Bilgi Üniversitesi'nin İşten Çıkarttığı 24 İşçinin Geri Dönmesi İçin İmza Kampanyası Düzenleniyor
İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde 24 Ağustos’ta işten çıkarılan 24 destek personelinin işe geri dönmesi için imza kampanyası başladı.
İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde “ihtiyacın azaldığı”
gerekçesiyle 24 Ağustos’ta işten çıkarılan 24 destek personelinin işe geri
dönmesi için bir imza kampanyası başladı. İşçiler ve onlara destek veren Bilgi
çalışanlarının, 4 Eylül’de Santral yerleşkesinde başladığı oturma eylemi de devam
ediyor.
Bilgi Üniversitesi
yönetimi destek personelinin işten çıkarma gerekçesi olarak, üniversitenin
Dolapdere yerleşkesinin küçülmesi buradaki bölümlerin Santral yerleşkesine taşınmasını
gösteriyor.
Rektör Prof. Dr. Remzi Sanver, HaberVs’nin sorusunu;
“Üniversitemiz yavaş yavaş Santral yerleşkesinde toplanıyor. Bu sürecin bir parçası olarak bu sene Dolapdere'deki binalarımızdan birinden çıktık. Bu durum da destek personeli ihtiyacımızı azalttı. Öyle olunca da bazı çalışma arkadaşlarımızla yollarımızı ayırmak zorunda kaldık” şeklinde cevaplıyor.
Rektör Prof. Dr. Remzi Sanver, HaberVs’nin sorusunu;
“Üniversitemiz yavaş yavaş Santral yerleşkesinde toplanıyor. Bu sürecin bir parçası olarak bu sene Dolapdere'deki binalarımızdan birinden çıktık. Bu durum da destek personeli ihtiyacımızı azalttı. Öyle olunca da bazı çalışma arkadaşlarımızla yollarımızı ayırmak zorunda kaldık” şeklinde cevaplıyor.
İşten çıkarılan personelin 18’i, DİSK’e bağlı Sosyal
–İş Sendikası üyesiydi. Santral’deki oturma eylemini sürdüren Mehmet Işık,
Mehmet Sevim, Vedat Şen ve Beyhan Demir de sendika üyesi. Eylemdeki işçiler
adına konuşan ve sendikanın Dolapdere
temsilciliğini de yürüten Mehmet Işık, sunulan gerekçenin tatmin edici olmadığı
ve işten çıkarmaların, işçilerin sendikal faaliyetleriyle ilgili olduğu
görüşünde:
“Bize Dolapdere’deki binanın kapatılması sonucu küçülmeye gidilmesi gerektiği söylendi. Halbuki Dolapdere binası kapatılırken yani işten çıkartılmadan bir gün önce bile, bütün ağır işleri bize yaptırdılar. İşten çıkarılan personelin çoğu sendika üyesiydi ve aktiflerdi. Destek personelinde sendikalaşmayı önleme yoluna gittiler. Bu yüzden işten çıkarıldığımızı düşünüyoruz. Bizler sadece insanların daha duyarlı olmalarını ve bize destek vermelerini istiyoruz” dedi.
Sosyal-İş
Sendikası Genel Yönetim Kurulu Üyesi Engin Sezgin ise gerçek nedenin,
mevcut personeli daha fazla çalıştırarak maliyet düşürmek olduğu
görüşünde: “İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin işten çıkarılan destek
personeline dayanışma için buradayız. Üniversite bilim-eğitim
çizgisinden çıkarak, ticari bir politika izlenmektedir. Üniversitenin
yeniden yapılanma planları var, bu yüzden maliyeti düşürmek, az kişiye
çok iş yaptırmak hedefleniyor diye düşünüyoruz. Biz bu eylemi okul
yönetimi ile uzlaşmaya gitmek için başlattık, fakat 24 gündür yönetimden
henüz bir tepki gelmedi. Bu insanların tek isteği işlerine geri
dönmek.”“Bize Dolapdere’deki binanın kapatılması sonucu küçülmeye gidilmesi gerektiği söylendi. Halbuki Dolapdere binası kapatılırken yani işten çıkartılmadan bir gün önce bile, bütün ağır işleri bize yaptırdılar. İşten çıkarılan personelin çoğu sendika üyesiydi ve aktiflerdi. Destek personelinde sendikalaşmayı önleme yoluna gittiler. Bu yüzden işten çıkarıldığımızı düşünüyoruz. Bizler sadece insanların daha duyarlı olmalarını ve bize destek vermelerini istiyoruz” dedi.
İşten çıkarılan Bilgi personeli, 10 Ekim 2012 saat 12.00’de Santral yerleşkesinde bir basın açıklaması yapacak. Diğer taraftan, sendikalı Bilgi çalışanlarının, geçen yıl gerçekleştirdiği açık hava derslerinin güz programı, Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Belge’nin yapacağı “sendika” konulu konuşma ile tekrar başlayacak.
(haber: haber vesaire foto: ezel nuhoğlu)
YORUM YAZIN