Uşak'ta Kışlada Hayatını Kaybeden Er İmam Bidik Nefret Cinayetine mi Kurban Gitti?

Uşak'ta askerliğini yaparken 16 Ekim'de şüpheli şekilde yaşamını yitiren er İmam Bildik'in, Kürt ve Alevi olduğu için nefret cinayetine kurban gittiği düşünülüyor.

Uşak'ın Güre Beldesi Jandarma Komutanlığı'nda zorunlu askerlik yapan er İmam Bildik, 16 Ekim'de yaşamını yitirmişti.

İddiaya göre, Bildik, 4 asker ve bir komutanın da bulunduğu devriye aracında, cep telefonu ile görüştü. Bu nedenle komutanı tarafından azarlandığı belirtilen Bildik'in, tartışmanın ardından hareket halindeki askeri minibüsten yola atladığı ileri sürüldü. Ağır yaralanan İmam Bildik, kaldırıldığı Uşak Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesi'nde yaşamını yitirdi.

RAPORLAR VERİLMİYOR, KAMERA KAYDI YOK, KOMUTANIN İSMİ YOK 

ETHA'ya konuşan Bildik ailesinin avukatı Ali Hamamcı, er İmam Bildik'in araçtan atlayarak intihar ettiği iddiasını hatırlatarak, "Şüpheli bir durum" dedi.

Ailesinin anlatımına göre İmam Bildik'in sadece başında darbe olduğunu, oysa hareket halindeki araçtan atlayan bir kişinin vücudunun birçok yerinde yara bere oluşacağına belirten Av. Hamamcı, ayrıca devriye görevi yapan araçların belli bir hız sınırı olduğunu söyleyerek, ekledi: "Böyle bir atlama ölüme sebebiyet vermez."

Askeri kaynakların açıklamasını tatminkar bulmayan Av. Hamamcı, hala raporları alamadıklarını söyledi.

Hamamcı, şöyle devam etti: "Araçta kaç kişi olduğunu bilinmiyoruz. Tartıştığı söylenen komutanın adını bilmiyoruz. Onların beyanlarını bilmiyoruz. Bu çocuk Uşak'ta hastaneye götürülmüş, kamera kayıtlarını bilmiyoruz. Bizce şüpheli bir ölüm. Aydınlığa kavuşturulması gerekir. İmam Bildik Kürt ve Alevi bir ailenin çocuğu. Türkiye'de buna ilişkin nefret söylemleri çok güçlü. Gerek siyaset kanadından, gerekse de toplumda nefret söylemleri çok fazla. Nefretten kaynaklı bir sıkıntı olabileceğini düşünüyoruz."

Hamamcı, sağlıklı bir soruşturma yapılması durumunda şüpheli ölümün aydınlatılabileceğini belirtti.

Kışlalarda sıklıkla yaşanan şüpheli asker ölümlerinin er Bildik ile ilgili şüphelerini beslediğini söyleyen Hamamcı, "Soruşturulan dosyaların birçoğunun intihar, kaza olmadığını, cinayet olduğunu biliyoruz. Bizim amacımız hiçbir kurumu suçlamak değil. Biz gerçeğin açığa çıkmasını bekliyoruz. Çocuklarımızı güle oynaya askere yolluyoruz. Dönüşte tabutlarına sarılmak istemiyoruz. Bu sebeple soruşturmanın ciddiyetle yürütülmesi gerekir" diye konuştu. (etha)