Diren Kazova: Mağazadan Çok Paylaşım ve Dayanışma Merkezi
Serdal Işık/etha
Çarşamba yürüyüşleriyle başlayıp patronsuz üretime kadar gelen Kazova deneyimi, "Diren Kazova" mağazasının açılmasıyla yeni bir aşamaya geçti. İşçilerin yönettiği fabrikada üretilen kazaklar, Diren Kazova mağazasında uygun fiyatlara satılıyor. İşçiler, "Yapacağımız şeyleri paylaşım adına yapacağız" diyor.
Kazova işçileri, Diren Kazova Kazak ve Kültür Merkezi'nde ürettikleri ürünleri satmaya çalışıyor. Kıt kanaat geçinen işçiler piyasada 200-300 TL'ye satılan kazakları 50 TL'ye satıyor.
Mağazaya girdiğimizde dikkatimi ilk yerlere döşenen parke taşları çekti. "Bu taşları niye döşediniz" diye sorduğumuzda, işçiler taşların sanatçılar tarafından döşendiğini belirtti. Duvarlardaki resimlerde oldukça dikkat çekici. Sanatçıların yaptığı ilginç dekor dikkat çekici olduğu kadar göz doldurucu. Mağazaya gelenlerin ilk sorduğu, "Bunlar niye böyle, niye böyle yapmışlar?" Duvarlarda Kızıltepe şehitleri, Dursun Karataş, Hrant Dink ile Gezi isyanı ile 1 Mayıs fotoğrafları ile Gezi isyanında yaşamını yitirenlerin resimleri de yer alıyor. Duvarlara asılı olanlar arasında en dikkat çeken Kazova direnişinden kareler ve "Kazova ilmek ilmek emek demektir" yazılı şal.
Masa üzerinde #resistkazova yani #direnkazova yazılı tişörtler de mağaza içerisinde dikkatleri çeken bir diğer şey. Bir taraftan ürettikleri kazakların hatalarını düzeltmeye çalışan işçiler, bir taraftan da bizimle sohbet ediyor. Sohbet sırasında mağazayı gezen bir kadın dikkatimizi çekiyor. Nazilli'den gelen kadın, Kazova Kültür Merkezi'ni televizyonda gördüğünü, sanatçıların defile düzenlemesi ile ilgisinin arttığını, bu nedenle ziyarete geldiğini anlatıyor.
PATRONLU YILLAR İŞKENCE GİBİYDİKazova deneyiminin, çadır direnişinden kooperatife kadar bütün aşamalarında yer alan işçilerden Aynur Aydemir, Kazova fabrikasının "patronlu dönemleri"nde, özellikle son iki yılın bir işkence olduğunu söyledi. Çalışma koşullarının dayanılmaz olduğunu ancak çalışmak zorunda oldukları için zorluklara katlandıklarını ifade eden Aydemir, patronların kendilerine hakaret ve küfür ettiğini, bazen silah çektiğini, sürekli işten çıkarmakla tehdit ettiğini, psikolojik baskı uyguladığını anlattı. Aydemir, patronun alacaklarını ödemeden kaçmasının ise son darbe olduğunu belirterek, her bir işçinin tazminatlarla beraber en az 10 bin TL alacağı olduğunu söyledi.
DİRENİŞ AŞAMA AŞAMA GELİŞTİDirenişe başlamalarının kolay olmadığını, ancak kaygı ve korkularına rağmen eylemlere başladıklarını belirten Aydemir, direnişin Çarşamba yürüyüşlerinden, patronun evinin önündeki eylemlere, fabrika önündeki çadırdan, fabrika işgaline kadar aşama aşama geliştiğini anlattı.
İşçilerin üretime başlamaları ise biraz tesadüfe dayanıyor. 8 işçi ile başlayan fabrika işgalinin ilk günlerinde, işçiler çatıyı karıştırırken kazakları buluyor. Bu kazakları ne yapalım diye düşünürken tamir etme kararı alıyorlar. Sadece dokuma makineleri olan Kazova işçileri, yapamadıkları işlemleri ise başka atölyelerde yaptırarak o kazakları onarıyor.
"Her şey biraz zor oldu. İlk etapta bazı şeyleri aşamıyorsunuz ama yavaş da olsa üretime geçtik. Günde 30-40 tane dokuyorduk" diyen Aydemir, yaptıkları işlerle iyi bir gelir elde edemeyince, defile yapma kararı aldıklarını anlattı.
Aydemir, şöyle devam etti: "Defile ile beraber sol basının dışındaki basın da bizi göstermeye başladı. Halk bizi daha çok tanımaya başladı. Defileye gelen sanatçılar yardımlaşma amacıyla geldiler. Herhangi bir ücret talep etmediler. Hatta ellerindekini bile bize harcadılar. Defile ile beraber sesimizi duyurduk."
'KADIN DİRENİŞÇİ OLMAK ZOR'Kadın direnişçi olmanın zorluklarına da dikkat çeken Aydemir, "Çocuklarınızı göremiyorsunuz. Onlara zaman ayıramıyorsunuz. Benim iki çocuğum var. Okullar kapanınca büyük çocuğu memlekete gönderdim, küçük çocuğum zaten memleketteydi, annemin yanındaydı. Şimdi yanımdalar, annem bakıyor. Çünkü ekonomik anlamda hala kendimizi düzeltemedik. Evlerimize gelir götüremiyoruz. Ailelerimizin desteğiyle ayakta duruyoruz" dedi.
'SÖMÜRÜYÜ ARTIK YETER DEDİK'Aydemir, tüm bu zorluklara neden katlandıklarını ise şöyle açıkladı: "Gururun ve onurun el vermiyor. Senelerce çalışmışsınız ve emek vermişsiniz, birileri sizi sömürmesine yeter diyorsunuz. Nereye kadar?"
Başlarda karşı çıkan ailesinin şimdi destek olduğunu da ekleyen Aydemir, "Hepsi şu andan itibaren ne olursa olsun yapın diyorlar. 'Bu kadar yol ilerlediniz bundan sonra vazgeçemezsiniz, o kadar halka söz verdiniz.' Elimizden geleni yapacağız. Ayakta durabildiğimiz kadar duracağız" dedi. Aydemir, yaptıkları şeyin meşruluğunun da altını çizdi.
DAYANIŞMA EZİLENLERİN İNCELİĞİDİR13 yıldır Kazova'da çalışan Dursun Ceylan, Gezi sonrası oluşturulan forumların desteğine dikkat çekti. Ceylan, forumlarda toplanan paralarla makineleri tamir ederek üretime başlayabildiklerini anlatırken, Che'nin "Dayanışma ezilenlerin inceliğidir" sözlerinin haklılığını bir kez daha görülmüş oldu.
'HALKIN DESTEĞİ İLE YALNIZ OLMADIĞIMIZI ANLADIK'Ceylan, sanatçıların ve halkın desteğini de unutmadı: "Sanatçıların bizi desteklemesi... Biraz endişelerimiz vardı. Ne kadar dayanabiliriz diye, ne kadar bu işi götürebiliriz diye tereddütümüz vardı. Ama sanatçıların, halkın desteği ile dedik ki biz artık yalnız değiliz. Bu işi sonuna kadar götüreceğiz."
Sattıkları kazakların ancak ev kiralarına yettiğini belirten Ceylan, "50'şer 100'er lira harçlık alabiliyoruz. O da haftada, 10 günde bir defa. Maaş alamadık şu ana kadar. Aslında maaş almayı herkes ister ama üretilen satılan mal hepimizin ihtiyacını karşılamıyor. Kiraları ve masrafları ancak karşılayabiliyoruz" diye konuştu.
DİREN KAZOVA PAYLAŞIMIN ADRESİ OLACAKKaya Emir Dönmez ise Diren Kazova'nın bir kültür merkezi ve kooperatif olduğunu vurguladı. Diren Kazova'ya yeni katılımların olacağını ve burayı halkla paylaşacaklarını ifade eden Dönmez, şöyle devam etti: "Yapacağımız şeyleri paylaşım adına yapacağız. Diren Kazova Kooperatifi bütün direnişlerin yanında yer alacak. Zaten kooperatifin tüzüğünde de bu belirtildi."
Şu ana kadar 8 bin mal ürettiklerini, ellerinde 5 bin adet mal olduğunu söyleyen Dönmez, "Halk bize bu konuda destek oluyor. Birçok yerden geliyorlar. Yani İzmit'ten, İzmir'den, Ankara'dan, Nazilli'den, üniversitelerin hepsini sayabilirim" dedi.
Dönmez, kooperatifin yasal işlemlerinin ise birkaç gün içinde başlatılacağını ekledi.
YORUM YAZIN