Header Ads

'12 Eylül Zihniyeti Sürdükçe Direniş Sürecek'


12 Eylül 1980 askeri darbesinin 33. yılı dolayısıyla 78'liler Girişimi, DSİP, EHP, Emekli-Sen, Halkların Demokratik Kongresi (HDK), HAKPAR, Karşı Sanat Çalışmaları, Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu, TKP 1920, UİD-DER, Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Galatasaray Meydanı'nda etkinlik düzenledi.

12 Eylül 1980 darbesinin kınandığı ve darbe nedeniyle yaşamını yitirenlerin anıldığı etkinlikte "Darbe yasaları kaldırılmalı, darbecilerden ve hizmetkarlarından hesap sorulmalı", "12 Eylül Evren'den, Ergenekon Fırat'tan öteye geçmezse yalan!", "Darbesiz toplum, darbesiz demokrasi, darbesiz siyaset için 12 Eylül darbecileri ve sistemi yargılansın", "Savaşa karşı barış, baskıya karşı özgürlük, düşmanlığa karşı kardeşlik" pankartları açıldı. Eylemde darbede idam edilenlerin, işkencede katledilenlerin ve kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı.

Etkinlik dünyada ve Türkiye'de özgürlük ve devrim mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına gerçekleştirilen saygı duruşu ile başladı. Saygı duruşunun ardından basın açıklamasını kurumlar adına 78'liler Girişimi'nden Nimet Tanrıkulu okudu. 12 Eylül darbesinin 33. yılı olmasına rağmen rejiminin hala devam ettiğini belirtti.

12 Eylül rejiminin darbe anayasasıyla, anayasasındaki 'değiştirilemez' maddeleriyle, tekçi ideoloji, tekçi vatandaşlık ve devlet tanımıyla sürdüğünü kaydeden Tanrıkulu, Türkiye'nin son 30 yıllık 'sivil' hükümetler sürecinde 12 Eylül ürünü temel kurumların tasfiye edildiğini belirtti.

AKP döneminde de 12 Eylül temel kurumlarıyla sürdüğünü ifade eden Tanrıkulu, "Darbecilerin yargılanmasını yasaklayan Geçici 15. Madde'nin kaldırılması darbecilerin yargılanmasına yol açmadığı gibi Evren ve Şahinkaya ikilisinin ifadesinin alınması 'şike' gerçeğini değiştirmiyor" şeklinde konuştu.

12 Eylül darbecileriyle yüzleşmek gerektiğini belirten Tanrıkulu, "Kanlı geçmişimize sünger çekerek, hak ihlallerini ve kıyıcılıkları yok sayarak sağlıklı bir gelecek kuramayacağımızı bilmeliyiz" dedi. Tanrıkulu açıklamanın devamında "12 Eylülcülerin Kürt/Kürdistan kavramlarını tarihe gömme projesinin başlıca merkezi Diyarbakır 5 No'lu Cezaevi İnsan Hakları Müzesi olmalı, işkenceciler yargılanmalı" dedi.

Kurumlar adına okunan açıklamanın ardından 12 Eylül 1980 askeri faşist darbeyi ve yaşanan insanlık dışı muameleleri anlatan skeç gösterimi gerçekleştirildi. Ardından 12 Eylül'de yakınlarını kaybedenlerin yakınları konuştu. 12 Eylül döneminde Diyarbakır 5 Nolu Cezaevinde işkencede katledilen Nevzat Sağnıç'ın annesi Rabiya Sağnıç bir konuşma yaptı. Ardından Cemil Kırbayır'ın kardeşi Mikail Kırbayır bir konuşma yaptı. Cemil Kırbayır'ın devrimci sosyalist oluşu ve dik duruşu nedeniyle elleri bağlı bir şekilde çırıl çıplak soyarak işkence yaptıklarını söyledi. Devletin Cemil Kırbayır'ı katletmekle yetinmediğini belirten Mikail Kırbayır, cesedini kaybettiğini belirtti. Mikail Kırbayır, 12 Eylül zihniyetinin sürdüğü müddetçe direnişlerinin devam edeceğini kaydetti.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.