"IŞİD'i Durduralım, Kobanê'ye Sahip Çıkalım"
Emek-meslek örgütleri, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri, Ankara'da basın toplantısı düzenleyerek "IŞİD'i durduralım, Kobanê'ye sahip çıkalım" çağrısı yaptı.
Mülkiyeliler Birliği'nde düzenlenen basın toplantısına DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK Eşbaşkanı Lami Özgen, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, EHP Genel Başkanı Sibel Uzun, ÖDP Eş Genel Başkanı Bilge Seçkin Çetinkaya, Halkevleri Başkanı Oya Ersoy, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ile diğer örgütlerden temsilciler katıldı.
Basın toplantısında DİSK, KESK, TMMOB, TTB, İHD, TİHV, Hacı Bektaş-ı Veli Vakfı, Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri, Alevi Kültür Dernekleri, Divriği Kültür Dernekleri, Antikapitalist Müslümanlar, Kapitalizmle Mücadele Dernekleri, İslami Hakikatler Araştırma Derneği, HDK, Halkın Türkiye Komünist Partisi (HTKP), Komünist Parti (KP), ÖDP, EMEP, EHP, Halkevleri ve HDP adına ortak basın açıklamasını DİSK Genel Başkanı Kani Beko okudu.
"KOBANE ONUR VE YAŞAM MÜCADELESİ VERİYOR"
25 gündür IŞİD çetelerinin kuşatması altında olan Kobanê halkının onur ve yaşam mücadelesi verdiğini söyleyen Beko, binlerce insanın katliam tehdidi altında olduğunu kaydetti.
Beko, şöyle devam etti: "Kobanê sadece Kürt halkını değil, özgürlükten, barıştan, eşitlikten yana bütün insanları ilgilendiriyor. Çünkü orada IŞİD vahşetine karşı bir insanlık direnişi veriliyor. Bu yüzden 6 Ekim gecesinden beri dünyanın dört bir yanında insanlar Kobanê için ayağa kalktılar. Ülkemizde de Artvin'den İstanbul'a, Samsun'dan Denizli'ye, İzmir'den Diyarbakır'a kadar her yanda yüz binler Kobanê ile dayanışmaya geçti. Ne var ki, AKP Hükümeti halkın taleplerini anlamak ve yanıtlamak yerine şiddetle bastırmayı seçti. Sokağa çıkma yasaklarıyla, bazı karanlık güçlerin halka ateş etmesiyle, tankların şehir merkezlerine indirilmesiyle 1990'ların karanlığını anımsatan günler yaşadık. Kobanê'yle dayanışmayı boğmak için türlü provokasyonlar hayata geçirildi. Şiddet her gün yükseliyor. Herkesin görevi, sağduyuyla hareket etmektir. Şiddetten kaçınılmalı, demokratik ve barışçıl gösteri hakkına saygı duyulmalıdır."
AKP Hükümeti'nin IŞİD'e desteğine dikkat çeken Beko, "Rojava gibi demokratik, özgürlükçü laik bir bölgenin yok edilip yerine IŞİD katillerinin yerleşmesine göz yumarsak bu yarın dönüp Türkiye'yi vuracaktır" dedi. Beko, Rojava'nın yok edilmesinin, aynı zamanda Kürt halkında da büyük bir kırılma yaratacağı ve toplumsal çatışmaları derinleştireceği uyarısında bulundu.
"YAŞAM KORİDORU AÇILMALI"
"Üç bir yandan kuşatılmış Kobanê'nin yalnızlığı artık son bulmalıdır" diyen Beko, taleplerini şöyle sıraladı:
-Hükümet Kobanê'nin düşmesine ve bunu izleyecek bir katliama seyirci kalmamalı, buradaki direnişin ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli yardımların yapılabileceği bir yaşam koridorunu açmalıdır.
-Kobanê'den yaralı geçişleri kolaylaştırılmalı, sınıra bir sahra hastanesi kurulmalı, ağır yaralıların helikopter ambulansla taşınması sağlanmalıdır.
-Hükümet Suriye'ye ve Rojava bölgesine yönelik savaş siyasetine son vermelidir. Sınırötesi harekat, tampon bölge, uçuşa yasak bölge gibi müdahaleci planlardan vazgeçilmelidir. Cihatçı çetelere her türlü silah ve lojistik destek son bulmalıdır.
AKP Hükümeti'nin kışkırtmaya çalıştığı Suriye'ye dönük olası bir emperyalist müdahalenin de karşısında yer alacaklarını bildiren Beko, "IŞİD'i durdurmak ve Kobanê'ye sahip çıkmak için demokratik ve barışçıl çerçevede harekete geçiyoruz. Herkesi de harekete geçmeye çağırıyoruz. Kobanê çetelerin kuşatmasından özgürleşene değin bu mücadeleyi sürdüreceğiz" diye konuştu.
YORUM YAZIN