Veli Ağbaba: 'CHP, Hem Sivas’a Hem Rojava’ya Hem Başbağlar’a Giden Tek Parti'
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, BirGün gazetesinden Sebahat Karakoyun ve Yaşar Aydın’a Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında partide gidilen kurultay hakkında açıklamalarda bulundu.
Ağbaba'nın açıklamaları şöyle:
Partimizin demokratik ve özgürlükçü bir çizgide durarak, kendisine mesafe koymuş kitlelerden oy almaya çalışması doğru bir çabadır. CHP sağa kaymıyor. Böyle bir tehlikeli algı yaratılmaya çalışılıyor. CHP’yi parti dışından yönetmeye kalkan gruplar var. Bu algının yaratılması onların çabası. Sosyal demokrasinin evrensel ilkelerine inanan bir partiyiz. Farklı siyasi görüşlere sahip insanları aday göstermesi ile partinin çizgisi kaymaz. Sayın Yavaş partiye katıldı, çizgi mi değişti?
GEZİ İSYANINA DARBE Mİ DEDİK?Gezi’de parti sağda mı solda mı herkes gördü. Gezi bir isyandı ve bu isyanın bir sol parti olarak içinde yer aldık. Parti durduğu yeri gösterdi. CHP, hem Sivas’a hem Rojava’ya hem Başbağlar’a giden tek parti. Katliamdan sonra CHP Genel Başkanı Uludere’deydi. Soma’da, Erzurum’da, Zonguldak’ta CHP var, Pozantı’yı CHP ortaya çıkardı. IŞİD katliamından kaçan Ezidileri Silopi’de ziyaret ettik. Gazze’ye gitmek için ilk başvuran, IŞİD’in katliamlarını Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nda gündeme getiren biziz. Sol parti olmak, ezilenin, mağdur edilenin, yok sayılanın, ötekileştirilenin sesi olmak demek. Bunu yapmaya çalışıyoruz. Gezi’ye darbe demiş olsaydık, bugün bize neler derlerdi kim bilir? Gezi’ye mesafe koyan, ‘’iktidarı devirmeye yönelik darbe girişimi’’ diyenler bugün “sol” olarak alkışlanıyor. Ali İsmail’in, Ethem Sarısülük’ün cenazelerinde CHP dışında bir tek milletvekili yoktu.
KENDİMİZİ ANLATMAKTA ZORLANIYORUZCHP’ye dair algının oluşmasında bizden kaynaklanan problemler de var. Demokratik ilerlemeye, özgürlüklere dair önemli öneriler getiren arkadaşlarımız var. Ama parti içerisinde bunların karşısında söz söyleyen bir arkadaş öne çıkarılıyor. CHP, onun söylediği partiymiş gibi sunuluyor. Meclis’in en çalışkan milletvekilleriyiz. Soma’da bir gün gömlek değiştirmedi diye Taner Yıldız kahraman olarak sunuldu. Milletvekillerimiz 58 saat hiç uyumadı. Akılda ne kaldı, gömlek… Nerede olay ve haksızlık varsa vekillerimiz orada. Ama çok ciddi bir medya manipülasyonu ile karşı karşıyayız.
POZİTİF DİL KULLANMALIYIZKonu partimiz olduğunda hep bardağın boş tarafını görüyoruz. Yerel yönetimlerde de milletvekillerimizde de bu böyle. Ankara’da Gökçek yüzde 1’rin altında bir farkla seçim kazandı zafer gibi sunuldu. İzmir’de yüzde 15 farkla oyumuzu artırarak kazandık. Kaybetmiş gibi hüzünlendik. Her alanda pozitif bir dil kullanmalıyız. Kurultay bunun başlangıcı olmalı.
BİRLEŞME, KUCAKLAŞMA KURULTAYIBu bir seçim kurultayı olmamalı, CHP’nin hatta Türkiye’nin önünü açabilecek bir kurultay olmalı. Ezilen, mağdur edilenlerin kurultayı olmalı. Gezi şehitlerinin annelerinin de Soma’da öldürülen işçilerin de Rojava’daki annelerin de katıldığı, kendini ifade edebildiği bir kurultay olmalı. AKP faşizmine maruz kalan herkesin kendini ifade edebileceği bir kurultay olmalı. Erzurum’daki Leyla da Ali İsmail’in annesi de olmalı. Kurultayı sol aydınlarla bir araya gelmek için de fırsat olarak görüyorum. Kurultay, belli bir grubun veya kişinin tasfiyesi, onların sesinin kısılması şeklinde olmayacak. Ulusalcılığı savunduğu iddia edilen arkadaşlarımız aslında statükoyu savunuyor. Yenilenmeyi, değişimi önüne koymadığın sürece partinin büyümesi ve iktidara yürümesi mümkün değil. CHP’nin de önüne Türkiye’yi kucaklayacak bir hedef koymalıyız. Bu kurultay önemli bir adım olacak.
ALEVİ ÖRGÜTLERİ İLE İLETİŞİM SORUNU VARAleviler ile olmasa da örgütlerle bizden kaynaklı bir iletişim eksikliği var. Alevi örgütlerinin talebi aslında bizim talebimiz. Eşit yurttaşlık hakkını, Cemevlerinin ibadethane olmasını, 4+4+4’ün asimilasyon anlamına geldiğini söyleyen ve mücadele eden bir partiyiz.
YORUM YAZIN