CHP'li Ağbaba, Özel ve Demir F Tipi Cezaevlerini Anlatıyor: İzsiz İşkence Sessiz Ölüm
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Manisa Milletvekili Özgür Özel ve Muğla Milletvekili Nurettin Demir izlenimlerini, “F tipleri izsiz işkence, sessiz ölüm demek. Mustafa Balbay’ın koğuşu tecrit, Sedat Peker’in VIP. Birçok cezaevinde robokop denilen ‘A takımı’ var, kamerasız odalarda işkence yapılıyor. Mahkûmlar kelepçeli ameliyat ediliyor, kadınlar çırılçıplak aranıyor” diye özetliyor. Milletvekilleri cezaevlerinde, “Cübbeli Ahmet Hoca’ya serbest olan” sakal nedeniyle verilen cezaları ve “annesinin yanında kalan çocuğa pilli oyuncak, mahkûma 3. fanila ve kitap içinde kuru çiçek sokma yasağını” da anlattılar.
Üç milletvekiliyle izlenimlerini konuştuk. Çok dokunaklı öyküler anlattılar. Veli Ağbaba, Bakırköy Kadın Cezaevi’nde kalan ve tek isteği “kaymaz bir terlik” olan gözleri görmeyen Hediye Aksoy’u anlatıyor. Sonra, aynı cezaevinde görüştükleri Magdelena Martha’nın 2 ay sonra öldüğünü. Martha’nın “Ülkemde güneşi görmek istiyorum” sözlerini. Sonra, Nazire Ayata Civelek adlı kadın mahkûmla birlikte kalan kızı Şana’nın sözlerini aktarıyor. Adı Lazca “mutluluk” demek olan Şana’ya “Büyüyünce ne olmak istiyorsun” diye sormuşlar. “Tahliye olmak istiyorum” karşılığını vermiş. Sincan Kadın Cezaevi’nde ziyaret ettikleri bir kadın mahkûmun çocuğu da Kayu çizgi film kahramanın pilli bebeğini istemiş, alamamışlar. Çünkü, “pilli ve hareketli oyuncak” yasak.
Doktor olan Nurettin Demir, “Her yer beton. 4 yıldır toprak görmemişler, toprağa, yılın 5-6 ayında da güneşe hasretler” diyor. Özgür Özel ekliyor: “İnsanlar çayın deminden toprak yapıyorlar çiçek yetiştirmek için, onu da alıyorlar.” Demir, “kelepçeli muayene, ameliyat yapıldığını” bunların İstanbul Protokolü’ne aykırı olduğunun altını çiziyor. Özel, kadın mahkûmların çıplak arandığını aktarırken “Şakran’da 5 genç kız çıplak aramaya direnmişler, ancak zorla ve erkek gardiyanların önünde çırılçıplak soyulup aranmışlar” diyor.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak’ın Diyarbakır Cezaevi’nde gördüğü işkencelere göndermede bulunarak “Ben de dağa çıkardım” sözlerini anımsattığımızda, CHP milletvekilleri bugün de cezaevlerinde baskı ve işkencelerin sürdüğünü ifade ediyor. Ağbaba, “F tipleri insan psikolojisini ezmek üzerine kurulmuş. F tiplerinin Alman Harp Nizamnamesi’nde esirler için yapılan bir sistemden alındığı söyleniyor” diyor. Özel de “Diyarbakır Cezaevi’ndeki devlet intikamının mantığı değişmemiş. Ülkemizde Hitler’in hayalindeki cezaevleri hayata geçirildi” diye ekliyor.
Balbay’a tecrit, Peker’e VIP
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte üç milletvekili önümüzdeki hafta raporlarını açıklayacaklar. Milletvekillerinin izlenimleri ve raporlarından bazı bölümler özetle şöyle:
- Avrupa’da tutuklu oranı yüzde 10-25 iken Türkiye’de bu oran yüzde 60’ın üzerindedir. Yüksek güvenlikli F tipi cezaevleri ile diğer cezaevlerinin soruları birbirinden farklıdır. F tipi cezaevleri izsiz işkence, sessiz ölüm demek. En büyük özelliği tecrit, keyfi disiplin cezaları, işkence, ailelere yönelik işkence.
- Siyasi mahkûmlara ekstra bir tecrit uygulanıyor. Mustafa Balbay’ın yattığı koğuş tecrit koğuşu, aynı yerde Sedat Peker’in koğuşu makam koğuşu, VIP. Bir avukat görüş odasını Peker’in makam odası yapmışlar. Mehmet Ağar’a özel ısıtmalı, soğutmalı cezaevi yapıldı; Mehmet Haberal’ın, İlker Başbuğ’un kaldığı koğuşlar kışın soğuk, yazın sıcaktan mustarip.
- Mahkûmlara 2 tişört, 2 kazak, 2 gömlekten fazlası; üçüncüsü yasak. Bir takım eşofmandan fazlası yok. Bir şeyi “amaç dışı kullanmak” yasak. Bütün sorun esnek yönetmelik ve mevzuattan kaynaklanıyor. Fanila ile cam silmekten disiplin cezası var.
- “Olağandışı sakal bırakılamaz” deniyor. Metris’te Cübbeli Ahmet Hoca’nın sakalı olağan. Osmaniye Cezaevi’nde 2 günlük sakala “olağandışı” diyorlar. Osmaniye Cezaevi Müdürü “Olağan sakal bir günlük” diyor. Eğer 2 günlük sakal varsa doktora çıkamıyorsun, ailenle telefonla görüşemiyorsun, avukat görüşüne çıkarmıyorlar.
- F tiplerinin ortak özelliği çıplak arama. Çırılçıplak soyup, oyuk araması yapıyorlar. Çıplak arama Osmaniye’de, Sincan’da, Silivri’de var. Tutukluların ailelerine de yapılıyor. İçeride yatanların eşlerinin pedleri aranıyor. Ergenekon’dan yatan iki kişi taciz ederek arama yapılıyor, diye eşlerinin, kızlarının ziyarete gelmesini istemiyor.
- Terör örgütü üyesi iddiasıyla ceza alanların çoğu Doğu ve Güneydoğu’dan. Tekirdağ’da 2 tane F tipi var. Edirne, Silivri, Bolu’da F tipi var, burada yatanların yüzde 80’i Doğu’dan gelen insanlar. Ailelerine 2 bin kilometre uzaktalar.
- Normal cezaevlerinde aşırı bir yoğunluk var. 15-16 metrekarelik koğuşlarda 30-40 kişi kalıyor. En büyük problem nefes almak. Nöbetleşe üç posta vardiya usulü uyuyorlar. Şanlıurfa’da kapasitesi 276 olan hapishanede toplam 1044 kişi kalmaktadır. İsyanın temelinde bu vardır.
- R tipi cezaevi diye bir rezalet var. Rehabilitasyon cezaevinde yatalak, kendine bakamayan hastalar var. Hasta koğuşlarına kokudan girilmiyor. Kandıra F Tipi Cezaevi’nde Cevdet Bayır böbrek ameliyatı oluyor, elleri ayakları yatağa kelepçeli ameliyat ediliyor. Bakırköy’de yatalak hastalar vardı. Birinin o kadar derin yatak yaraları var ki, bakamadık. Cemil Erdem Tekirdağ’da kanser oldu. Şimdi Edirne’de hastanede, tahliye edilmiyor.
- Kitap içinde kurutulmuş çiçek sokmak yasak. Kimi F tiplerinde 5 kitap sınırlaması var, kiminde sınırlama yok. Cezaevlerindeki öğrenciler sınavlara girerken para isteniyor, kimisi veremiyor. Sınavlara kelepçeyle sokuluyorlar. Ders notları, fotokopi, bilgisayar çıktısı, F tiplerinin hiçbiri bunları kabul etmiyor, “menşesiz” diye.
- Osmaniye Cezaevi yasak kitap listesi hazırlamış. BDP Muş Milletvekili Demir Çelik’in “Özgürlüğünde Kaldı Gözlerim” kitabı yasak, Hasan Cemal’in “Kürtler” kitabı yasak. İki sevgilinin ağaç altında öpüşmesi anlatılıyor diye bir kitabı müstehcen bulmuşlar.
- Mahkûmlar, ring araçlarına binmek istemiyor. KESK’li hasta kadınlar, havasız, nefessiz ringe binmemek için hastaneye gitmiyor. Mahkûmlar, Adalet Bakanı’nı ring aracına binmeye davet ediyor. Ring araçları tekerlekli tabut olmaktan kurtarılmalı.
- Cezaevlerinde birçok yasak var. Kocaeli F tipinde Birgün, Cumhuriyet verilmiyor ya da geç veriliyor. Bütün cezaevlerinde Yol TV, İMC, Cem TV yok. Ama F tiplerinde F tipi kanallar sürüsüne bereket.
- Gay ve travestiler sadece kendi içlerinde aynı koğuşta kaldıkları insanlarla sohbet edebiliyorlar, sohbet hakkı istiyorlar. Belli bir süreden sonra açık cezaevine gitme hakları var. Farklı cinsel tercihi olanlar hak ettiği halde gönderilmiyor, can güvenliğini sağlayamayız, mahkûmlar farklı bakar, dendiğini anlatıyorlar.
‘Müziği açıp saldırıyorlar’
- Birçok cezaevinde robokop, acil müdahale mangası denilen “A takımı” var. Osmaniye Cezaevi’nde kamerasız bir oda gördük. Çocuklar orada çıplak arama yapıldığını anlattılar. Bomboş odada bir tek kocaman, kaliteli müzik seti var. Çocuklar, müziği açıp saldırıyorlar, diye anlattı.
(Türey Köse/Cumhuriyet)
YORUM YAZIN