İçişleri Bakanı Ala, Gülşah Aktürk'e Koruma Vermeyen Vali Yardımcısının Soruşturulmasına İzin Vermedi
Derya Okatan/etha
Gülşah öğretmene "böyle abuk sabuk insanlarla arkadaş olan kızlarımızda hata" diyen ve koruma sağlamayan Van Vali Yardımcısı Zafer Coşkun hakkında SKM tarafından yapılan suç duyurusu "kovuşturmaya yer olmadığına" karar verilerek reddedildi.
27 yaşındaki Gülşah Aktürk, Van'da öğretmenlik yaparken eski sevgilisi Hakan Başar'dan tehditler almaya başladı.
Her gün coğrafyanın farklı yerlerinden gelen kadın cinayetleri haberleri nedeniyle can güvenliği olmadığını düşünen Gülşah öğretmen, koruma istemek ve atamasının başka bir ile yapılması için çeşitli girişimlerde bulundu.
Gülşah öğretmen, öncelikle 27 Eylül 2012 tarihinde Val İl Emniyet Müdürlüğü 2 Nisan Polis Karakolu'na giderek, Hakan Başar'ın kendisini tehdit ettiğini bildirdi ve şikayette bulundu. Polis, Aktürk'ün dilekçesini savcılığa iletti, ancak Van Cumhuriyet Başsavcılığı 17 Ekim 2012 tarihinde "kovuşturmaya yer olmadığına" karar verdi. Savcılık, karara itirazı da reddetti. Ancak üçüncü başvuruda dosyayı Van Aile Mahkemesi'ne gönderdi. Mahkeme, 1 Ekim 2012 tarihinde verdiği kararla Hakan Başar'ın Gülşah öğretmenin evine ve işyerine yaklaşmamasına, varsa silahını kolluğa teslim etmesine, şiddet ve tehditlerin devam etmesi durumunda tutuklanacağına dair kendisine bildirimde bulunulmasına karar verdi. Mahkeme kararı, Van Cumhuriyet Başsavcılığı İnfaz Bürosu, Van Cumhuriyet Başsavcılığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğü ve Van Emniyet Müdürlüğü'ne gönderildi ve Aktürk'e çağrılı koruma verildi. Buna göre, Hakan Başar yaklaşır, tehdit eder ya da rahatsız ederse Gülşah Aktürk, polisi arayabilecek.
ANCAK ÖLDÜRÜLDÜKTEN SONRA POLİSİ ÇAĞIRABİLİRSİN!Çağrılı koruma kararının güvencesi olmaması üzerine, Gülşah öğretmen tayin istemek ve güvenliğinin sağlanması için dönemin Van Valisi Münir Karaloğlu ile görüşmek istedi. Ancak milli eğitimden sorumlu Vali Yardımcısı Zafer Coşkun'a yönlendirildi. Ailesi ile birlikte 4 Ekim 2012 tarihinde Coşkun'u makamında ziyaret eden Aktürk, durumu anlatarak tayininin başka bir ile yapılmasını istedi.
Gülşah öğretmen, o görüşmeyi 26 Ekim 2012 tarihinde mahkemeye verdiği dilekçede anlattı. Aktürk dilekçesinde, "Hakan Başar'la 2012 Şubat ayından bu yana duygusal bir arkadaşlığımız vardı. Bana evlenme teklifinde bulundu. Zaman zaman 'benimle evlenmezsen seni vururum, öldürürüm' gibi tehditlerle beni baskı altına almaya çalıştı" dedi. Ayrıldığı Başar'ın kendisini sürekli telefonla aradığını ancak kendisinin cevap vermemesi üzerine anne ve babasını aradığını belirten Aktürk, "Onları da tehdit etmiş. Kızınız da sizi de öldüreceğim demiş. Bununla beraber benim hakkımda asılsız iddialarda bulunmuş" dedi.
VALİ YARDIMCISI: EN KÖTÜ İHTİMALLE ÖLÜRSÜNÖğretmen Gülşah Aktürk, dilekçesinde Vali Yardımcısı Coşkun ile görüşmesine ilişkin şu bilgileri verdi: "Ölümle tehdit ve hırsızlık gibi olaylara muhatap kaldığımdan ve bunların bir güvenlik sorunu olmasından ötürü, annem, babam ve ben bu durumu ildeki güvenliği sağlamakla mükellef en büyük mülki amir olan Van Valisi ile görüşmek istedik. Kendisinden görüşme talep ettik, Vali bizimle bizzat görüşmeyip bizi milli eğitimden sorumlu valiye yönlendirdi. Milli eğitimden sorumlu vali Zafer Coşkun, bizi görüşmeye aldı. Durumu anlattık hayatımın tehlikede olduğunu söyledik o da bana, 'en kötü ihtimal öleceğimi, ölümün hak olduğunu kaçış olmadığını, hiç olmadı istifa edebileceğimi yanımda biber gazı ile gezmem gerektiği gibi' hiç de duyarlı olmayan, bizi daha da demoralize eden tavsiyelerde bulundu. Hatta 'böyle abuk sabuk insanlarla arkadaş olan kızlarımızda hata' diyerek kısmen beni suçladı ve bizi gönderdi. O sırada odada bulunan Van Milli Eğitim Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanı Kıyasettin Kırekin ertesi gün yanına uğramamızı istedi. Biz de gittik ve durumumuzla ilgilendi, bizi yönlendirdi. Anlattığım olayların resmi dökümünü, savcılık kayıtlarını, mahkeme kararını dosyalayıp dilekçeyle birlikte Milli Eğitime başvurabileceğimi, Memur Atama Yönetmeliği 39/b maddesi kapsamında tayin isteyebileceğimi söyledi."
Aktürk, dilekçesinde, başına geleceklerden Van Valisi Münir Karaloğlu ve Vali Yardımcısı Zafer Coşkun ile Van Milli Eğitim Müdürlüğü'nün sorumlu olacağını, bu kişi ve kurumlar hakkında suç duyurusunda bulunacağını, ölümü halide ailesinin dava açacağını da ekledi.
KORUNMADI VE...Valilik'ten olumlu bir yanıt alamayınca Aktürk, 45 günlük rapor alarak ailesinin yanına Konya'ya gitti. Peşinden Hakan Başar da Konya'ya gelerek, 6 Aralık'ta Gülşah öğretmeni silahla vurarak öldürdü.
VAN VALİSİ SORUŞTURDU!Gülşah öğretmenin öldürülmesi ve mahkemeye verdiği dilekçe basında geniş yer bulunca, Van Vali Yardımcısı Zafer Coşkun hakkında önce inceleme başlatıldı. Bunun için 12 Aralık 2012'de, Coşkun ile aynı konumda olan Van Vali Yardımcısı Hakan Alkan görevlendirildi. Alkan'ın incelemesi sonucu Coşkun hakkında "soruşturma izni verilmemesine" karar verildi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, kanuna göre kamu görevlisinin üstü konumundaki bir kişi tarafından soruşturulması gerektiği için karara itiraz etti. İtiraz kabul edilerek, bu kez dosya 28 Mart 2013 tarihinde dönemin Van Valisi Münir Karaloğlu'na verildi. Karaloğlu da "soruşturma izni verilmemesine" karar verdi. Bakanlığın itirazı üzerine dosya Van Bölge İdare Mahkemesi'ne gönderildi.
SKM'DEN SUÇ DUYURUSUBuradaki hukuki süreç devam ederken, ESP/ Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM), Van Valisi Münir Karaloğlu, Vali Yardımcısı Zafer Coşkun, Van İl Emniyet Müdürü Ümit Yurdakul ve Van İl Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Sayılır hakkında suç duyurusunda bulundu ve ilgililerin "görevi kötüye kullanmak"tan yargılanmasını talep etti.
SKM'nin suç duyurusu üzerine İçişleri Bakanlığı tarafından soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında Gülşah Aktürk'ün korunma için yürüttüğü hukuki süreç, mahkemeye verdiği dilekçe incelenirken, Van Valiliği ile Münir Karaloğlu'nun atandığı Bursa Valiliği'nden de bilgi istendi.
VALİLİK GÜLŞAH ÖĞRETMENİ SUÇLAMAYI SÜRDÜRDÜHer iki valilikten de aynı yanıt gönderildi. Yanıtta, Gülşah öğretmene yönelik suçlamalar devam etti. Katil Hakan Başar, bilgisayarından kadın cinayetleri, cinayet sonrası alacağı ceza ve silah satın alma konularını araştırması da dikkate alınarak, "planlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına rağmen, valilik yazısında soruşturulması istenen kamu görevlilerinin "görevlerinin gereklerini yapmakta ihmal ve gecikme göstermedikleri, Gülşah Aktürk'ün mağduriyetine neden olmak suretiyle görevlerini kötüye kullanmadıklarının anlaşıldığı" iddia edildi.
POLİSE HABER VERMEDİ İDDİASIVan Valiliği, "Van ilinden ayrılarak Konya ilinde ikamet eden ailesinin yanına gitmesi ve Hakan Başar'la Konya ilinde buluşması ile ilgili olarak da güvenlik güçlerine telefon ya da diğer iletişim vasıtalarıyla herhangi bir şikayet ve bildirimde bulunmadığının anlaşıldığı..." diyerek kendisini savundu.
Valilik, 02 Kasım 2012'den 6 Aralık 2012'ye kadar Hakan Başar'dan 502 mesaj geldiği, Gülşah Aktürk'ten de 278 mesaj gönderildiğini, cinayetten önce son iki günde birbirlerine toplam 282 mesaj gönderildiğini belirterek, "Bu mesajların içeriği dikkate alındığında adı geçenler arasındaki yakın arkadaşlık ilişkisinin devam etmekte olduğunun anlaşıldığını" ileri sürdü.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI KOPYALA YAPIŞTIR YAPTIGülşah öğretmenin ölümünden kısa süre önce yazdığı dilekçeyi dikkate almayan İçişleri Bakanlığı Personel Genel Müdürü Muhterem İnce, Valiliğin açıklaması üzerine eski Van Valisi Münir Karaloğlu, Vali Yardımcısı Zafer Coşkun, Van İl Emniyet Müdürü Ümit Yurdakul ve Van İl Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Sayılır'ın "görevlerinin gereklerini yapmakta ihmal ve gecikme göstermedikleri, Gülşah Aktürk'ün mağduriyetine neden olmak suretiyle görevlerini kötüye kullanmadıkları" kanaatine vardı.
İnce, Gülşah öğretmenin ölümünde sorumluluğu olan kamu görevlileri hakkındaki şikayetin işleme konulmamasına karar verdi. Karar, Müsteşar Yardımcısı Aziz Yıldırım ve müsteşar Seyfullah Hacımüftüoğlu tarafından da "uygun" bulundu. Soruşturma yürütülmemesi kararına, İçişleri Bakanı Efkan Ala da olur verdi.
YORUM YAZIN