Antikapitalist Müslümanlar 1 Mayıs'ta Taksim'de Olacak

Antikapitalist Müslümanlar, son 2 yıldır olduğu gibi bu yıl da Fatih Camii'de yaşamını yitiren işçiler için gıyabi cenaze namazı kıldıktan sonra Taksim'e yürüyecek.

"Mülk Allah'ın, emek işçinin. Kahrolsun küresel kapitalizm" şiarıyla 1 Mayıs'a hazırlanan Antikapitalist Müslümanlar'ın Sözcüsü Özgür Kazım Kıvanç, ETHA'ya konuştu.

1 Mayıs'ta temel olarak sistem eleştirisi yaptıklarını söyleyen Kıvanç, "Siyasetin dar kalıplarından çıkıp, temsili demokrasinin ve parlamenter sistemin dışına taşınması gerektiğini düşünüyoruz. Kapitalizmle, onun yarattığı çözüm önerileri üzerinden mücadele etmenin mümkün olmadığını düşünüyoruz. O yüzden sokakta siyaset yapmanın önemini vurguluyoruz. Gezi'den bu yana olan süreçte bu başarılmıştı ama seçim dönemiyle birlikte dar kalıpların içine sıkıştırıldı" dedi.

Taksim'in uzun yıllardır ödenen bedeller sonucu simgesel bir anlamı olduğunu da söyleyen Kıvanç, "Taksim; emek mücadelesinde yer alan, ölümlerle, yaralanmalarla, tutsaklıklarla bedel ödeyen bir kesim için simgesel bir yer. Taksim'den vazgeçilmesi zor gibi görülüyor. İktidarın da burada yapmaya çalıştığı mevzi savaşı vermek aslında. Bir kesimin elinde simgesel anlam ifade eden bir şeyi alıp o mücadeleyi zayıflatmaya çalışan bir yol izliyor" dedi.

1 Mayıs'ın nerede kutlanacağının işçilerin iradesiyle belirlenebileceğini ifade eden Kıvanç, iktidara düşen görevin ise o insanların can güvenliğini sağlamak olduğunu söyledi. Kıvanç, "Hatta buna bile gerek yok" dedi, 1 Mayıs'ın 3 yıl boyunca Taksim'de barışçıl bir şekilde kutlandığını hatırlattı.

Özgür Kazım Kıvanç, "Böyle olması AKP ile bağımlılık ilişkisi olan muhafazakar kesim tarafından da bir mesaj olarak doğru algılanmasına yol açtığı için iktidar çatışma ortamı yaratmak istiyor" dedi.

Holdinglerin elinde olan medyanın da emekten yana insanları marjinal olarak gösterdiğini söyleyen Kıvanç, "Taksim kıymetlidir. Emek mücadelesi veren insanlar için vazgeçilmemesi gereken bir yerdir" dedi.

Kıvanç, şöyle devam etti:

"Antikapitalist Müslümanlar'ın bu anlamda bir görevi var, bir bilinç oluşturmaya çalışıyoruz. Fatih Camii'den Taksim'e yürümeye çalışmamızın sebebi de budur. Bu ülkenin işçilerinin büyük bölümü muhafazakar insanlar. Ama ne yazık ki yüzyıllardır hakim bir iktidar algısının altında ezilmeye alıştıkları için böyle bir emek mücadelesinde hiç yer almadılar. Çünkü dinleri de onlara emeğin yanında olan bir din gibi değil de egemenin yanında olan bir din gibi öğretildi. Bizim burada sağlamaya çalıştığımız bilinç, emek mücadelesinin dışında kalan, örgütlü bir şekilde mücadele etmeyen ama bu sistemin yarattığı sorunları en derinden hisseden, asgari ücretle çalışmak zorunda olan, faturalarını ödeyemeyen insanlara, İslam dini ve bütün peygamberlerin hep ezilenin yanında olduklarını anlatmak. Bugün de Müslümanlara düşen, egemenlere karşı ve onların temsilcisi olan bir iktidara karşı kendimize değer edindiğimiz camilerden çıkıp emek mücadelesinin ortak olarak yürütüldüğü alanlara doğru yürümektir. Bunu ayetlerle, hadislerle yapmalıyız. Herkes kendi aidiyetiyle mesaj vermeli ama niyet tek olmalı. Sisteme karşı durulmalı, o sistemi yürüten iktidarlara ve egemenlere karşı olmalı."