Biber Gazına Karşı Kampanya: "Kolluğun İşkence Araçları Yasaklanmalıdır"
İHD İstanbul Şubesi, İstanbul Tabip Odası, İstanbul Eczacılar Odası, TİHV, ÇHD, Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği ve Kimya Mühendisleri Odası, geçtiğimiz günlerde yapılan "İşkence Alanı Sokaklar" başlıklı sempozyumun sonuç bildirgesini açıkladı.
İstanbul Eczacılar Odası Galatasaray Kültür Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısında, polisin tüm şiddet araçlarına karşı bir kampanya başlatılacağı açıklandı.
İŞKENCE YÖNTEMİDİRDeklerasyonu okuyan İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu, "Ülkemizde ateşli silah olarak da kullanılarak ve gaz etkisiyle insanlarımızın ölümüne ve yaşamsal yaralanmalarına yol açan ve maruz kalan herkes için uzun vadede ciddi sağlık riski taşıyan; biber gazı, diğer kimyasallar ve tüm zor kullanım araçları acilen yasaklanmalı, bir işkence yöntemi olarak kabul edilmelidir" dedi.
Bu araçların "güvenlikçi devlet" anlayışından kaynaklandığını kaydeden Çerkezoğlu, "İnsanı odağına almayan devlet algısı bu tür kimyasalların kullanımında kendini meşru görmektedir" dedi. Çerkezoğlu, yasaklanmasını talep ettikleri bu araçların temelini, kitlesel katliamlara yol açan kimyasal silahların oluşturduğunun altını çizdi.
Gezi direnişinde başta biber gazı olarak bilinen materyaller olmak üzere polisin "zor kullanım araçları"nın öldürücü karakterinin ortaya çıktığını söyleyen Çerkezoğlu, "Ülke dumana boğuldu, sendikalar, dernekler, meslek odaları, işyerleri, evler, okullar hatta hastaneler de gaza maruz kalındı. Neredeyse gazı solumayan insan kalmadı. Biber gazı stokları tükendi, bu kimyasallar ülkemizin önemli ithalat kalemlerinden biri halini geldi. Tüm bunlar halkın kendi ifade etme çabasının engellenmesi için yapıldı" dedi.
Çerkezoğlu, halkın kendisini ifade etmesi için sokaklara çıkmasının en temel insan hakkı olduğunu söyleyerek, ulusal ve uluslararası yasa ve sözleşmeleri hatırlattı.
KANSER OLASILIĞI VAR"Dünyada ve ülkemizde yapılan tüm araştırmalar göz yaşartıcı gazların doğrudan kendilerinin ya da içeriklerinde bulunan çözücülerin potansiyel toksik etkileri olduğunu göstermektedir" diyen Çerkezoğlu, bu maddelerin sağlık üzerinde uzun vadede olumsuz etkileri olabileceği konusunda endişeler olduğunun altını çizdi. Çerkezoğlu, "Bu endişeler, kanser olasılığını da içermektedir" diye ekledi.
"Bu durum göstericilerin yanı sıra başta gazeteciler olmak üzere mesleki olarak sürekli ve yoğun olarak temas edenler için de geçerlidir" diyen Çerkezoğlu, zor kullanım araçlarının psikolojik zararlar da yarattığına dikkat çekti.
Biber gazının doğrudan ya da dolaylı olarak ölümlerine yol açtığını da hatırlatan Çerkezoğlu, zor kullanım araçlarına karşı bir kampanyanın ihtiyaç olduğunu dile getirdi.
Çerkezoğlu, şöyle konuştu: "Mağdurların, akademisyenlerin, bilim insanlarının, emek ve meslek örgütlerinin, insan hakları kurumlarının, sokakta muhalefet örgütleyen demokrasi güçlerinin bu çalışmada yer alması, birleşik bir mücadele olarak, uluslararası boyutunu da içerecek şekilde sonuç alıcı bir hat izlenmesi çok değerlidir. Bu çalışma tüm kurum ve kişilerin katkısına açıktır. Ulusal ve uluslararası imza, dava, miting, konferans vb. eylem ve etkinliklerle sonuç alıcı bir güce dönüşmesi amaçlanmaktadır. Ülkemizde de insan ve çevre sağlığına açıkça zararlı olan kimyasallar, gaz bombaları, kimyasallı sular, elektro şok aletleri, plastik mermiler gibi araçların kullanılmamasını ve yasaklanmasını; toplumsal olaylarda görevli kolluk gücüne gerçek mermi taşıyan silahlar verilmemesini ve bugüne değin işlenen suçların failleri ve azmettiricilerinin yargılanmasını sağlamak üzere ülkemizdeki tüm demokratik kurum ve kişileri kapsamlı bir kampanyaya katkı vermeye davet ediyoruz."
YORUM YAZIN