Cumartesi Anneleri 20 Yıldır Kayıplarının Peşinde: 'Adalet İstiyoruz'

ETHA

Kayıp yakınları, kayıpların akıbetini sormak için 530. kez Galatasaray'da bir araya geldi. Gözaltında kayıpların bulunması, katillerin cezalandırılması için yürüttükleri mücadelede 20 yılı geride bırakan aileler, bu haftaki eylemde 21. yıldır kayıp olan Fettah Erden'in akıbetini sordu.

FETTAH ERDEN NASIL KAYBEDİLDİ?

Güçlükonak'ın Hetma Köyü'ne askerlerin 1994 yılının Nisan ayında baskın yaparak gözaltına aldığı Fettan Erden, o gün 45 yaşında 10 çocuk babasıydı. Tarlasında çalışırken gözaltına alınan Erden'den bir daha haber alınamadı. Erden'in gözaltına alınışına çok sayıda köylü tanıklık etti.

Ailesi onu sormak için Güçlükonak Jandarma Karakolu'na gitti. Fettah Erden'in Karakolda olduğu kabul edildi ve ailesine "Siz gidin onu daha sonra bırakacağız” denildi. Fettah Erden bırakılmayınca ailesi tekrar karakola gitti. Bu sefer aile "Buradan gidin yoksa sizin de sonunuz iyi olmaz" diye tehdit edildi ve dövülerek karakoldan atıldı. Fettah Erden'den bir daha haber alınamadı.

Güçlükonak Jandarma Karakolu'ndaki Mehmet ve Ertaş isimli 2 subay aileyi ölümle tehdit ederek Güçlükonak'ı terk etmelerini istedi. Bunun üzerine aile İdil'e taşınmak zorunda kaldı. Erden ailesi ağır baskı ortamında yasal takipte bulunamadı. Olaydan 15 yıl sonra, 2009 yılında Taybet Erden Cizre Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak eşinin akıbetinin araştırılmasını ve sorumluların yargılanmasını talep etti.

Ancak 6 yıl önce yapılan başvuru da hala sonuçlanmış değil. İHD adına yapılan açıklamada, tanıkların dinlenerek soruşturmanın derinleştirilmesi ve suçluların tespit edilerek yargılanması istendi.

'BEN VE ÇOCUKLARIM EŞİMİN KEMİKLERİNİ İSTİYORUZ'

Fettah Erden'in eşi Taybet Erden, Cizre'den gönderdiği mektupla oturma eylemine katıldı. 21 yıldır yaşadığı acıyı anlatan Taybet Erden, "O gün çocuklarım küçüktü. Bugün hepsi yetişkin insan oldular. Babalarını devletin katlettiğini biliyorlar. Ben ve çocuklarım eşimin kemiklerini istiyoruz. Asla vazgeçmeyeceğiz, adalet istiyoruz" diye seslendi.

Bugünkü eylemde kayıp yakınları Hanım Tosun ve Hanife Yıldız da söz aldı. Tosun, anadili Kürtçe yaptığı konuşmada, 20 yıldır süren adalet arayışı, bütün kayıplar bulununcaya ve sorumluları cezalandırılıncaya kadar sürdürmekte kararlı olduklarını belirtti.

Geride kalan 20 yıl içinde gözaltından tehdide her türlü baskıya maruz kaldıklarını anlatan Hanife Yıldız ise, "20 yılda çok şey oldu ama bir tek adalet yerini bulmadı" dedi.

Kayıp yakınlarının gerçekleştirdiği ilk oturma eylemini hatırlatan Yıldız, "Buraya ilk oturduğumuzda Baba Ocak vardı. Bu alan bize Baba Ocak'ın mirasıdır. Bu nedenle tüm kayıplarımız bulunmadan bu meydanı terk etmeyeceğiz" diye konuştu.

Eylem konuşmaların ardından 531. haftada buluşma sözü ile sona erdi.