İnsan Hakları İzleme Örgütü: 'Operasyon ve Gözaltılar Siyasi Güdümlü'

Uluslararası İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Türkiye’deözgür basına yönelik operasyonları ve gözaltıları çok sert bir dille eleştirdi. HRW’nin Türkiye Uzmanı Emma Sinclair-Webb, ‘‘Zamanlaması ve çok az sayıda kanıtın varlığı, operasyon ve gözaltıların 'makul şüphe' üzerine dayalı siyasi güdümlü olduğunu göstermektedir. Bunlar operasyonun suça dayalı olmadığı şüphesini güçlendirmektedir.’’ dedi.

Daha önceki yıllarda Türkiye’de gazetecilere yönelik yapılan tutuklamaları hatırlatan HRW’nin Türkiye Uzmanı Emma Sinclair-Webb, ‘‘Yolsuzluk yıl dönümünde gazetecilerin gözaltına alınması ve suçlu gösterilmeye çalışılması, Gülen’e yakın medyaya karşı sindirme amaçlı bir çabadır. Gözaltıların, eleştirel medya ve gazetecileri susturmak için alıştığımız 'yasadışı örgüte üye olma' sözde iddialarıyla yapıldığı görülmekte.’’ dedi.

Açıklamada, Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve Samanyolu Medya Grubu Başkanı Hidayet Karaca ile bazı basın mensuplarıyla TV çalışanlarının gözaltına alındığı hatırlatılarak, bu kişilerin, Gülen Hareketi’ne yakın isimler olduğu belirtildi.

Erdoğan’ın, Gülen Hareketi’ni ‘‘paralel yapı’’ kurmakla suçladığı ve hükümetin karıştığı 17/25 Aralık yolsuzluk operasyonunu Gülen taraftarlarının yaptığını savunduğu aktarıldı.

Kamuoyuna yansıyan bilgiler ışığında operasyonun politik olduğunu belirten Sinclair-Webb, ‘‘Zamanlaması ve çok az sayıda kanıtın varlığı, gözaltıların 'makul şüphe' üzerine dayalı siyasi güdümlü olduğunu göstermektedir. Bunlar operasyonun suça dayalı olmadığı şüphesini güçlendirmektedir.’’ dedi.

"GÖZALTILAR İÇİN BİR GÜNDE İKİ FARKLI GEREKÇE ÜRETİLDİ"

Erdoğan’ın, 12 Aralık günü gözaltıların olacağı konusunda konuşma yaptığını dile getiren Emma Sinclair-Webb, gözaltıların AB tarafından eleştirildiği ve ABD’nin de endişelerini dile getirdiğine işaret etti.

Sinclair-Webb, 14 Aralık operasyonu için yapılan suçlamadaki tutarsızlığa dikkat çekti. Uluslararası kuruluş, 31 kişinin gözaltına alındığı operasyon için savcılığın 13 Aralık günü mahkemeden arama iznini baskı, sindirme, tehdit, örgüt kurma, devlet iktidarını ele geçirme ve belgeleri tahrif iddialarıyla istediğini vurguladı. Tahşiye adlı dini grup hakkında 2010 yılında terör örgütü suçlamasıyla cezai soruşturma başlatıldığını hatırlatan HRW, bu gruba yönelik İstanbul’da hala bir davanın sürdüğünü belirtti. HRW, savcılığın, 14 Aralık’ta yapılan gözaltına alınanlar için, Tahşiye grubuna bağlı kimseleri ‘suçlu gibi gösterme’, ‘haklarında yalan yayınlara imza atma’ suçlamasında bulunduğuna dikkat çekti.

HRW Türkiye Uzmanı Emma Sinclair-Webb, ‘‘Ancak bu operasyonun zamanlaması, yolsuzluğun ortaya çıkarıldığı 17 Aralık 2013 tarihine neredeyse denk geliyor. Yolsuzlukla gözaltına alınmalar arasındaki ilişki iddiaları Zaman ve Samanyolu grubunu yeniden işin odağı haline getirdi’’ dedi.