Sarıyer Kısırkaya Plajı'nda Yıkım Başladı: 'Amaç Bölgeyi Ranta Açmak'
Denetimsiz ve cankurtaran olmadığı halde halka açılan ve bu yaz çok sayıda vatandaşın boğularak yaşamını kaybettiği belirtilen Kısırkaya plajındaki binalar İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yıkılıyor.
Yıkım çalışması nedeniyle bu sabah plaja, yıkım ekibi ve güvenlik amacıyla Çevik Kuvvet polisi sevkedildi.
Vatandaşlar, Kısırkaya plajının önlem alınarak halkın yararına sunulmasının yerine, yıkılmasına bir anlam veremediklerini belirttiler.
Milli Emlak’a ait olan plajın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na devredildiği, Bakanlığın da plajı özel bir madencilik şirketine kiraya verildiği ileri sürüldü.
Kısırkaya köyü mera alanı olan plaj tesisleri, 1966 yılında İller Bankası tarafından köye gelir sağlaması amacıyla yapılmış, geçtiğimiz yıla kadar köylüler tarafından işletilmişti. Güvenliği köylüler tarafından sağlanan plaj tesisinin geliri de köye kalıyordu. Ancak geçen yıl yürürlüğe giren Bütünşehir Yasası ile birlikte Kısırkaya’nın köy yerine mahalle statüsüne geçirilmesiyle birlikte, plaj tesisi de, mera alanı olmaktan çıkartıldı ve Sarıyer Belediyesi tarafından mühürlendi. Köylülerin Milli Emlak’a devredildiği söylenen plaj arazisini yeniden satın almak için yaptıkları başvurular da, arazinin kendisine ait olmadığı gerekçesiyle Milli Emlak tarafından geri çevrildi. Arazinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na devredildiğinin söylenmesi üzerine Bakanlığa başvuran köylülerin girişimleri ise 19 Ağustos’ta ellerine geçen yıkım tebligatıyla yarıda kaldı.
Kısırkaya Köyü Dernek Başkanı Nurcan Kocaer, geçen yıla kadar köylünün işletip güvenlik önlemlerini aldığı tesiste çok az sayıda boğulma vakası yaşandığını, oysa plajın mühürlenip denetimsiz bırakılmasıyla birlikte çok sayıda insanın boğulduğunu belirtiyor. “İnsanlar buranın çay bahçesinde, soyunma kabininde mi boğuluyor da buraları yıkıyorlar?” diye soruyor. Gerçekten de “boğulma” bahanesiyle yapılan yıkım esnasında bile dozerlerin yanında çok sayıda insan denize girmeye devam ediyordu.
Kısırkaya halkı, bütün özelleştirme vakalarında görülen, önce hizmet vermeyip çökertme, sonra bakımsızlığı bahane göstererek yıkma uygulamasının plaj tesisi için de geçerli olduğunu söylüyor.
Yıkımın esas amacının bölgenin ranta açılması olduğunu belirten Kocaer: “Önce heyelan bölgesi dedikleri alana hayvan barınağı yaptılar. Heyelan bölgesi bahanesiyle köye vermedikleri doğalgaz hattını barınağa verdiler, köyün elektrikleri kesikken barınağa elektrik verdiler. Önce barınak ardından bu plaj sonra da köyü yıkacaklar” diyor.
Köyün eski mera alanı olan plajı satın almak için başvuru yaptıklarını ancak daha sonuçlanmadığını aktaran Kocaer, Sarıyer Belediyesi’nin 2008 yılına ait bir Anıtlar Kurulu’nun yıkım kararının arkasına sığınarak yıkımı başlattığını belirtti. Plajın köylüden alınarak ranta açılacağını söyleyen Kocaer, beş aydır Belediye Başkanı Şükrü Genç ile görüşmeye çalıştıklarını ancak hala bir sonuç alınamadığını ifade etti.
Kısırkaya bir süredir, köyün eski mera alanının bir bölümünde inşa edilen şaibeli “Hayvan Barınağı” yüzünden de bölge halkı tarafından kaygıyla izleniyordu. Bölge halkı ve yaşam savunucuları, büyük bir hayvan toplama kampı görüntüsü veren lüks barınağın, toplu hayvan katliamından sonra rant amacı için kullanılabileceği kaygısı taşıyordu.
Kısırkaya’nın Gümüşdere’deki tarım arazileriyle birlikte kentsel yerleşim alanı olarak geniş kapsamlı imara açılacağı ileri sürülüyor.
Gümüşdere İstanbul'un en önemli yerel sebze tedarikçisi durumunda.
"İMARA AÇILMASINI EMİNE ERDOĞAN İSTEDİ" İDDİASISarıyer’deki Kuzey Ormanları’nı barındıran Gümüşdere ve Kısırkaya bölgesi bir yakınlarının iflas etmemesi için Emine Erdoğan’ın isteğiyle imara açıldığı ileri sürülmüştü.
4 bakan hakkındaki fezlekede yer alan yasal dinleme kaydı bölgenin imara açılmasını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın istediğini belgeliyor.
17 Aralık yolsuzluk operasyonunda gözaltına alınan İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ahmet Ayyıldız’ın, dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’a, “Beni Başbakan’ın eşinin özel kalemi aradıydı beni, yani onun için çıkması lazım” dediği dinlemeye takılıyor. Erdoğan Bayraktar’ın fezlekesinde yer alan ve Adalet Bakanlığı’ndaki dosyaya giren yasal dinleme kaydına göre bölge imara “Emine Erdoğan’ın bir arkadaşının bölgede arsası olduğu, iflastan kurtarmak için böyle bir girişimde bulunulduğu” gerekçesiyle açılıyor. Bayraktar’ın da bürokratına, “Başbakan beni aradı Gümüşdere Kısırkaya’yı soruyor... adamlar iflas edecek diyor mutlaka mutlaka” sözleri yine dinlemeye takılıyor. Fezlekeye göre yasal dinleme kaydı Temmuz 2013’te oluyor. Bir ay sonra ise Ağustos 2013’te Sarıyer’deki Gümüşdere ve Kısırkaya bölgeleriyle ilgili “imar planı değişikliği” askıya çıkıyor. Bölgedeki 600 dönümlük arazi 3 ay önce Özelleştirme Yüksek Kurulu’nca “özelleştirme” kapsamına alındı.
(Kuzey Ormanları Savunması/haberartıbir)


YORUM YAZIN