Alıkonulma Merkezlerinde Ölen 28 Kişiyle İlgili Soruşturmalarda Bahane Aynı: 'Kamera Bozuk'

Van'da mülteci çocuk Lütfillah Tacik'in ölümüne ilişkin yaptığı açıklamada, kameraların "arızalı" olmasına dikkat çekerek, tutulma koşullarında gerçekleşen 28 ölümde aynı durumun olduğunun altını çizdi.

İnsan Hakları Ortak Platformu, Van'da mülteci bir çocuğun Yabancılar Şubesi'nde yaşamını yitirmesine ilişkin bir açıklama yaptı.

Açıklamada, Van Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şubesi tarafından tutulurken uğradığı şiddet nedeniyle beyin kanaması geçirerek yaşamını yitiren Afganistan vatandaşı 17 yaşındaki Lütfillah Tacik'in ölümü ile ilgili iddiaların derhal soruşturulmasını istedi.

2007 yılından bu yana tutulma koşullarında hayatını kaybedenlerden 28 ile ilgili soruşturmalarda, kamera kayıtlarının olmadığının ortaya çıktığını belirten plaftorm, "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına göre özgürlüğünden güvenlik güçlerince mahrum bırakılan bir kişinin alıkonulmadan önce herhangi bir sağlık sorunu yok ise alıkonma anından sonra meydana gelen her türlü sağlık sorunu konusunda ispat yükümlülüğü devlete aittir. Bunun en önemli araçlarından birisini görüntülü kamera kayıtları oluşturmaktadır. Ancak Lütfillah Tacik'in ölümü ile ilgili olarak resmi makamların verdiği bilgi o sırada kameraların 'arızalı olduğu ve görüntü kaydetmediği'ne ilişkindir. Daha önce ülkenin farklı alıkonulma merkezlerinde gerçekleşen 28 ölümün tümünde aynı gerekçe ileri sürülerek görüntüler ortaya çıkarılmamıştır. Görüntü kayıtlarının ortaya çıkamamasının ana nedenlerinden birisi, bu konuda herhangi bir yasal düzenlemenin mevcut olmamasıdır" dedi.

Kamera zorunluluğu olmaması nedeniyle yasama organının her ölümden sorumlu olduğu kaydeden plaftorm, "Bu yasa yokluğu aynı zamanda cezasızlığı da beraberinde getirmektedir" dedi.

Platform, BM İşkenceyi Önleme Seçmeli Protokolü esaslarına dayalı bağımsız bir mekanizmasının oluşturulmamasını da eleştirdi.