Header Ads

Ahmet Ümit: 'Recep İvedik, Erkek Egemen Toplumun En Abartılmış Halidir'


Gazeteci  Sevim Gözay, yazar Ahmet Ümit'le My Bilet E-Dergi için bir söyleşi gerçekleştirdi. Ümit'e göre Recep İvedik filmleri 'Erkek egemen toplumun en abartılmış hali.'

Söyleşiden bir bölüm şöyle:

Beyoğlu ve sinema deyince neler hissediyorsunuz?

1978’de geldim İstanbul’a ve o Beyoğlu sinemalarının çoğunda bir anım var, izlediğim filmlerin ötesinde. Bunların kapanmış olması, değişmiş, farklılaşmış olması veya Emek, bir sinema sarayıydı... Hakikaten çok hüzünlü, acı verici bir şey. Sevdiğin birinin ölmesi gibi. Bunu modernlik adına, gelişme adına yapıyorlar, bu aptallık. Hatta barbarlık. Başka yerlerde başka şeyleri de yok ediyorlar. İhtiyaç adına, büyük şehir adına. Büyük şehir değil burası tarihi şehir. Ve bu tarih 8000 yılda oluşmuş. Gidin başka bir yere, çölün ortasına Las Vegas gibi kurun, ne isterseniz yapın. Ama bu şehrin birinci özelliği ‘tarihi’ olmak. Her şeyimizi bu özelliğine göre yapmamız gerekiyor. Ve bunu yapmıyorlar, korkunç bir şey. Sinema ile Beyoğlu arasında çok enteresan bir ilişki var. Aslında bence Beyoğlu’nun kendisi bir sinema. Biz oraya, İstiklal Caddesine girdiğimiz an bir filmin sahnesine gireriz. Kontrol edemediğimiz bir filmdir ve bize de bir rol verilir. O sırada hem bir filmin oyuncusu oluruz, hem de bir film seyrederiz. İnanılmaz bir zenginlik, renklilik ve sürekli değişken. Sabah başka bir settir orası, öğle, öğleden sonra, gece yarısı başka bir set. O yüzden Beyoğlu bir sinemadır aslında. Ve bu özelliğini ortadan kaldırdıkları için çok daha fazla kızıyorum.

Gişe zirvesindeki komediler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Pek çok açıdan bakılabilir. Şöyle bakılabilir mesela, sinema kültürü çok fazla gelişmemiş bir toplumda insanların film sevmesi için ağlaması ya da gülmesi gerekir. Kimseyi küçümsemek istemiyorum ama bana sorarsanız bayağı bir film ‘Recep İvedik’. Esprilerine ben gülemiyorum. İzledim fakat gülemiyorum gerçekten. ‘Düğün Dernek’i izlemedim, onu bilmiyorum. Eyvah Eyvah’ı izledim, biraz daha komik, ona gülebiliyorsun. İnsanların komediyi sevdiğine, belki dertlerini unutmak için ona yöneldiğine inanıyorum.

‘Recep İvedik’ rekorlarına bakınca, bayağılık mı seviliyor şu halde?

Hiçbir şey birbirinden bağımsız değil. Türkiye’deki politik ortam, iş ortamı, ahlâki ortam, kadın cinayetleri, trafikte insanların birbirine karşı son derece kaba, bayağı ve vahşice davranması, neden birbirimizi gördüğümüzde “günaydın”, “merhaba” demediğimiz, komşuluk ilişkilerimizin bitmesi. Bunların hepsinin bir sonucu olarak görmek gerek bunu. Sosyolojik olarak böyle bir değerlendirme yapmak mümkün bence. Çok gişe yapması, satıyor olması illâ onu değerli ve güzel kılmaz. Başka ölçütler lazım. Kitapta da böyle. Onların okunmasını veya izlenmesini de çok zararlı bulmuyorum fakat. Oradan çıkar belki başka bir filme gider, başka bir kitap alır. Ama toplumdaki sosyolojik yapıya dair de önemli veriler sunuyor tabii. Eğer sosyolog olsaydım, kadın cinayetleriyle ‘Recep İvedik’ filmlerinin çok izlenmesi arasındaki bağlantıyı araştırırdım. Tezim bu olurdu. Bence ikisi arasında çok büyük bağlantı var. Erkek egemen toplumun en abartılmış halidir çünkü ‘Recep İvedik’.



* Söylenin uzun versiyonu için;

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.