1001 Belgesel Film Festivali 'Dar Alanlar' Teması İle 29 Eylül'de Başlıyor

Belgesel Sinemacılar Birliği'nin düzenlediği İstanbul Uluslararası 1001 Belgesel Film Festivali, 1997 yılından bu yana Türkiye'den ve dünyadan yüzlerce belgesel filme ev sahipliği yapıyor.

Bu yıl 14.'sü düzenlenen festivalde; 47 yabancı film ile 23 yerli film gösterilecek. Festivalin bu yılki ana teması "Dar Alanlar."

GERÇEĞİN 7 RENGİ

Festivalin ana gösterim programı yine renklerle belirlenerek düzenlenmiş. Filmler "gerçeğin 7 rengi"ni oluşturacak filmler teması ile sunuluyor:

Siyah bölümde; İnsanın İnsana Ettikleri; haklar, haksızlıklar, savaşanlar, savaşılanlar, ezilenler, ezenler,
Kırmızı bölümde; İş ve emek, işçi ve emekçi öyküleri,
Turuncu bölümde; Modern zaman öyküleri,
Sarı bölümde; Göç öyküleri,
Mavi bölümde; Olağanüstü insanların sıradan, sıradan insanların olağanüstü öyküleri,
Mor bölümde; Sanat ve kültür,
Yeşil bölümde; Sürdürülebilir bir dünya için uğraşan filmler yer alacak.

ÇOCUKLAR İÇİN BELGESEL

Festivalde ana programın yanı sıra, iki ayrı tematik bölüm bulunuyor. Festivalin 2011 teması olan "Dar alanlar-Daralanlar" ve "Çocuklar için Belgeseller" bölümü.

'TOPLUMSAL YAŞAM ALANLARI DARALDI'

Belgesel Sinemacılar Birliği Uluslararası 1001 Belgesel Film Festivali Yürütme Kurulu'ndan yapılan açıklamada, son zamanlarda toplumsal yaşamın pek çok alanının, kurallardan yasaklara uzanan değişik yöntemlerle "daraltığı"na dikkat çekildi. Açıklamada, "Yönetme gücünü elinde tutanlar, bu gücü hayatın her alanının sınırsız denetimi anlamında kullanıyor. Teknoloji ile gelişen bilgi ağları kirlilik ve korku bombardımanı altında sığlaşıyor; sosyalleşme ile bireyselleşme birbirine karışıyor. Giderek keyfileşen, giderek kitleleri daha da sessizleştiren bir 'daraltma' bu. Alanlar daralıyor, alanlardakiler daraltılıyor…" ifadelerine yer verildi.

Açıklamada ayrıca şu ifadelere yer veriliyor: "Belgesel sinemanın dar alanlarda, daralanlara hayatı değiştirme kılavuzu olduğuna inanıyor; 1001 Belgesel Film Festivali'nin, 14. yılında, tüm dünyadan yöneten-yönetilen, çoğunluk-azınlık, erkek-kadın, yetişkin-çocuk, inanan-inanmayan, kalan-göçen, sermayedar-emekçi ilişkilerinde daralan alanların ve daralanların gerçek öykülerini bir araya topluyoruz."