Header Ads

Soma'da Madenciler ve Aileleri Eylemde: 'Sorumlular Yargılansın, Taşeron Yasaklansın'


301 işçinin can verdiği Soma Eynez Ocağı'ndaki katliamın ardından madenlerin kamuya devredilmesini isteyen işçiler bugün yine sokağa çıktı.

Katliamın ardından günlerce oturma eylemi yapan işçiler, madenlerin özel şirketlerin elinden alınmasını ve Türkiye Kömür İşletmeleri tarafından işletilmesini, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin hayata geçirilmesini ve taşeronluğun kaldırılmasını istemişti.

Talepleri kabul edilene kadar madene inmeyeceklerini açıklayan işçiler, bugün taleplerini bir kez daha dile getirdi.

İlçe meydanında toplanarak Türkiye Kömür İşletmeleri binasına doğru yürüyüşe geçen madencilere, yakınlarını yitiren işçi aileleri katıldı. Sık sık "İşçiler burada katiller nerede?" şeklinde slogan atan işçilerin önü polis tarafından kesilmek istendi, ancak işçilerin kararlılığı karşısında barikat kaldırıldı.

Burada işçiler adına konuşan Kamil Kartal, madenlerin özelleştirilemeyeceğini ve mutlaka kamulaştırılması gerektiğini söyledi. Ocaklara dönüp çalışmak istediklerini belirterek, "Alınteriyle kazandığımız parayla çocuklarımızın geleceğini garanti altına almak istiyoruz. Onun için bu ocaklarda işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri acilen alınarak, bir an önce üretime başlatılmalıdır. Bu önlemlerin alınması sırasında bizatihi Maden Mühendisleri Odası'ndan, işçilerin her ocakta kendi aralarından seçtiği, bu işleri bilen arkadaşlarımız tarafından denetime tâbi tutulmasının yolu yordamı mutlaka bulunmalıdır ve güvence altına alınmalıdır. İşçilerin içinde olmadığı, kendi gözlemlerini, kendi yeteneklerini, kendi deneyimlerini aktarmadıkları hiçbir madende işçi sağlığı, iş güvenliği önlemleri sağlıklı alınamaz. Dünyanın her yerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri, o ocakların başta mühendisleri ve işçilerin kendi aralarından seçtikleri, kendi özgür iradeleriyle belirledikleri işçiler vasıtasıyla denetlenir, işçiler vasıtasıyla gündeme getirilir. Onun için İngiltere'de 1964'ten beri bir tane ölümlü kaza yok. Onun için dünyanın hiçbir yerinde bu tür katliamlara rastlamıyoruz. Onun için oralarda insana değer veriliyor. Buralarda insana değer verilmiyor, insanı bir rant kapısı görüyorlar. İnsanı öyle bir sömürüyorlar ki 1,5 milyon ton yıllık üretimi olan ocaktan 3,5 milyon ton kömür üretmekle övünüyorlar ama insanların kanı üzerinden bu rantı gerçekleştiriyorlar; ölülerin üzerinden, kazaların üzerinden gerçekleştiriyorlar." dedi.

Oğlu madende çalışan bir anne de, "Bunların insana değer verdiği yok, bunların varı yoğu para. Düşsünler yakamızdan, kölenin bile karnı doyuyor, biz çocuklarımızı aç gömdük" diye konuştu. Söz alan kadınlar, "Ölüm Allah'ın emriyse, açlık yoksulluk da mı Allah'ın emri?” diyerek isyan etti.


İnsanca çalışma koşulları isteyen Somalı madenciler, kendilerine sahip çıkmaya Türk-İş'e bağlı Maden-İş Sendikası'na da tepki gösterdi, "Satılmış sendika istemiyoruz" şeklinde slogan attı.

Daha önce işçilerin tepkisi üzerine istifa etmek zorunda kalan Maden-İş sendikası, dün yaptığı genel kurulda yeni atadığı yönetimi işçilere onaylatmaya çalışmış ancak işçiler tepki göstermişti.

TKİ önünde açıklama yapan işçiler daha sonra DİSK'e bağlı Dev Maden-Sen'in açtığı temsilcilik binasına yürüme kararı aldı. "İnadına sendika inadına DİSK" sloganı atan işçiler, temsilcilik önüne giderek, sendikaya üye olmaya başladı.

DİSK önlükleri giyen işçiler, diğer işçilerin de sendikaya üyelik işlemlerinin tamamlanmasını bekliyor.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.