Header Ads

Mısır'da İktidarda Sivillerin Ağırlığı Artıyor

Mısır'da İslamcı Cumhurbaşkanı Mursi, ordunun zirvesinde yaptığı personel değişiklikleriyle konumunu giderek sağlamlaştırıyor. Ülkede yeni bir dikta rejimi endişeleri dile getirilmeye başladı. 

Müslüman Kardeşler'in desteğiyle cumhurbaşkanlığına seçilen ve haziran ayında göreve başlayan Mursi, ordu, istihbarat ve güvenlik birimlerinde tam anlamıyla bir temizliğe girişti. Cumhurbaşkanı, 5 Ağustos'ta Sina'da 16 Mısır askerinin öldürüldüğü saldırının ardından aralarında istihbarat şefinin de bulunduğu üst düzey isimleri görevden almıştı. Mursi son olarak da Savunma Bakanı ve Yüksek Askerî Konsey Başkanı Muhammed Hüseyin Tantavi ile Genelkurmay Başkanı Sami Anan ve kuvvet komutanlarını görevden aldı.

Mısır'da Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin orduyla iktidar mücadelesinin boyutu giderek büyüyor. Mursî, en son Savunma Bakanı ve Yüksek Askerî Konsey Başkanı Muhammed Hüseyin Tantavi, Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarını görevden alarak ve yaptırdığı yasal düzenlemelerle yerini sağlamlaştırıyor.

Almanya'nın Mainz kentindeki Arap Dünyası Araştırma Merkezi'nin direktörü Günter Meyer, Mursî'nin bu adımı askerî çevrelerle istişare içinde atmış olabileceğini belirtiyor:

"Ordu kabullendi"

Mısır'da Cumhurbaşkanı Mursi'nin orduyla iktidar mücadelesinin boyutu giderek büyüyor.
“Ordu, özellikle de Savunma Bakanı ve Yüksek Askerî Konsey Başkanı Muhammed Hüseyin Tantavi, ABD ve İsrail dostu olarak görülüyor. Ve bu, şu an Mısır'da hiç popüler bir özellik değil. Dolayısıyla Mursi, üst düzey yetkilileri ve Genelkurmay Başkanı'nı görevden aldığında büyük destek bulacağından emin olabilir. Hatta şaşırtıcı bir şekilde, Yüksek Askeri Konsey'in de bu adımı onayladığı söyleniyor.”

Nitekim ordunun zirvesindeki personel değişikliğinin ardından generallerden gelen mesajlar da bunu doğruluyor. Yüksek Askerî Konsey'den yapılan açıklamada ordu zirvesindeki değişikliklerin doğal bir durum olduğu belirtildi. Kahire Üniversitesi'nden siyaset bilimci Hasan Nafaa da görevden almaların ülkedeki kurumlar arasında rekabet olarak değil, bir siyasî parti olarak Müslüman Kardeşler ile Yüksek Askerî Konsey arasındaki iktidar mücadelesi olarak algılanması gerektiğini belirtiyor.

Ordunun yetkileri geri alındı


Pek çok Mısırlının, Müslüman Kardeşler'in iktidarın kontrolünü tamamen ele geçirmesinden endişe duyduğuna dikkat çeken Nafaa, “Soru, Mursi'nin elindeki güç ve yetkileri Mısır halkının mı, Müslüman Kardeşler'in yararına mı kullanacağı” diye konuşuyor. Nafaa, Mursî'nin hem yasama hem yürütmeyi kendi eline aldığını belirterek, siyasî gücün diktatörlüğe dönüşmemesine dikkat etmek gerek” diyor. Günter Meyer de Mursi'nin geçtiğimiz gün yürürlüğe soktuğu yasal düzenlemelere işaret ediyor:

“Personel değişikliğiyle birlikte, Yüksek Askerî Konsey'in haziran ayı sonunda anayasaya eklediği maddelerle güvenceye aldığı yetkiler de iptal edildi. Yani artık söz Yüksek Askerî Konsey'de değil, Mursi'de. Ordunun başkomutanlığı da seçilmiş cumhurbaşkanına yani Mursi'ye devredildi. Bu şu anlama geliyor. Bu adımla sadece üst düzey yetkililerin değiştirilmesi yoluyla ordunun gücü elinden alınmıyor, aynı zamanda ordunun yetkileri de geri alınıyor ve Mursi'nin konumu büyük ölçüde sağlamlaşmış oluyor.”

Siyaset bilimci Nafaa da, Mısır'da ordunun siyasî iktidar tekelinin sonuna gelindiği değerlendirmesinde bulunuyor. Mursi'nin karşıtlarının alınan kararlarla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'ne gidebileceğini belirten Nafaa, “Ancak iş o raddeye gelir mi, kuşkuluyum. Çünkü artık ordu da iktidarın seçilmiş cumhurbaşkanına ait olduğunu kavradı. Bu konuyu yeniden açacaklarını tahmin etmiyorum” diye konuşuyor.

Tarihi kararlar, Mısır ordusunun Sina Yarımadası'na son yıllardaki en büyük yığınağı yaptığı günlere rastlıyor.

Gazze Şeridi ve İsrail ile sınırı koruyan 16 güvenlik görevlisi, İslamcı militan oldukları söylenen silahlı kişiler tarafından 5 Ağustos günü öldürülmüştü. Mursi, ordunun gafil avlanmasını fırsat bilmiş görünüyor. Zira, güvenlik görevlilerinin katledilmesi halkı şok etmişti.

Ramazan ayıyla ilgili bir toplantıda yaptığı konuşmada Mursi, "belirli kişileri hedef almadığını, bu kararları ordunun kendi işine odaklanabilmesi için aldığını" dile getirdi.

Tarafları ise kararları, geçen yıl Hüsnü Mübarek'in devrilmesiyle sonuçlanan kitlesel eylemlere ev sahipliği yapan Tahrir Meydanı'nda kutladı.

Tahrir gazetesinin manşeti de kararları, "Mursi konseye karşı devrim ilan etti" başlığıyla selamlıyor. (dw-bbc türkçe)

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.