Kılıçdaroğlu: '3 Milyon 750 Bin Hanede Hiçbir Çocuk Yatağa Aç Girmeyecek'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, çiftçinin son 10 yılda 2 Trakya büyüklüğünde alanı pahalı mazot yüzünden ekmediğini belirterek, "Çünkü dünyanın en pahalı mazotunu çiftçiye satıyoruz. Çiftçilerimize mazotu litresi 1.5 liradan vereceğiz. Diyorlar ki 'Kaynağını nereden bulacaksın?' Mazotun rafineri çıkış fiyatı 1 lira 21 kuştur. Biz çiftçiye 1.5 liradan vereceğiz. Devletin zararı yok buradan. Sen elması, yakutu, pırlantayı vergiyi ne yaptın? Sıfırladın. Niye sıfırladın? 'Efendim ticari iş, öyle gerekiyor' Ben de diyorum ki, Sen pırlantadan vergiyi sıfırladıysan ben de mazottan vergiyi sıfırlayacağım. Neden sıfırlamayacağız?" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçim çalışmaları kapsamında geldiği Balıkesir'de Kuva-i Milliye Meydanı'nda, 'Yaşanacak Bir Türkiye ve CHP İktidarı' isimli mitingde halka hitap etti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçim çalışmaları kapsamında geldiği Balıkesir'de Kuva-i Milliye Meydanı'nda, 'Yaşanacak Bir Türkiye ve CHP İktidarı' isimli mitingde halka hitap etti. Kılıçdaroğlu'na Balıkesir programında Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, Balıkesir Milletvekilleri Ayşe Nedret Akova, Haluk Ahmet Gümüş, Namık Havutça, belediye başkanları ve milletvekili adayları eşlik etti. Programına yaklaşık bir saatlik gecikme ile başlayan Kılıçdaroğlu'nu meydanı dolduran coşkulu bir kalabalık ksarşıladı. Sıcak havada baygınlık geçiren bazı vatandaşlara sağlık ekipleri müdahale etti.

Sözlerine meydanı dolduran Balıkesirlileri selamlayarak başlayan Kemal Kılıçdaroğlu, Balıkesir'de olmaktan onur ve gurur duyduğunu söyledi. Önümüzde seçimlerin olduğunu hatırlatan Kılıçdaoroğlu, umudunun halk olduğunu ve halka güvendiğini söyledi. 8 Haziran'da yeni bir tarih yazılacağını, asıl hedefinin Türkiye'yi çağdaş dünyanın onurlu bir ülkesi haline getirmek olduğunu vurguladı.

Halkın 7 Haziran'da sandığı gideceğini belirterek, "Buradan bütün yurttaşlarıma sesleniyorum: Sandığa giderken bir değil iki değil en az üç kez düşünün, 13 yıldır ülkeyi yönetiyorlar. Bizim hangi sorunumuzu çözdüler? Size bir tablo sunacağım. Sandığa giderken bu tabloyu bütün vatandaşlarımın dikkatle hafızalarında tutmalarını istiyorum. 6 milyon 200 bin işsizimiz var, aylığı bin liranın altında olan 8 milyon emeklimiz var. 17 milyon yoksulumuz var. Açlık sınırında olan 1 milyon nüfusumuz var. Özgürlüğü elinden alınmış medyamız var, korkudan sesini çıkaramayan iş dünyamız var. 'Ben hak arıyorum' diye sesini yükseltenin alınıp karakola götürüldüğü bir düzen var. Bu tabloya 'evet' diyorsanız söyleyecek sözümüz yok. Ama 'Çiftçiyim üreteceğim, işsizim iş bulmak istiyorum. Yoksulluğum giderilmeli, ben de bu insanın onurlu bir vatandaşı olmak istiyorum.' diyorsanız sandığa gideceksiniz. 7 Haziran'da sandığa gideceksiniz bakacaksınız sandığa, gülerli ve onurlu bir yüzle bakacaksınız ve bir altı oku göreceksiniz orada. Büyük bir zevkle ve büyük bir keyifle altı okun böğrüne 'evet' oyunuzu basacaksınız. göreceksiniz Türkiye'yi 4 yılda farklı ve huzurlu bir Türkiye yapacağız. Sözüm söz, söz Kılıçdaroğlu sözü." dedi.

13 yılda yoksulluğun bitirilemediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 17 milyon kişinin yoksulluk sınırında yaşadığını bildirdi. Aylık gelirinin 200 lirayı aşmayan 17 milyon insanın olduğunu belirterek, "3 milyon 750 bin hanede oturuyor 17 milyon vatandaşımız. Sözüm söz, 4 yılda yazın bir yere, hafızalarınıza kaydedin, 4 yılda Türkiye Cumhuriyeti'nde, 'Ben yoksulum' diyen tek bir aile bile kalmayacak. Sözüm söz. Her yoksul ailenin geliri 720 liranın altında olmayacak. Asgari gelir 720 lira olacak. Aile sigortasını getirdiğimiz zaman sağ elin verdiğini sol el görmeyecek. Vatandaş onuruyla sosyal devletin koruması altında olacak. 3 milyon 750 bin hanede hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Kübra bebek açlıktan ölmeyecek. Sosyal devlet güçlü olarak yerinde olacak. Ve ben söz veriyorum refahı tabana yayacağız. Bütün millete yayacağız refahı." diye konuştu.

"Size bir örnek vereyim. Bu rakamı unutmayın." diyen Kılıçdaroğlu, 2002 yılında gelir dağılımından örnekler verdi. 2002 yılında Türkiye nüfusunun yüzde 1'nin Türkiye servetinin yüzde 39'una sahip olduğunu, 2014 yılında ise nüfusun yüzde 1'nin Türkiye servetinin yüzde 54'üne sahip olduğunu aktardı. Halkan bu gerçeği unutmamasını isteyen Kılıçdaroğlu, "Neden 17 milyon yoklumuz var? Bu nedenle. Servet bir yerde toplanıyor, rantlar bir yerde toplanıyor, paralar yandaşa gidiyor acıyı ve sefaleti vatandaş çekiyor. Biz neyiz? Biz sosyal demokrat bir partiyiz. Biz neyiz? Bizim yüreğimizde insan sevgisi var. Biz neyiz? İnsanımızı kucaklıyoruz. Biz neyiz? Onurlu Türkiye'nin onurlu yurttaşlarını 'ayağa kaldıracağız' diyoruz. Onun için diyoruz, aç ve açıkta kimse kalmayacak." ifadelerini kullandı.

Vatandaşların, 'Başbakan Kemal' sloganları üzerine, "Siz şimdi Başbakan Kemal diyorsunuz. Vallahi abisi ve yandaşı duyarsa yüreğine iner bir taraflarından." cevabı verdi.

Siyasetin kendisi için zenginleşme aracı olmadığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, siyasetin halka adanmışlık olduğunu vurguladı. Asgari ücretle geçinenlerin sıkıntılarını sıralayan Kılıçdaroğlu, "CHP diyor ki asgari ücretten vergi almayacağım. Asgari ücret net 1500 lira olacak. 1500 liranın yüksek bir para olmadığın ben de biliyorum Ama imkan bu kadar. İnşallah önümüzdeki süreçte bu rakamı da artıracağız. 'Efendim 1500 lira veriyorsun. 1500 lira işçiye zulümdür.' diyorlar. Ben de diyorum ki: Sen kaç para alıyorsun? 12 bin lira. 12 lira alıyorsun da sana zulüm değil de 1500 lira işçiye verdik diye mi zulüm oluyor?

Asgari ücret dışında bir şey daha yapacaklarını dile getiren CHP Lideri, işsizliğin en temel sorun olduğunu hatırlattı. 6 milyon 200 bin işsizin olduğunu belirterek, şöyle devam etti: "Eğer bir evde işsiz varsa o evde huzur yoktur. Anne baba bekler, 'Oğlum kızım ne zaman işe girecek.' diye. İşsizlik bir toplumu derinden sarsan en temel unsurdur. İşsizliği gidermek zorundayız. Bir önemli adım atıyoruz. İlk kez yapacağız. İş garantili öğretim ve eğitim. Türkiye'deki bütün organize sanayi bölgelerinde yatılı meslek liseleri kuracağız. Çocuk okurken aileye kesinlikle yük olmayacak. İkinci sınıfı bitirdikten sonra gidecek eğitimin gördüğü alanla ilgili stajını yapacak mezun olduğu zaman işi garanti olacak. Bunu da CHP dışında düşünen başka bir siyasal parti yoktur. Neden? Çünkü CHP ülkenin gerçeklerini biliyor, ülkenin sorunlarını biliyor. Ülkenin sorunlarını çözmek için projeler üretiyor. Eğitim sistemini yeniden değiştireceğiz. Diyorlar ki, 'Bak gördünüz mü şu CHP zihniyeti var ya, CHP zihniyeti, onlar gelince din eğitimin kaldıracaklar, imam hatip okullarını kapatacaklar.' Buradan o lafları söyleyenlere açıkça ifade ediyorum. Türkiye Cumhuriyeti'nde imam hatip okullarını kuran parti Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Her vatandaşının çocuğuna özgürce istediği eğitimi vermesini savunan bir partiyiz. Biz sağır kulaklara söylüyorum, bir kez söylüyorum. Hiç kimsenin etnik kimliğini siyasete malzeme yapmayacağız, hiç kimsenin dini inancını siyasete malzeme yapmayacağız, hiç kimsenin yaşam tarzını siyasete malzeme yapmacağız. Bizim anlayışımızda insan Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır ve bizim başımızın üstünde yeri vardır."

Konuşmasında Türkiye'deki taşeron sistemine de değinen Kılıçdaroğlu, taşeronda çalışan işçiyi 21.yüzyılın çağdaş köleliğine benzetti. İş güvencesi olmayan bu çalışanların ömür boyu asgari ücrete mahkum olduğunu ve doğru dürüst çalışma saatinin bile olmadığını bildirdi. CHP'nin örgütlü toplumdan yana olduğunu belirterek, "Her örgütlü toplumun hakkını aramasından yanayız. Hak aramak kadar bir insana yakışan başka bir şey yoktur. Hakkımızı aramadığımız zaman insan olmadığımızı da düşünürüz. O nedenle hak aramak ve örgütlü toplum önemlidir. Taşeron uygulamasına son vereceğiz. Sözüm söz, bütün taşeron işçilerin kadroları 8 Haziran'dan sonra kadroları hazır olacak. Bu kadrolara girip çalışacaksınız." dedi.

Türkiye'de 11 milyon emekli olduğunu belirterek, bu emeklilerin hakkını kendisi kadar savunun ikinci bir siyasi partinin olmadığını ifade etti. Her yerde ve her ortamda emeklinin hakkını savunduğunu belirterek, "Çünkü toplumun emekliye vefa borcu vardır. Eğer ülke kalkınmışsa ve büyümüşse bunun temelinde emeklinin alın teri vardır. Aldığı para yetmiyor. Şimdi sanki emeklinin hakkını sanki savunan partilere söylüyorum. Emekli için bir kanun çıkardılar. Dediler ki, 'Emekliye refahtan pay verilmez.' Yani 'Emekli ikinci sınıf yurttaştır.' dediler. İtiraz eden olayı Anayasa Mahkemesi'ne götüren Cumhuriyet Halk Partisi'dir. O nedenle bütün emeklilere söylüyorum: Sizin adresiniz, ikinci adresiniz, sizin eviniz, sizin yuvanız Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Unutmayın bunu. Emekli Kurban ve Ramazan Bayramı'nda torunundan kaçıyor. Kurban kesecek parası yok. Biz ne dedik? Emekliye Ramazan ve Kurban Bayramı'nda birer maaş ikramiye vereceğiz. Koro halinde itiraz ediyorlar. 'Vay efendim parayı nereden bulacaksınız? Buradan söylüyorum. Kaçak sarayına para varken, emekliye mi gelince para yok? Türkiye Cumhuriyeti zengin bir ülkedir. Biz yükümüzü çok iyi biliyoruz. Ama gücümüzü temsil eden siyasiler bunun farkında değiller. Yandaşa çalışıyorlar. Biz kime çalışıyoruz? Emekliye çalışıyoruz. Onların derdini çözmeye çalışıyorum. 11 milyon emekli kardeşimin oyunu bekliyorum. Bir tek fireyi bile kabul etmek istemiyorum. Sana bayramlarda onurunla gezebileceğin bir hayatı sağlayacağım. Sözüm söz. Kılıçdaroğlu sözü. Sana bunu sağlamak boynumun borcudur." dedi.

"Biz yaşanacak ve huzurlu bir Türkiye istiyoruz." diyen CHP lideri, "Biz kavgasız bir Türkiye istiyoruz. Biz sokaklarında özgürce gezdiğimiz bir Türkiye istiyoruz. Biz işsizi olmayan bir Türkiye istiyoruz. Biz yoksulu olmayan bir Türkiye istiyoruz. Biz zengin bir Türkiye istiyoruz. Biz siyasetin değil halkın zenginleşmesini isteyen bir Türkiye istiyoruz. Amacımız bu. Bu amaçla yola çıktık. Diyorlar ki, 'Efendim vatandaşın durumu iyi.' Ben şimdi size vatandaşın durumunu söyleyeyim: Kredi kartı borcu ve tüketici kredisi borcu. Borç batağında olan vatandaş sayısı 5 milyon. 5 milyon vatandaşımız bankaların tefeci faiziyle uğraşıyor. 1 milyon 20 bin vatandaşımız, 'Ben borcumu ödeyeceğim' dedi. Ama borcunu zamanında ödeyemedi. Bunun davalar açıldı. Bunlardan 525 bini mahkum oldu. Bunlardan 89 bin vatandaş 3 ay hapse girdi çıktı. Bugün bir gazetede var. Çocuğunun dershane parasını yatıramadığı için hapse giren bir babanın dramı var. Size sözüm söz bu faizlerin yüzde 80'nini sileceğiz. Vatandaşı borç batağından kurtaracağız. Bunun kaynağı sıfırdır. Devlete herhangi bir yükü yoktur. Bankalar tahsil edemedikleri borçları varlık yönetim şirketlerine satıyorlar. Biz varlık yönetim şirketini kaldıracağız. Bankalarla oturup hesap yapacağız. Vatandaşın faiz oranlarını sildireceğiz." diye konuştu.

Konuşmasında çiftçilerin sorunlarına da değinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, çiftçinin son 10 yılda 2 Trakya büyüklüğünde alanı pahalı mazot yüzünden ekmediğini belirterek, "Çünkü dünyanın en pahalı mazotunu çiftçiye satıyoruz. En pahalı ilacı satıyoruz çiftçiye. Çiftçi zarar ettiği için ekmeyeceğini söylüyor. Defalarca söyledim. Balıkesir'de de söyleyeceğim. Çiftçilerimize mazotu litresi 1.5 liradan vereceğiz. Diyorlar ki 'Kaynağını nereden bulacaksın?' Mazotun rafineri çıkış fiyatı 1 lira 21 kuştur. Biz çiftçiye 1.5 liradan vereceğiz. Devletin zararı yok buradan. Sen elması, yakutu, pırlantayı vergiyi ne yaptın? Sıfırladın. Niye sıfırladın? 'Efendim ticari iş, öyle gerekiyor' Ben de diyorum ki, Sen pırlantadan vergiyi sıfırladıysan ben de mazottan vergiyi sıfırlayacağım. Neden sıfırlamayacağız? Kim kazanacak? Çiftçi kazanacak. Çitçi ne yapacak? Üretecek. Konya'dan küçük Hollanda'nın yıllık tarım ürünü ihracatı 150 milyar dolar. Türkiye'nin 12 milyar dolar. Türkiye Hollanda'dan kat be kat büyük. Toprağı var, güneşi var, suyu var, insanları var her şeyi var. O zaman neden biz Hollanda kadar tarım ürünü ihraç edemiyoruz? Çünkü siyaset maalesef cebine çalıştığı için. Eğer siyaset halka çalışsaydı biz de en azından 150 milyar dolarlık tarım ürünü ihraç ederdik." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin samanı bile ithal eder hale geldiğine dikkat çekerek, 49 milyar dolarlık tarım ürünü ve gıda ithal edildiği bilgisini verdi. Sandığa hep beraber bir bayram havası içinde gideceklerini anlatan Kılıçdaroğlu, "Eğer biz bunu yapabilirsek, demokrasiyi güçlendirebilirsek emin olun Türkiye'de yeni bir tarih yazamaya başlayacağız. Türkiye kaynakları itibariyle bütün sorunlarını çözebilecek kapasitededir. Türkiye'de eksik olan temiz siyasettir. CHP iktidarının ilk 100 gününde çıkaracağımız kanunun adı 'Temiz Ahlak Yasası' olacak. Kirlilikten arındıracağız siyaseti. Kendimize güveniyoruz. İlk 6 ayda çıkaracağımız uygulamalardan birisi de 'Kesin Hesap Komisyonu' olacak. Bu komisyonun başkanı AKP'den olacak. Biz her kuruşun hesabını bu millete vereceğiz. Alın terimizle vereceğiz bu millete. Kayağımız ve imkanımız çok. Sen 2 milyon Suriyeliye 5 milyar dolar verirken sana kaynak mı sorduk? Kendine kaçak saray yaparken sana kaynak mı sorduk? Emekliye gelince mi aklın başına geliyor? Size yaşanacak huzurlu bir Türkiye sözü veriyorum. İnşallah işsizlik ve yoksulluğu biteceğiz. Ben sizden 4 yıl süre istiyorum. 13 yılda yapamadılar. 13 yılda 17 milyon yoksul çıkardılar. Ben 4 yılda yoksulluğu ve açlığı sıfırlayacağım. Malum zihniyet kaybedecek, biz ve halk hep beraber kazanacağız." diyerek sözlerine son verdi.

Manyas, Gönen ve Erdek ilçelerini ziyaret etti

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Balıkesir mitinginden sonra seçim otobüsüyle önce Manyas, Gönen ve Erdek ilçelerini ziyaret edip vatandaşlara seçim otobüsünden seslendi.

Gönen ilçe meydanında toplanan kalabalığa hitap eden Kılıçdaroğlu, 8 Haziran'da güzel başlangıç yapmak istediklerini söyledi. İnancı, yaşam tarzı ne olursa olsun herkesi kucaklamak istediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Geçmişte hangi partiye oy verdiyse versin herkesin başımın üzerinde yeri var. Barış içinde yaşayan, kavgasız, güzel bir Türkiye için yola çıkalım. Hedefim bu" dedi.

Kılıçdaroğlu, "Siyaset, birçok açıdan sorun yaratıyor. Seçim bildirgemizi hazırladık. 4 yıllık süre içinde hiçbir aile 'ben yoksulum' demeyecek. Yoksulluğu tarihe gömeceğim, çöp sepetine atacağım. Sözüm söz çiftçiye sözüm söz, mazotunun litresini 1,5 lira yapacağım. Her benzin istasyonu vergi dairesi gibi çalışmayacak. Benim isteğim, yoksulluk, işsizlik, fakir fukara olmasın, temiz siyaset olsun, siyasetçiler kendilerinin yandaşlarını değil vatandaşı düşünsün vatandaş zengin olsun hedefimiz bu." ifadelerini kullandı.

Bandırma'nın Edincik ve Erdek'in Düzler mahallelerinde kahvehanede çay içen Kılıçdaroğlu, vatandaşlarla sohbet etti. Kılıçdaroğlu, Erdek ilçe meydanında yaptığı konuşmada ise amacı, umudu ve hedefinin güzel ülkede huzur ve barış içinde kardeşçe yaşamak olduğunu anlattı. 77 milyonun kardeşçe yaşamasını istediğini dile getiren CHP Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Hiçbir çocuk yatağa aç girmesin. Her anne, çocuğunu okula gülen yüzle göndersin, her evde tencere kaynasın, huzur ve bereket olsun. Daha fazla çalışacağım, ülkem için, çocuklarımız, emekliler, çiftçiler ve işsizler için çalışacağım. Siyaset anlayışım siyasette zenginleşme değildir halka adanmışlıktır. Ben sizin için çalışacağım. Çok sorununuz, derdiniz var. Bunları aşmak mümkündür. Bu milletin azim ve kararlılığına güveneceğiz. Kaynağımız var, çok kaynağımız var, kimsenin endişesi olmasın. Emekliye iki maaş ikramiye vereceğimi söz verdim. Çiftçiye mazotu 1,5 liradan vereceğiz. Rafineri çıkış fiyatına göre yine karla satıyoruz. Üretilsin istiyoruz. Bir yılda 49 milyar liralık tarım ve gıda ürünü ithal ediyoruz. Neden biz üretmiyoruz, hangi gerekçeyle üretmiyoruz?"

Kılıçdaroğlu, yoksulluğun, acının, gözyaşının olmadığı mutlu Türkiye'yi yeniden kurmak istediğini vurgulayarak, bunun için tek umudunun ve güvencesinin halk olduğunu kaydetti.

Kılıçdaroğlu, Balıkesir'e geldiği özel uçakla Ankara'ya döndü.

CHA
foto: CHP