Header Ads

Finike'de Doğa Katliamı Yapan Şirket Kendini Savundu: Abu Dhabi Başkanlık Sarayı Finike Mermerinden Yapıldı



Antalya Finike'de büyük bir doğa katliamına imza atan Adalya Mermer, kendini skandal ifadelerle savundu: "Abu Dhabi Başkanlık Sarayı Finike mermerinden yapıldı."

Finike’de doğa katliamına yol açtıkları için büyük tepki gösterilen ve savcılığın da soruşturma açtığı firmalardan Adalya Mermer, Abu Dhabi Başkanlık Sarayı’nın Finike mermerinden yapıldığını belirterek skandal bir şekilde kendini savundu.

DHA'dan Bünyamin Tokmak'ın haberine göre, Bölgede dere yataklarını mermer atıklarıyla doldurduğu için de suçlanan Adalya Mermer firmasından yapılan açıklamada, aktif olarak 6 ocak ile 5 üretim ve bir uygulama fabrikası olmak üzere toplam 6 fabrikaları bulunduğu belirtildi.

Açıklamada skandal sözlerle yıkım savunulurken, şu ifadeler kullanıldı:

Abu Dhabi Başkanlık Sarayı’nın mermer işi için 2011 yılı ve takip eden yıllarda Mosart Marble And Mosaic firmasına yaklaşık 15.5 milyon dolarlık mermer tedarik edilmekte olup, söz konusu limra mermeri ise Antalya-Finike ocağımızdan karşılanmaktadır. 2012 yılında sadece bu firmaya Başkanlık Sarayı mermer ihtiyacı için 7 milyon 638 bin dolarlık 624 konteyner ve yaklaşık 141 bin metrekarelik mal gönderilmiştir."

Ayrıca şirketimiz Antalya Limanı’ndan ayda ortalama olarak 400-500 konteyner işlenmiş ve blok olarak mal ihraç etmektedir. Finike ocağımızdan çıkan limranın değeri ise basında lanse edildiği gibi tonu 100 dolar değil, aksine 200-250 dolar civarındadır. Yine basında açıklandığı üzere Finike’deki mermer ocakları yeni açılan değil, her biri en az 15 yıldır faaliyet gösteren ocaklardır.

Sayıları yüzlerle ifade edilen taş ve mermer ocaklarının doğada yarattığı tahribat, 44 yıllık profesyonel dağcı, Türkiye Dağcılık Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ve amatör fotoğrafçı Ömer Faruk Gülşen tarafından çekilen fotoğraflarla bir kez daha göz önüne serildi.

Gülşen, Antalya’nın batısında yükselen Beydağları’nın en güzel tepelerinin ya da zirvelerinin, mermer ocakları yüzünden tamamen yok olma tehlikesi altında olduğunu vurguladı.

Taş ve mermer ocaklarının Beydağları’ndaki yüksek kesimlerinde yer alan ardıç ve sedir ormanlarını yok ettiğini anlatan Ömer Faruk Gülşen, sedir, ardıç ve meşe ağaçlarının yörede ’kutsal ağaçlar’ olarak görüldüğünü belirtti. Bu ağaçların doğada yetişmesinin çok uzun zaman aldığına değinen Gülşen, şöyle devam etti:

"Antalya’nın doğal su depoları olan Beydağları’ndaki ağaçlar, dereler, yaylalar, kanyonlar, sulak alanlar yok olmaktadır. Taş ve mermer ocaklarındaki iş makinelerinin yüksek titreşimleri yüzünden yer altı suları ya yok olmakta ya da yollarını kaybetmektedirler. Antalya’nın batısındaki Beydağları’nın kıyı kesiminde yer alan Pürenli Yaylası Üçtepeler mevkii de mermer ocakları yüzünden acınacak hale geldi. Bölgenin ekolojik yapısı bozuldu. Antalya’nın kuşbakışıyla izlenebildiği bu alandaki meyve bahçeleri, yayladaki otlaklar, sulak alanlar tehlike altında. Saklıkent Kayak Merkezi güzergahındaki Doyran Yaylası’na giderken rastlanan çirkin görüntü biz dağcıların yüreğini dağlamaktadır."

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.