Header Ads

Davutpaşa'da 21 İşçinin Hayatını Kaybettiği Patlamanın 5. Yıldönümü: Adalet Mücadelesi Devam Ediyor


Bugün Davutpaşa katliamının 5. yıldönümü. 31 Ocak 2008'de 21 kişinin öldüğü, 116 kişinin yaralandığı patlamanın ardından ailelerin adalet mücadelesi sürüyor. 5 yıldır sokakları terk etmeyen aileler, "Sorumluların peşini bırakmayacağız. Bu dava hesap verilmeden kapanmayacak" diyor. Bilirkişinin kusurlu bulduğu kurumlardan sadece Zeytinburnu Belediyesi sanık sandalyesinde. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, BEDAŞ, Çalışma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve İstanbul Valiliği ise katliamdaki sorumluluğuna rağmen 4 yıldır yargılanmadı.

Aileler, bundan 5 yıl Davutpaşa'daki patlamada yitirdiklerini, 3 Şubat günü patlamanın yaşandığı yerde anacak. Patlamada eşini kaybeden İdris Çabuk, anma etkinliklerine halkı davet ederken, sorumluların hesap vermesi için yürüttükleri mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceklerini belirtti.

'SORUMLULARIN YARGILANMASI ENGELLENDİ'
ETHA'ya yaptığı konuşmada, 5 yıldır kararlı bir şekilde sürdürdükleri adalet mücadelesini anlatan İdris Çabuk, olaydan sonra 2 yıl dava açılmadığını, sonrasında da türlü zorluklarla karşılaştıklarını ve davanın yılda 2-3 duruşması yapılarak sürekli ertelendiğini söyledi. Zeytinburnu Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin de sorumluluğu olduğu halde yetkililerin yargılanmadığını belirten Çabuk, ancak mücadeleleri sonucu Zeytinburnu Belediye Başkanı'nı dosyaya dahil ettirdiklerini anlattı.

Çabuk, "Zeytinburnu Belediyesi'nde çalışan 4 müdür de sanık sandalyesine oturacak. Bu hak arama mücadelemizde bize umut veriyor" dedi.

Zeytinburnu Belediye Başkanı'nın hiçbir duruşmaya katılmadığını, son duruşma için de hasta olduğu gerekçesiyle rapor sunduğunu kaydeden Çabuk, ancak aynı gün başka bir toplantıda çekilmiş fotoğrafını sosyal paylaşım sitesinde gördüklerini söyledi. Çabuk, Belediye Başkanı duruşmaya gelmediği için duruşmanın yine ertelendiğini kaydetti.

"Bizim ülkemizde hukuk adına birçok yanlışlar yapıldı" diyen İdris Çabuk, adliyede çalışan bir memurun olayla ilgili evrakları sümen altı ettiğini ve bu nedenle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yargılanmasının önüne geçildiğini anlattı.

'BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ'
Ancak tüm engellemelere rağmen davanın peşini bırakmayacaklarını ve bir sonuç alınamazsa Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklarını bildiren Çabuk, ekledi: "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar davayı taşıyacağız."

YARGILAMAYI ENGELLEYEN GÜLER ŞİMDİ İÇİŞLERİ BAKANI
İdris Çabuk, Davutpaşa patlaması sırasında kentin en üst düzey yetkilisi olan Muammer Güler'in, İçişleri Bakanlığı'na getirilmesine de tepkili. Güler'in Zeytinburnu Kaymakamı ve Belediye Başkanı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yargılanmasına izin vermediğini hatırlatan İdris Çabuk, "Bunu yapan kişi şu an İçişleri Bakanı" dedi.

İŞTE SORUMLULAR
Bilirkişinin hazırladığı rapor da sorumlulara işaret ediyordu. Rapora göre, işyeri sahibi Selçuk Başlar, Büyükşehir Belediyesi, Zeytinburnu Belediyesi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Boğaziçi Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi'nin patlamada sorumluluğu vardı.

İşyeri sahibi:Patlamada ölen işyeri sahibi Selçuk Başlar, 10'da 2 kusurluydu.

Zeytinburnu Belediyesi: 10/3 kusurluydu. Yangın güvenlik dosyası bulunmayan iskânsız binanın kullanımına izin verdi, denetim yapmadı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni bilgilendirmedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi: 10/2 kusurlu. Parlayıcı ve Patlayıcı Maddeler Tüzüğü'ne aykırı davrandı, denetim yapmadı, kaçak su ve kanalizasyon hattı bağladı.

BEDAŞ: 10/1 kusurlu bulundu. Ruhsatsız, denetimsiz binaya elektrik bağladı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı: 10/1 sorumlu. Gerekli drenetimleri yapmadı. Bakanlık bugüne kadar soruşturma için ısrarla tek bir isim bile vermedi.

SORUMLULUĞU BİRBİRLERİNİN ÜZERİNE ATTILAR
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, olay günü enkazın önünde yaptığı açıklamada, "Sorumlulukları birlikte üstlenmek ve birlikte çözmek zorundayız” dedi. Ancak kurumların birlikte yaptığı tek şey, sorumluluğu birbirinin üzerine atmak oldu.

Bilirkişi raporunun 30 Mart 2008 tarihinde tamamlanmasının ardından savcılık 8 Nisan'da ilgili kurumlara yazı yazıp sorumluların adlarının iletilmesini istedi.

Zeytinburnu Belediyesi'ne göre, işyerindeki patlayıcı üretim 'birinci sınıf gayri sıhhi madde' kapsamına girdiğinden, muhatap, Büyükşehir Belediyesi'ydi. Büyükşehir Belediyesi'ne göre ise bir sorumlu varsa İçişleri Bakanlığı olmalıydı.

PATLAMADAN İKİ YIL SONRA DAVA AÇILDI
Olayın ardından Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 9 kişi hakkında dava açıldı. Sanıklar arasında Zeytinburnu Belediyesi Zabıta Müdürü Ferruz Kutsal, Ruhsat ve Denetim Müdürü Rüstem Tekin, Eski İmar ve Şehircilik Müdürü Servet Kırna, İmar ve Şehircilik Müdürlüğünden emekli olan Şevket Yıldırım da yer aldı.

Ailelerin ve avukatlarının mücadelesi sonucunda dönemin Çalışma Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürü Atakan Tanış ile Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın da dosyaya dahil edildi. Ancak, duruşmaya zorla getirilme kararı alınan Belediye Başkanı Aydın, hasta olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılmadı. Mahkeme, Aydın'ın 22 Şubat'ta görülecek duruşmaya katılması kararını aldı.

Davanın geldiği aşamaya ilişkin ETHA'nın sorularını yanıtlayan ailelerin avukatlarından Fazıl Ahmet Tamer, "Sanıkların ihmalle ölüme sebebiyet verdiklerini düşünüyoruz. Görevlerini yerine getirmedikleri, görev ihmali olduğu için insanlar öldü ve ağır derecede yaralandı" dedi.

Benzer davalarda sanıkların ya cezalandırılmadığını ya da görevi kötüye kullanma suçlamasıyla verilen düşük cezaların ertelendiğini belirten Avukat Tamer, "Açıkcası bu davada da benzer endişeleri taşıyoruz" diye konuştu.

'İÇİŞLERİ BAKANLIĞI DA SORUMLU'
Çalışma Bakanlığı'nda görevli sorumlu denetmenler hakkında bugüne kadar hiçbir işlem yapılmadığını hatırlatan Avukat Tamer, şöyle konuştu: "İçişleri Bakanlığı ve valiliğin de sorumlu olarak yargılanması gerekiyor. Çünkü, patlayıcı maddelerin dağıtımı ve depolanması konusunda içişleri Bakanlığı sorumlu. Fakat bakanlığa bağlı birimler görevlerini yerine getirmediler, bu nedenle yargılanmalılar."

İçişleri Bakanlığı ile Büyükşehir ve Zeytinburnu belediyelerine karşı açtıkları tazminat davalarını kazandıklarını belirten Avukat Tamer, "Bu tazminat davalarında idare mahkemeleri, taleplerimizi kabul etti ve kurumların görevlerini yerine getirmediğine hükmetti. Madem kurum görevini yerine getirmemişse bunun gereğini yerine getirmeyen de kurumun memurlarıdır. Onların da cezai olarak sorumlu tutulması gerekiyor" diye konuştu.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.