Melda Onur: 'Arap Ülkelerinde IŞİD'e 10 Dinar'a Satılan Kadınlar Var'

Suriye ve Irak'taki Ezidilerin durumunu yerinde görmek amacıyla biraraya gelen siyasetçi, demokratik kitle örgütü temsilcileri ve gazetecilerden oluşan 20 kişilik kadın heyeti Türkiye'ye döndü. Heyet içinde yer alan HDP Milletvekili Ayla Akat Ata ve CHP Milletvekili Melda Onur izlenimlerini ETHA'ya değerlendirdi.

Önümüzdeki günlerde izlenimlerini raporlaştırarak kamuoyu ile paylaşacaklarını belirten HDP Milletvekili Ayla Akat Ata, heyetin temaslarına ilişkin bilgi verdi.

'IŞİD'İN KADINLAR ÜZERİNDEKİ SALDIRILARI DEVAM EDİYOR'

"Gittiğimiz her yerde IŞİD tarafından kaçırılan kadınların sayısına ilişkin yanıtlar aradık" diyen Ata, şöyle konuştu. "Sadece şunu söyleyebiliriz. Henüz IŞİD'in şiddetinin bir istatistiği yok, tutulamıyor. Her gün bu sayılar değişiyor ve yenileri ekleniyor." Ata, saldırıların devam etmesi sebebiyle, göç edenlerin sayısıyla ilgili değişik rakamlara ulaştıklarını ve ilk güvenlik koridorunun YPG, YPJ tarafından açılmasının ardından sürekli hareket halinde olan bir göçmen kitlesi varlığından söz etti.

Ata, heyet içinde böyle bir şiddet vakasına deneyimi olan insan hakları savunucularının, diğer siyasetçilerin, sağlık ve emek alanında çalışma yürüten emekçilerinin olması gerektiğini ve görüşme yapılan kesimlerin sesini duyurabilmek için medya çalışanları olmasının önemli olduğunu belirtti.

Ata, "Eğitim ve sağlık açısından neler yapılabilir, insan hakları hukuku açısından neler yapılabilir bunları tartışacağız. Biz seçilmişler de bunu her platformda tartışabilmeyi önümüze hedef olarak koyduk" dedi. "Gerçek olan şu ki her türlü hukuksuzluk hukuki sayılır savaş ortamında" diyen Ata, şiddetin hala devam ettiğinin altını çizerek, kadınların ve çocukların maruz kaldığı şiddetin çok görünür olmadığını ifade etti.

UMARIM ROJAVA DEVRİMİNİ BOĞMAZLAR

Gözlemlerini paylaşan CHP Milletvekili Melda Onur ise, Rojava gerçekleşen devrim nedeniyle yemek, içecek, sağlık, eğitim gibi ihtiyaçlarının daha fazla olduğunu söyledi. Rojava'nın Cizire Kantonu'ndaki halkla görüşmelerini aktaran Onur, "Barzani'ye çok kızgınlar, yani sonradan tekrar devreye girmiş olmasına rağmen peşmergenin çok sahiplenmediğini ve bölgeyi erken terk ettiğini söylüyorlar" dedi.

Kamplardaki insanların en çok yaşadıkları dehşet anlarını anlattıklarını söyleyen Onur, "Kaçırılan kadın ve çocukların Musul ve Şengal'deki okullarda hapsedildiklerini, anlatıyorlar" dedi.

Kadınların Rojava devrimine sahip çıktıklarına dikkat çeken Onur "Maddi kaynakları açısından çok gözönünde olan bir bölge. Bu devrimi insanlara bırakırlar mı bilmiyorum, keşke bıraksalar. Umarım devrimi boğmazlar" dedi.

TEMASLAR RAPORLAŞTIRILACAK

Erbil'e geçerek, hükümetin kadın komisyonu, meclis başkanı ile görüştüklerini aktaran Onur, komisyonunda en önemli günden maddelerinin kaçırılan kadınlar olduğunu ifade etti.

Yerel kaynakların verdiği bilgiye göre kesin rakam olmamakla birlikte en az 600 kadının IŞİD'in elinde olduğunu belirten Onur şöyle konuştu: "Arap ülkelerinde ve Suriye'de IŞİD'e 10 Dinar'a satılan kadınlar var ve buradaki halkın söylediğine göre aileler bazı tanıdık Araplar'dan yakınlarını satın alıp kendilerine iade etmelerini istiyorlar."

Konuya ilişkin CHP'ye bir rapor sunacağını bildiren Onur, "IŞİD girdiği her bölgeye beraberinde vahşeti de getiriyor. Mahmur'da da ikinci bir Şengal katliamı yapmak istediler. fakat PKK gibi bölgesel güçler karşı koyunca geri çekilmişler" dedi.

Türkiye'deki hiçbir vatandaşın dünyanın herhangi bir yerindeki kadın satışına kim yaparsa yapsın sessiz kalmayacağını düşündüğünü ifade eden Onur, "IŞİD'in bu yüzünü göstermek gerekiyor. Bu katliam ve kadın ticareti örgütüdür" dedi.

'KADINLAR ÖCALAN'IN SERBEST KALMASINI İSTİYOR'

Mülteci kadınlardan Türkiye'ye mesaj getirdiklerini söyleyen Onur şu ifadeleri kullandı:

"Kaçırılan kadınların durumlarını dünyaya duyurmamızı söylediler ve sadece Kürt kadınları yok bunların arasında Türkmen, Süryani kadınlar var. Oradaki Türkmenlerin ve Kürtlerin söylediğine göre Türkiye hükümeti Türkmenleri çok yalnız bıraktı. Mahmur'dakiler ise anadilde eğitim üzerinde çok duruyorlar. Anadilde eğitim veren kadınlar var ve 'Biz öğretelim nasıl anadilde eğitim verileceğini' diyorlar. Eski zamanlarda olduğu gibi faili meçhullerin devamı olduğu takdirde dönmeyeceklerini söylüyorlar ve Abdullah Öcalan'ın serbest kalmasını istiyorlar. Neticede hepsi köylerine dönmek istiyorlar."