bağlanması demek Aleviliği devletleştirmek demektir. İnancı paraya mahkum ettiğinizde, o inanca para hükmeder."

"En ufak bir söz duymuş değiliz"

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkan Yardımcısı ve Tokat Şube Başkanı Muharrem Erkan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı demokratikleşme paketinden beklediklerini bulamadıklarını söyledi. Erkan, "Aleviler için pakette hiçbir şey göremedik. Cemevlerinin yasal statüye kavuşturulması, cemevlerinin imar planı içerisinde yer alması konusunda da en ufak bir adım atmadığı gibi ağzında da en ufak bir söz duymuş değiliz" dedi.

"Açılan pakette biz Aleviler için tabii ki diğer insanlar için yaşayan tüm insanları kapsayacak şekilde olması gerekiyor. Doğrusu da buydu zaten. Aleviler için pakette hiçbir şey göremedik. Yani bizim talep ettiğimiz şey; eşit yurttaşlık hakkı. Biz bu ülkede inancımızın gereğini ifa etmek istiyoruz. Biz bu ülkede yurttaş, vatandaş olarak bunu yerine getirmek istiyoruz. Bunun da ötesinde açıklamaların içerisinde gördüğümüz kadarıyla, gayri Müslimlerin mal varlıklarını iade edeceğini ifade ediyor. Alevilerin 1824 yılında el koydukları ikinci Mahmut dönemindeki o süreç içerisinde 700 tane tekkenin mal varlıklarını tümüyle el konulmuş vaziyette onların hiç biri Alevilere iade edilmesi, başta Hacı Bektaşi Veli dergahı olmak üzere bunlardan hiç bahsedilmiyor. Bunun ötesinde Aleviler ile ilgili paketin içerisinde Türkiye'nin belki belli bir çoğunluğunu oluşturan insanların din ve vicdan hürriyeti konusunda herhangi bir konuda, cemevlerinin yasal statüye kavuşturulması, cemevlerinin imar planı içerisinde yer alması konusunda da en ufak bir adım atmadığı gibi ağzında da en ufak bir söz duymuş değiliz. Bu ülkede biz anarşi istemiyoruz, terör istemiyoruz. Biz bu ülkede dostça, kardeşçe, barışça yaşamak istiyoruz. Bunun içinde gereği vatandaş sadece seçim döneminde demokrasi değildir, seçimden sonrada vatandaş mevcut iktidara doğru yaptığı şeyleri takdir etmek, yanlış yaptığı şeyleri de demokratik bir şekilde barışçıl eylemlerini ortaya koyması gerekir ki Aleviler de bunu bu şekilde ortaya koyuyor."

Nevşehir Üniversitesi isminin Hacı Bektaş-i Veli olarak değiştirilmesini de değerlendiren Erkan, şöyle dedi:

"Sadece o kamuflaj gibi bir şey. Sadece Nevşehir'de adının Hacı Bektaş-i Veli'nin olması bir şeyi ifade etmiyor. Hacı Bektaş-i Veli'nin felsefe, düşünce, görüşünü bu ülkede paylaşan Aleviler'in en azından bu inançlarını yerine getirmesi konusunda hükümetin adil ve adaletli adımlar atmasını beklerdik. Onları da göremedik, maalesef."

(ajanslar)