Header Ads

Geri Çekilmeyi ve Çözüm Sürecini İzleme Komisyonu: "En Büyük Engel Kalekollar"


İnsan Hakları Derneği (İHD) tarafından kurulan "Geri Çekilmeyi ve Çözüm Sürecini İzleme Komisyonu", 8 Mayıs 2013 tarihinde PKK tarafından başlatılan geri çekilmenin üzerinden geçen bir yılı değerlendirdi.

28 Haziran 2013'deki protestolarda Medeni Yıldırım'ın askerlerin açtığı ateş sonucu hayatını kaybettiği ve 8 kişinin de yaralandığı Diyarbakır'ın Lice ilçesinde bulunan Kayacık Köyü Karakolu önünde yapılan basın açıklamasıyla bir yıllık rapor açıklandı.

Lice Belediyesi Eşbaşkanı Rezan Zuğurli, İHD Bölge Temsilcisi Şevket Akdemir, İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici ve şube yöneticilerinin de olduğu eylemde, raporu İHD Genel Başkan Yardımcı Av. Serdar Çelebi açıkladı. Komisyon olarak sınır illeri başta olmak üzere inceleme ve araştırma yaptıklarını ve il valilikleriyle görüşmeler gerçekleştirdiklerini söyleyen Çelebi, bölgenin bazı alanlarında yaptıkları incelemeler sırasında geri çekilen PKK'lılarla da görüştüklerini ifade etti.

2013 yılının Eylül ayına kadar devam eden geri çekilme sürecinde bazı olumsuz gelişmeler yaşansa da sürecin can kaybı yaşanmadan devam ettiğini dile getiren Çelebi, bölgede yoğun bir çekilme yaşandığını belirtti. Çelebi, ancak çekilme sürecinin başlamasından sonra hükümetin sorunun çözümü konusunda beklentileri karşılamaktan uzak tutumu nedeni ile geçtiğimiz yılın Eylül ayında geri çekilmeler fiili olarak durdurulduğunu hatırlattı.

341 KARAKOL İHALE EDİLDİ
Bölgede, en çok gerginliğe kalekol inşaatlarının yol açtığının altını çizen Çelebi, başta Diyarbakır, Hakkari, Şırnak ve Dersim olmak üzere benzer gerginlikler ve çatışmaların devam ettiğini belirtti. Çelebi, "Son bir yıl içerisinde bölge genelinde 341 yeni karakol yapımı ihale edilmiş, bunların bir bölümü tamamlanmıştır. 341 adet karakoldan 102 adedinin inşaatları tamamlanarak teslim edilirken, 143 karakolun inşaat çalışmalarının devam ettiği, 36 karakolun ise ihale aşamasında olduğu tespit edilmiştir" dedi.

"Güvenlik" adı altındaki barajlara da dikkat çeken Av. Çelebi, Munzur, Tagar Suyu, Aliboğazı ve Botan çayı üzerinde ve sınır hattında yapılan barajları hatırlattı. Sadece Şırnak ile Federal Kürdistan Bölgesi sınırında 11 adet güvenlik barajı yapıldığı bilgisini veren Çelebi, "Güvenlik barajları, iki coğrafyayı adeta birbirinden ayırmayı hedeflemektedir" dedi.

2 BİN YENİ KORUCU ALINDI
Şırnak, Van, Bitlis, Siirt, Bingöl ve Muş ile bağlı ilçelerde toplam 2 bin civarında yeni korucu kadrosu açıldığını ve bu kadronun bir bölümünün alımının tamamlandığını söyleyen Çelebi, "Barış sürecinin gündemleşmesiyle birlikte, çözülmesi gereken sorunların başında gelen koruculuk sistemi ne yazık ki halen orta yerde durmaktadır" dedi. Koruculardan kaynaklı sorunların bu süreçte de devam ettiğini söyleyen Çelebi, Kulp'a bağlı Karpuzlu köyünde gerilla kıyafeti giyen 5 korucunun, gençleri darp etmesi olayını hatırlattı.

Çelebi, mayınlı arazilerin başta hayvancılık olmak üzere kırsal kesimde yaşayan halkın çalışmasını engellediğini de belirtirken, mayınlı bölgelerin olduğu gibi bırakılmasının arazilerden verim elde edilmesini engellediği gibi, insan yaşamı üzerinde de ciddi tehditler oluşturduğunu vurguladı.

KALEKOL YAPIMI GERİ ÇEKİLMEYİ ENGELLİYOR
Barış ve huzur içinde yaşanabilmesi için onurlu barışın tesis edilmesi gerektiğine işaret eden Çelebi, kalekol, baraj, güvenlik yolu yapımlarına bir an önce son verilmesini, yeni korucu alımlarının iptal edilerek, koruculuk sisteminin tamamen kaldırılmasını, mayınlı arazilerin bir an önce temizlenmesini, barış sürecinin bir takvime bağlanmasını ve Meclis'in sürece dahil edilmesini, buna karşılık gerillaların geri çekilme sürecinin tekrar başlamasını, demokratik ve kalıcı barışın sağlanması için Abdullah Öcalan'ın özgürlüğüne kavuşması gerektiğini dile getirdi.

(etha)
foto: al jazeera

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.