Header Ads

Özgürlüğe Ambargo: Özgür Gündem 1 Ay Kapatıldı

Özgür Gündem gazetesi hakkında 1 ay kapatma cezası verilmesi, basın meslek örgütleri tarafından “basına vurulmuş bir darbe” olarak değerlendirdi. Açıklamalarda, Terörle Mücadele Yasası (TMY) eleştirilirken “Türkiye’de düşünce, ifade ve basın özgürlüğünün yok edilmesinin bir başka boyutu bu olayla ortaya çıktı. Bu Türkiye’nin ayıbıdır, ayıbın sahibi de iktidardır” denildi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, gazetenin önceki günkü sayısının 1, 8, 9, 10 ve 11. sayfalarındaki haber, yorum ve fotoğraflarla “örgüt propagandası” yaptığı iddiasıyla, gazeteye 1 ay kapatma cezası verilmesi tepkilere neden oldu.

Özgür Gündem gazetesi yönetimi, bir aylık kapatma cezası ve gazete sayılarına el konulması üzerine bir açıklama yaptı. Gazete yönetiminin açıklamasını aynen yayınlıyoruz.

'109 gazeteci arkadaşımızın cezaevinde tutulduğu Türkiye'de iktidar tarafından basın özgürlüğüne bir darbe daha vuruldu. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, gazetemiz Özgür Gündem hakkında 24 Mart 2012 Cumartesi günü "1 aylık kapatma kararı" verdi.

Gazetemizin basıldığı Gün Matbaası da aynı günün akşam saatlerinde polisler tarafından basılarak, gazetemizin 25 Mart 2012 Pazar günü bayilerde olacak olan sayılarına el konuldu. Kapatmaya gerekçe gösterilen haber, hemen hemen tüm gazetelerde şu ya da bu şekilde yer alan BDP ve DTK'nın AKP'nin -yeni denilen- Kürt sorunuyla ilgili son stratejisiyle ilgili ortak basın açıklamasıdır.

"Gerçekler karanlıkta kalmayacak" şiarıyla 17 yıl aradan sonra geçen yıl yeniden yayına başlayan gazetemiz Özgür Gündem, Kürt sorunu konusunda yazılmayanı yazan gazete olarak dünya basın tarihinde iz bırakmış, yayın yaptığı 1990'lı yıllarda 30 muhabiri ve dağıtımcısı öldürülmüş; ancak yola çıkarken, söz verdiği gibi gerçeklerden asla taviz vermemiş bir gazetedir.

Gazetemize 20 Aralık 2011 tarihinde yapılan polis baskını ve 40 gazetecinin tutuklanmalarının, nasıl ki hukuki değil, siyasi bir karar olduğu bugün ortaya çıkmışsa, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen bu "1 aylık kapatma cezası" da aynı siyasi merkezin aynı saiklerle verdiği bir karardır.

Newroz kutlamalarında da görüldüğü gibi hükümetin "yasaklama kararına" karşın, milyonlarca Kürt'ün sokaklara çıkarak Kürt sorununun barışcıl ve demokratik çözümünü istemesi, taleplerini son derece net bir şekilde dile getirmesi karşısında, uyguladığı siyasi soykırım ve şiddet politikası iflas eden AKP iktidarının paniklemesine neden olmuş gibi görünüyor.

Oysa biz gazeteyiz ve sadece gerçekleri yazdık ve yeniden yayına başlayacağımız bir ay sonra da kaldığımız yerden başlayarak gerçekleri ama sadece gerçekleri yazacağız. Aslında Kürt halkının tüm dünyaya hitap eden muazzam bir medya ağı var ama gazetemizin yeri ayrıca anlamlıdır.

Özgür Gündem gazetesi, Türkçe yayınlandığı için Kürtler ile Türkler arasında bir nevi köprü vazifesi görmektedir. Bu köprüyü yıkmak isteyenler, aslında Türkler ile Kürtler arasındaki diyaloğ ve birbirini anlama anlayışına bomba koymaktadır. Halkların psikolojik yönden ayrıştırılması ise felaketi getirir.

Mahkemenin verdiği bu hukuki olmayan kapatma kararına -özellikle bu nedenle- 26 Mart 2012 Pazartesi günü itiraz edeceğiz. Gazetemize haksız olarak verilen bu kapatma kararından geri dönülerek, kaldırılacağını umuyoruz.

 Basının özgür olmadığı bir ülkede, hiç kimse özgür değildir. Gazetemiz hakkında mahkemece verilen bu kapatma kararı, sadece gazetemize uygulanan bir sansür değil, herkesin haber alma hakkına da uygulanan bir sansürdür.'

Gazetenin 25 Mart 2012 tarihli el konulan sayısına da bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz

‘Gazeteciler terörist sayılıyor’

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan Erinç “Türk hukukunun ayıplarından biri olan TMY gazetecilerin kolaylıkla terörist sayılmasını sağladığı gibi, gazeteleri de terör aracı olarak nitelendiriyor” dedi. TMY’nin 7. maddesinin yayının durdurulması cezası verilmesine olanak sağladığını anımsatan Erinç, “İfade özgürlüğünü yok saydığına ilişkin açıklamalar, yasanın yürürlüğe girdiği 1991 yılından bu yana dile getiriliyor ama yasa yapıcıyı etkilemiyor. TBMM’ye sunulan 3. Yargı Paketi tasarısında bu uygulamadan vazgeçilmesi de öngörüldü. Ancak tasarının Adalet Komisyonu’nda bir adım bile ilerlememesi uygulamanın sürmesine olanak sağlıyor” dedi.

‘Bağışlanamaz’

Basın Konseyi ve Gazetecilere Özgürlük Platformu Dönem Başkanı Orhan Birgit ise düşünce özgürlüğüne ambargo konulmasının bağışlanabilir olmadığını söyledi. Birgit, “Bir gazetenin ya da kitabın bu anlamda yasaklanması Türkiye’nin bütün iddialara karşın, çağdışı bir baskı altında kaldığının en yeni kanıtıdır. İlgililerin ve özellikle yargının bu doğrultuda harekete geçmesini istiyoruz” çağrısı yaptı.

Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay da “İktidar bir yandan gazetecileri terörist ilan ederken, gazeteleri de kapatma, yok etme yoluna gidiyor” değerlendirmesini yaptı. Abakay, kapatılma kararını kınadığını vurgulayarak, özetle şöyle devam etti: “90’larda Özgür Gündem’in elemanlarının çoğu öldürüldü, bundan hıncını alamamışlar, şimdi de kapatma yoluna gidiyorlar. Yüz karası bir olaydır.”

haber: birgün-cumhuriyet-evrensel

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.