Ulusal Sağlık Veri Sistemi İle Hastaların Mahremiyeti Kalmayacak
E-reçete ve Sağlık Bakanlığı’nın uygulamaya koyacağı Ulusal Sağlık Veri Seti (USVS) ile artık hiçbir hastanın mahremiyeti kalmayacak.
Hastalara yazılan reçetelerdeki ilaçlardan daha önemlisi, konulan tanılar da Sağlık Bakanlığı ve bürokratlarının elinde olacak. Üstelik bunlar istenirse SGK’ya ve onlar aracılığıyla özel sigorta firmalarına, özel hastanelere de verilebilecek. TTB büyük sıkıntılara ve ihlallere yol açabilecek bu uygulamayı yargıya taşıdı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Bayazıt İlhan bu durumu “Felaket” olarak nitelendirdi. İlhan, “Bir felaket tabi. Siz ne zaman düşük yaptınız, ne zaman kürtaj yaptırdınız. Aklınıza gelebilecek her türlü sağlık sorunlarınız, Sağlık Bakanlığı’nın, SGK bürokratlarının iki parmağı arasında gözüküyor” dedi.
Sultan Özer'in Evrensel gazetesindeki haberine göre, Sağlık Bakanlığı 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren uygulamaya gireceği açıklanan daha sonra ise başlangıç tarihi 15 Ocak olarak kesinleştirilen Ulusal Sağlık Veri Seti’ni ve e-reçeteyi uygulamaya koyacak. Bu tarihten itibaren özel sağlık kuruluşları, doktorlar, kamu hastaneleri hastalarına ilişkin tüm verileri “Sağlık Net 2 Veri Gönderimi” sistemi ile Sağlık Bakanlığına göndermek zorunda. Üstelik de hastaların bilgisi ve onayı olmadan.
‘ÖZEL HAYATA MÜDAHALE’TTB Genel Sekreteri İlhan zamanla durumun kontrol edemez duruma gelebileceği uyarısı yaptı. İlhan, düzenlemenin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8. ve Anayasanın 20. maddesi ile koruma altına alınan insan haklarının, kullanılamaz ve güvencelerin işlemez hale getirileceğini söyledi.
“Hiç kimsenin, hiçbir şekilde mahremiyeti kalmayacağı” uyarısı yapan Bayazıt İlhan, reçetenin sadece ilaçlardan oluşan bir belge olmadığının altını çizdi. İlhan, “Üzerinde bir de tanı var. Bu tanı yeri geldiği zaman hiç ummadığınız ellerde size karşı kullanılabilecek şeye dönüşebilir” dedi.
Bir eczacının, bir hekimin hastanın TC numarasını girerek hastaya ait tanılara, sağlık raporlarına ulaşabileceğini, bu durumda kişilerin mahremiyetinden söz etmenin mümkün olmayacağını kaydeden İlhan, kaygılarını şöyle paylaştı: “Çok açık, hasta-hekim ilişkisi çok özel bir ilişkidir. Hasta hiç kimse ile paylaşmadığı bazı sırlarını hekimiyle paylaşır. Tetkikler, görüntüleme sonuçları dahil. Psikiyatrik, cinsel sorunlar dahil. Alkol, madde kullanımı, kaç kez gebe kaldıkları, kürtaj yaptırdıkları, son adet tarihleri... Sağlık Bakanlığı bütün bu verileri toplamak istiyor.”
‘VATANDAŞIN HABERİ BİLE YOK’Sağlık Bakanlığının, “Sağlık verilerini toplayacağız, yurttaş yeni bir hekime gittiğinde hekim bütün verileri görebilecek” gerekçesi getirdiğini belirten İlhan, bunların pratik faydaları olabileceğini, ancak kritik olanın, evrensel ilkelere göre bu bilgilerin paylaşılmasında vatandaşın rızasının olması olduğunu söyledi. İlhan insanların endişesini şu örnekle anlattı: “Örneğin depresyon hastası ya da psikoz hastası çocuğun annesi reçeteyi çocuğu adına değil, kendi adına yazdırmak istiyor. Çocuğunun tanısına geçmesin diye. Bu veriler ileride işe gireceği zaman karşısına çıkabilir endişesi ile ya da özel sigorta yaptıracağı zaman daha fazla prim istenebilir, işyerinde amirinin eline geçebilir diye...”
HEKİMLER ETİK DIŞI DAVRANMAYA ZORLANIYORYönetmelikte, özel sigortanın bütün bu bilgileri SGK’dan alabileceğini de belirten TTB Genel Sekreteri Beyazıt İlhan, “Artık kişilerin yatak odasına kadar devlet girmiş durumda” dedi. Binlerce yıllık hekimlik ve evrensel hukuk kurallarına girmiş kurallara aykırı biçimde kişilerin hiç haberi olmadan verileri paylaşmaya zorlanan hekimlerin aynı zamanda etik dışı davranmaya zorlandıklarını da kaydeden İlhan, bunun insan haklarına aykırı olduğunun da altını çizdi. Vatandaşları da uyaran İlhan, “Kimin eline geçecek, size karşı şantaj olarak kullanılabilir mi? Hiç ummadığınız yerde bu veriler karşınıza çıkabilir” dedi.
KURUMLARDAN HANGİ BİLGİLER İSTENECEK?Bugünden itibaren kamu-özel bütün sağlık kuruluşları hastaya ilişkin bilgileri toplayıp, merkezi sisteme elektronik ortamda göndermek zorunda. Sağlık Bakanlığının istediği bilgiler içinde ne yok ki; “Bütün kimlik, adres, iletişim bilgileri, sağlık geçmişi, özürlülük durumu, medeni hali, alkol-madde-sigara kullanımı, işi, mesleği, öğrenim durumu, gelir durumu, hastalık şikayetleri, hastanın öyküsü, bütün tetkik sonuçları, tetkik istenen kurumlar, 15-49 yaş arası kadınların hamilelik testleri, doğum, düşük türü sayıları, kadın sağlığı işlemleri, kullanılan aile planlaması yöntemi, gebelik testi sonuçları, son adet tarihi, babanın kan grubu gebe olduğu tespit edilmiş olsun ya da olmasın, doğum ya da düşükle sonuçlanan tüm gebelikler, ağız ve diş sağlığı ile ilgili tüm koruyucu hekimlik, teşhis ve tedavi işlemleri...”
ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERE AYKIRISağlık Bakanlığı’nın istediği bütün bu veriler uluslararası sözleşmelerde, “korunması gereken kişisel veriler”in başında geliyor. Kişisel Verilerin Otomatik İşlenmesinde, Bireylerin Korunması Sözleşmesi’nin 6. maddesinde bu verilerin korunmasına ilişkin şu düzenleme yer alıyor; “İç hukukta uygun güvenceler sağlanmadıkça, ırk menşeini, politik düşüncelerini, dini veya diğer inançlarını ortaya koyan kişisel verilerle sağlık veya cinsel yaşamla ilgili kişisel nitelikteki veriler ve ceza mahkumiyetleri, otomatik bilgi işlemine tabi tutulamazlar.” “Ülkedeki bütün insanların özel hayatlarının gizliliğine müdahale” olarak nitelendirilen bu düzenleme 663 Sayısı Kanun Hükmünde Kararname’de yer alıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın çıkardığı, “Genel Sağlık Sigortası Verilerinin Güvenliği ve Paylaşımına İlişkin Yönetmelik” verilerin gizliliğine ilişkin endişeleri daha da artırıyor. Zira yönetmelik bu verilerin, özel kişi ve kuruluşlarla sözleşme karşılığı paylaşılmasının önünü açıyor.
15 OCAK'A ERTELENDİTürkiye Eczacılar Birliği Genel Sekreteri Harun Kızılay, yaptığı açıklamada, e-reçete uygulamasına geçiş işlemlerinin 1 Ocak'tan 15 Ocak'a ertelendiğini belirtti.
SGK yetkilileriyle konuyla ilgili görüştüklerini anlatan Kızılay, ''Reçeteler, 15 Ocak'tan itibaren e-reçete ile yazılacak. Ama sistem hata verdiğinde, elektrik çalışmadığında, doktorun sistemi ya da Medula çalışmadığında kağıt reçete yazabilecek ve bu reçete de geçerli olabilecek'' dedi.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), yaptığı açıklamada, e-reçete uygulamasının 1 Ocak 2013 tarihinden 15 Ocak tarihine ertelendiğini bildirdi.
(Sultan Özer/Evrensel-aa)
YORUM YAZIN