Header Ads

'Ağır Ceza Mahkemeleri Adeta Muhaliflere Yönelik Devlet Terörünün Merkezi Oldu'

İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), yeni adli yılın açılışı nedeniyle Ankara Adliyesi önünde yaptığı basın açıklamasında, yargıda yaşanan sorunlara dikkat çekti. Eyleme İHD Genel Başkanı Avukat Öztürk Türkdoğan ile ÇHD Genel Başkanı Avukat Selçuk Kozağaçlı da katıldı.

VESAYETİN MERKEZİ DEĞİŞTİ

Basın açıklamasını okuyan Kozağaçlı, 12 Eylül referandumu sonrası yapılan yargıdaki değişikliklerle, yargı üzerindeki vesayetin kaldırılmadığını sadece vesayetin merkezinin hükümetin anlayışı lehine değiştiğini söyledi.
Kozağaçlı, "Hâkimlerin mesleğe alınmalarından, staj ve eğitimlerine kadar zaten etkili müdahale imkânlarına sahip bulunan Adalet Bakanlığı, HSYK ve Başsavcılık yetkilerini de 'siyasi çevresinde' toplayınca yargı ve yürütmenin tam anlamıyla iç içe geçtiği bir tablo yaratılmıştır" dedi.

Yargıç ve savcıların sendikal haklarının, Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerce de garanti altına alındığını belirten Kozağaçlı, ancak YARGI-SEN'in kapatıldığını hatırlattı.

Kozağaçlı, yargıç ve savcı atamalarını da eleştirdi: "Yeni HSYK, göreve başladığı 25 Ekim 2010 tarihinden sonraki dönemde 3049 yargıç ve savcının görev yerini değiştirmiş, üçü yaz kararnamesi kapsamında yedi ayrı kararnameye imza atmıştır. Yıl içinde yeni HSYK'nın gerçekleştirdiği adli ve idari yargı atama kararnameleri ile yargıçlık teminatının ortadan kaldırıldığı belirtilmelidir. Keza HSYK tarafından yapılan atama ve terfi işlemleri incelendiğinde tüm bu işlemlerin liyakat esasına göre yapılmadığı anlaşılmaktadır. Eski HSYK'ya yakın hâkim ve savcıların 'sürüldüğü', DEMOKRAT YARGI örneğinde yaşandığı üzere kurulun anlayışını eleştiren yargıç dernekleri yöneticilerinin dernek merkezleri dışına atandığı yine Kurulun anlayışına yakın olan hâkim ve savcıların terfilerle ödüllendirildiği açık şekilde görülmektedir."

ACM'LERİN PRATİĞİ DEHŞET VERİCİ

Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemelerine de değinen Av. Kozağaçlı, "Bu mahkemelerin bugüne kadarki pratiği adil yargılama açısından dehşet vericidir" dedi.

Kozağaçlı, şöyle konuştu: "Tamamen Devlet Güvenlik Mahkemelerinin devamı olan, onlarla aynı mahkeme salonlarında, onların derdest dosyaları üzerinden aynı esasla, aynı hâkim ve savcılarla, aynı kolluk ve soruşturma usulü ile yargılamaya devam eden bu mahkeme gerçeği, Türkiye'de halen olağandışı -olağanüstü yargılamanın sürdüğünü göstermektedir. Terörle Mücadele Yasası'nda yapılan değişiklikle Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen suçların 1/3'ünü yargılama yetkisine kavuşan bu mahkemeler adil ve tarafsız yargılama önündeki en büyük engel olma durumunu sürdürmektedir. Bugün bu mahkemeler adeta muhaliflere yönelik devlet terörünün merkezi haline gelmiştir. Halka karşı işlenmiş kimi suç ve suçlulara konu yargılamalar nedeniyle kamuoyunda meşrulaştırılmaya çalışılan özel yetkili mahkemelerin, asıl olarak devrimciler ve Kürt siyasal hareketi başta olmak üzere halkın her kesimine yönelik saldırıların hukuki ayağını oluşturduğu unutulmamalıdır."

Cezaevlerindeki sorunlara da dikkat çeken ÇHD Genel Başkanı, "Hükümet adalet alanında yeni Adliye Binası inşaatı dışında ciddi bir iyileşme gerçekleştirmediği gibi, böyle bir niyet de beyan etmemektedir" dedi.
Kozağaçlı, "Kimse bizlerden, olana razı olmamızı ve hukuk adı altında siyasal hegemonya pekiştirilmesine izin vermemizi beklememelidir. Karamsarlığımız sadece reforma ilişkindir. Mücadele zamanı ve imkânları önümüzde durmaktadır. Mücadele etmekte de kararlıyız" diye konuştu.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.