Header Ads

CHP Üç LGBTİ Bireyi Beşiktaş, Beyoğlu ve Şişli'de Belediye Meclisine Aday Göstermeye Hazırlanıyor


Türkiye'de 20 yılını deviren Lezbiyen, Gay, Biseksüel, Trans ve İnterseksüel (LGBTİ) hareketi, yerel yönetimlerde mücadele sürecine girdi. Yerel yönetimlerde artık söz sahibi olmak istediklerini belirten LGBTİ bireyler YURT'a projelerini anlattı. CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, İl Başkan Yardımcısı Merve Öztopaloğlu ve İstanbul'da Beşiktaş, Şişli ve Beyoğlu ilçelerinden CHP Meclis Üyesi aday adayı olan LGBTİ'ler Sedef Çakmak, Çelik Özdemir ve Boysan Yakar ile LGBTİ'lerin yaşadıkları sorunları, yerel yönetime geçişini, ve CHP'nin sürece bakışını konuştuk.

- Kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar neler yaptınız?

Sedef Çakmak: CHP Beşiktaş Belediye Meclis Üyesi Aday Adayıyım. Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji bölümü mezunuyum. 2004'te Lambdaİstanbul'da görev almaya başlayarak LGBTİ hareketine dahil oldum. Onur yürüyüşlerinin yapılmasında da yer aldım. Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği’nin (SPOD) kuruluşunda yer aldım. 2 yıl yönetim kurulu başkanlığı yaptım ve halen yönetim kurulundayım.

Boysan Yakar: CHP Şişli Meclis Üyesi Aday Adayıyım. Yıldız Teknik Üniversitesi Birleşik Sanatlar bölümü mezunuyum. Film yönetmeniyim, metin yazarlığı da yapıyorum. 2005'ten beri Lambdaİstanbul'da gönüllü faaliyet içindeyim. 2006'dan beri Onur Haftası'nın organizasyonunda yer almaktayım. LİSTAG LGBTİ Aileleri İstanbul Grubu'nun uluslararası ilişkilerinde rol aldım.

Çelik Özdemir: CHP Beyoğlu Meclis Üyesi Aday Adayıyım. Ortadoğu Teknik Üniversitesi İktisat bölümü mezunuyum. Özel sektörde ulusal ve uluslararası şirketlerde yönetici olarak çalıştım. Bağımsız bir LGBTİ aktivistiydim, Gezi aydınlanmasıyla beraber örgütlü hale geçtim.

'SEMBOLİK DEĞİL POLİTİK ADAYLIK'
- LGBTİ siyasetinden yerel yönetime geçme nedenleriniz nelerdi, ne yapmak istiyorsunuz?

Sedef Çakmak: Ön yargıya, ayrımcılığa maruz kaldığımız, temel insan haklarımız ihlal edildiği için, kendi dertlerimizi en iyi kendimiz bildiğimiz için aday olduk. LGBTİ bireyler, her türlü sorunları için derneklere başvururlar. Dernekler hem psikolojik hem de hukuki destek verirler ve çoğu zaman imece usulü dayanışmada bulunurlar. Yerel yönetimlerin sorumluluğunda olması gereken barınma, sosyal hizmet, istihdam, eğitim gibi konularda derneklerin kapasiteleri yetersiz kalıyor. Bu hizmetlerin bireylere belediyeler tarafından ulaştırılması sosyal devlet açısından önemli. Ön yargıları yıkmaya yönelik farkındalık çalışmaları ile LGBTİ bireylere yönelik hizmetlerin belediyeler tarafından yapılmasının önemli olacağını düşünüyorum. Birileri 'Ben eşcinselim/transım, yeterince bilgiliyim ve buradayım' diyerek ortaya çıktığında toplumdaki LGBTİ'ler güç buluyor. Yıllarca yerel yönetimler ve siyasi partiler bizi görmezden geldiler, yaşlı bir trans kadının barınma sorunu, eşcinsel olduğu için yurttan atılan, 'bekara ev vermem' anlayışından eve bile çıkamayan kişilerin maruz kaldığı bu ayrımcılık herkese eşit hizmet götürmekle yükümlü olan belediyeler tarafından önemsenmedi bile.

Çelik Özdemir: Biz yerelden genele giden bir yolculuktayız. Yaşadığımız ilçelerde LGBTİ bireyler adına söyleyecek çok sözümüz var. Çok baskıcı, faşist diyebileceğimiz iktidara karşı hak savunuculuğu yapmak için aktivizm hayatımızı böyle bir forma sokma kararı aldık. CHP'nin sosyal demokrasinin evrensel ilkeleri bağlamında bizi güçlendireceğini düşünüyoruz. Adaylıklarımızın sembolik değil politik olduğunu söyleyebiliriz. LGBTİ'lerin yanı sıra kadın, çevre, çocuk, engelli, hayvan hakları konularında da hem yerel yönetimde hem de partinin politika geliştirmesi konusunda katkılar sunacağız.

'SORUNLARI CHP ÇÖZER'
- Neden CHP'yi tercih ettiniz?

Sedef Çakmak: En önemli neden CHP'nin sosyal demokrasiyi benimsemiş olması. 2009 yılından beri CHP'nin LGBTİ'lerin eşit haklara sahip olması için vermiş olduğu emek, partinin içinde kendime yer bulabileceğime dair inancımı pekiştirdi. Beşiktaş ilçe yönetiminin Kadın ve Gençlik Kolları'nın beni cesaretlendirici şekilde desteklemesi doğru noktada olduğumu kanıtladı. Türkiye'de yaşayan LGBTİ'lerin dışlanma, ayrımcılık ve şiddete maruz kalma gibi konularda yaşadığı sorunların CHP tarafından çözülebileceğine inanıyorum.

- Aday adaylığınızı açıkladığınızda CHP'den ve LGBTİ hareketinden nasıl tepkiler aldınız?

Boysan Yakar: Gezi sürecinden sonra değişen Türkiye ve değişen CHP ile birçok ortak noktada buluşuyoruz. Biz CHP'ye hem renk hem de kan olacağız. Şişli İlçe Başkanlığı'na ilk kez Sedef'le birlikte gittiğimde çok güzel karşılandık. Hatta gençlik örgütünden arkadaşlar ''Aslında biz size gelmeliydik, özür dileriz, hoş geldiniz' dediler. LGBTİ hareketinde uzun bir yoldaşlığın önemli noktasındayız, o yüzden destekleri de büyük.

-Siz LGBTİ bireylerin Meclis Üyesi Aday Adaylıklarını öğrendiğinizde ne düşündünüz?

Oğuz Kaan Salıcı: Biz eşitlikçi bir partiyiz. Bu toplumda yaşayan herkes eşit ve doğuştan gelen haklara sahipse, toplumun her kesimine kucak açan bir CHP varsa, LGBTİ bireyi olan arkadaşlarımızın da CHP'yi tercih etmelerinden mutluluk duyarız. Hiçbir şekilde bizim tereddüt duyacağımız bir durum yok. Genel merkezimizin kullandığı bir slogan vardı: 'CHP Türkiye'nin birleştirici gücüdür.' Toplumun yüzde 80'ini birleştirelim, geri kalanı ne yaparsa yapsın anlayışımız yok. Farklılıkların bir arada huzur içinde yaşadığı bir Türkiye'ye talibiz.

- LGBTİ'lerin partideki varlıklarına CHP'lilerin bakışı nasıl?

Oğuz Kaan Salıcı: Özellikle Gezi'nin ardından LGBTİ bireyler toplumda daha pozitif algılandılar. Biz Gezi'deki tüm bireylerin CHP çatısı altında var olabileceklerini düşünüyoruz. İstanbul örgütü bu konuda gayet açık fikirli, mücadeleye açık. Arkadaşlarımızın yaptıkları çalışmalar ne örgütte ne de CHP'lilerde olumsuz tepkiye neden olmadı, şaşırma ifadesiyle bile karşılaşmıyoruz.

- LGBTİ'lerin CHP siyasetinde varlığı artabilir mi?

Oğuz Kaan Salıcı: Tabi ki artabilir. Biz toplumun sorunlarını çözmeye talibiz. Çözümü de ''Biz sizden daha iyi biliriz'' anlayışıyla değil sorunu yaşayanlarla çözmek istiyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi için yürüttüğümüz seçim kampanyası da bu yönde. Bu bizim seçim manevramız değil. Öyle olsaydı birçok arkadaşımız örgütlerle temasında olumsuz şeylerle karşılaşırdı. Nasıl ki, başörtülü kadınlar CHP'de olumsuz tepkiyle karşılaşmıyorsa LGBTİ'ler de karşılaşmıyor. CHP hoşgörülü ve sahipleyicidir.

Söyleşi: Meltem Yılmaz/Yurt

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.