İlhan Cihaner Hakkında Duruşmalara 'Zorla Getirilme' Kararı

Yargıtay 11. Ceza Dairesi, CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner'in "terör örgütü üyeliği" iddiasıyla açılan davaya zorla getirilmesine karar verdi.

CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner ve emekli Orgeneral Saldıray Berk'in de arasında bulunduğu 11 sanığın "terör örgütü üyeliği" suçundan yargılanmalarına, Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nde devam edildi.

Erzincan'da 'İrtica İle Mücadele Eylem Planını' uygulamaya koydukları iddiasıyla Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nde yargılanan CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner hakkında CMK'nın 199. Maddesi gereğince zorla getirilme kararı çıkarıldı.

Daire, ara kararında, "savunmasının alınması amacıyla çeşitli kereler usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara gelmeyen sanık Cihaner'in, CMK'nın 199. maddesi uyarınca zorla getirilmesine" karar verdi.


Yargıtay 11. Ceza Dairesi’nde görülen duruşmasında hakkında yakalama kararı çıkarılan CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner, Radikal’e konuştu. Cihaner, hakkında çıkarılan yakalama kararına ilişkin, “Öyle hukuk dışı bir mızrak oluşturdular ki, bunu içine alacak çuval bulmakta zorlanıyorlar” dedi. Dokunulmazlığa karşı olduğunu kaydeden Cihaner, “Ama bu da hukuki bir müessesedir. Nasıl ki kalpazanlıklara ve dolandırıcılıklara uyguluyorsanız, diğer suçlarda da uygulamanız gerekirdi” dedi.

Cihaner, zorla getirme kararına ilişkin, “Bununla ilgili yorum yapmaya gerek var mı, bilmiyorum. Çünkü temeli olmayan bir binanın bacasıyla ilgili yorum gibidir. Olmaması gereken bir davanın olmaması gereken bir talebi üzerine yorum yapmanın hukuken değeri yok. Öyle hukuk dışı bir mızrak oluşturduklar ki, bunu içine alacak çuval bulmakta zorlanıyorlar. Her aşamasında sıkıntılar çıkıyor. İddia zaten absürttü.”

Parlamento üyesi olduğunu anımsattığımız Cihaner, “Şimdi benim siyasi kişiliğim var, parlamento üyesiyim. Türkiye ’de daha önce de parlamento üyeleriyle ilgili benzer kararlar çıktı. Bir kere her şeyden önce her kararın hukuki bir zemini olması lazım. Kararlar inandırıcılıklarını sadır oldukları makamdan almazlar. Onun bir geçmişi vardır, inandırıcılığı vardır, meşruiyeti vardır. Baştan aşağı hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmiş deliller söz konusudur. Dokunulmazlığa prensip olarak karşı olmama rağmen ama bu da bir hukuki müessedir. Nasıl ki kalpazanlıklara ve dolandırıcılıklara uyguluyorsanız, diğer suçlarda da uygulamanız gerekirdi” dedi.

Kararın TBMM’ye mi, yoksa Emniyet’e mi gönderileceği konusuna ilişkin de Cihaner, “Mahkemenin ne yapacağını bilmiyorum, hepimiz göreceğiz. Önce duruşma tutanaklarını ve yapılan işlemleri görmem lazım. Daha sonra müdafilerimle değerlendirme yapacağım. Türkiye’de hiçbir şeyi kestiremezsiniz. Bunu diyebilmemiz için hukuk devletinin kırıntılarının olduğu bir dönemde yaşıyor olmamız lazım. Onun olmadığı bir ülkede bunları zaten yaşamazdık. Nasıl olacak, bilemiyorum. Daha önce de bu tarz kararlar verildi ama mahkemeler infaz etmedi. O konuda bir yorum yapamıyorum” diye konuştu.