Pervin Buldan: "Ben Onların Yüzüne Baktım Ama Onlar Benim Yüzüme Bakamadılar"
Abdülmecit Baskın davasında tarihi bir yüzleşme yaşandı. Eşi öldürülen Pervin Buldan ile cinayetten yargılanan Eken ve Özel Harekâtçılar ilk kez karşılaştı.
Altındağ Nüfus Müdürü Abdülmacit Baskın’ın öldürülmesiyle ilgili davanın ilk duruşması tarihi bir yüzleşmeye de sahne oldu. Duruşmayı izleyen ve kocasını faili meçhul cinayete kurban veren BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, “Ben onların yüzüne baktım ama onlar benim yüzüme bakamadılar” dedi.
Baskın’ın öldürülmesiyle ilgili davanın ilk duruşması dün Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı.
Koridorda yüzleşmeDuruşma başlamadan önce mahkemenin önünde iki ayrı grup dikkat çekti. Bir tarafta Korkut Eken ve tutuksuz yargılanan Özel Harekâtçı polisler toplanırken, koridorun diğer tarafından ise faili meçhul cinayete eşini kurban veren Buldan ile Baskın’ın yakınları bir aradaydı.
Baskın’ın kardeşi Necip Baskın, “Bu davanın açılması bile çok önemli bir şey. Davanın sonucunda bir şey çıkar mı bilmiyorum. Ama bu davayı önemsiyoruz. Yıllardır bugünü bekledik” dedi.
Duruşmada sanıkların kimlik kontrolü sırasında çocukların sayısını belirtirken, ön sırada duruşmayı izleyen Buldan’ın “Benim de çocuklarım vardı” dediği duyuldu.
Radikal’e konuşan Buldan, dava nedeniyle çok değişik duygular içinde olduğunu anlattı. Buldan, “Burada şu anda eşimin katilleri yargılanıyor. Kimlik kontrolleri yapılırken sanıklar çocuk sayısını belirttiler. O an ben de ‘Benim de çocuklarım vardı’ diye düşündüm. Eşim öldürüldüğün gün çocuğumu dünyaya getirdim” dedi.
Eken ve diğer Özel Harekâtçı polislerle ilk defa bir mekânda karşılaştığını söyleyen Buldan, “Yüreğimde fırtınalar koparak duruşmayı izliyorum. Buraya gelirken ‘Onların yüzlerine bakabilecek miyim’ diye düşündüm. Çok rahat bir şekilde bakıyorum onların yüzlerine. Ancak onların benim yüzüme bakamadıklarını görüyorum” diye konuştu.
‘Paralı katiller’Eşi Savaş Buldan’ın öldürülmesi olayına Ayhan Çarkın ve Ziya Bandırmalıoğlu’nun karıştığına ilişkin görgü tanıklarının anlatımları bulunduğunu da ifade eden Buldan şunları söyledi: “Bu anlatımlar sayesinde çizilen robot resimler var. Ancak ben bu kişilerin kurban olarak seçildiğini düşünüyorum. Bunlar paralı katiller. Zamanaşımı tehlikesi nedeniyle Baskın’ın ölümü ile ilgili dava açıldı. Diğer cinayetlere ilişkin dava açıldığı zaman muhtemelen bu iki dava birleştirilecek.” Çarkın’ın duruşma sırasında “Kürtlere zulüm edildi” şeklindeki açıklamasının hatırlatılması üzerine de Buldan “Bu çok önemli bir itiraf. Aslında bu Türkiye ’nin bir gerçekliği. Bu ülkede Kürtlere terörist muamelesi yapıldı. Mehmet Ağar açıklamalarında ‘bin operasyon yapıldığını’ söyledi. İşte biz bunun için Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulması gerektiğini ve bu cinayetlerin araştırılmasını istiyoruz” diye konuştu.
Eski Özel Harekâtçı Ayhan Çarkın, Altındağ Nüfus Müdürü Abdülmacit Baskın’ın öldürülmesi ilgili davada çarpıcı açıklamalarda bulundu. Faili meçhul cinayetlerin MGK kararı ile işlendiğini öne süren Çarkın, oluşturulan ekibin içinde sivil kişilerin de bulunduğunu söyledi.
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın bir numaralı sanığı Mehmet Ağar raporlu olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılmadı. Tutuklu sanıklar Çarkın, Ziya Bandırmalıoğlu’un yanı sıra tutuksuz sanıklar Korkut Eken, eski Özel Harekâtçı polisler Ayhan Akça, Ercan Ersoy, Seyfettin Lap, Ahmet Demirel, Ayhan Özkan ve Uğur Şahin duruşmaya katıldı. Bandırmalıoğlu Baskın’ın öldürülmesi ile ilgili olarak bilgisinin bulunmadığını ileri sürdü. Eken de savunmasında 1993’te Çiller’in talebi üzerine Özel Harekâtçı polislere eğitim vermekle görevlendirildiğini anlatarak, “Buradaki herkesin öğretmeniyim. Buradaki arkadaşların böyle bir şeye karışacağını düşünmüyorum” dedi.
‘Kürtlere zulüm ettik’Çarkın ise yine dikkat çeken açıklamalar yaptı. Eski MİT’çi Mehmet Eymür’ü de suçlayan Çarkın, “Cinayetleri biliyorlar ama hiçbir şey yapmamışlar. Devlet adına yapıldığı söylenen her türlü pisliğin baş mimarlarındandır” diye konuştu. Çarkın, Susurluk kazasında kayıp olan silahları da hatırlatıp, Eken’e dönerek, “Kayıp silahlar nerede? Eken. Hadi açıkla” dedi. Eken ise “Seni alakadar eden bir durum değil bu. Sen anlayamazsın” yanıtını verdi. Çarkın Güneydoğu’da görev yaptığı sırada Kürtleri tanıma fırsatı bulduğunu ifade ederek şunları anlattı: “Güneydoğu’da tertemiz bir halkla tanıştım. Namuslu bir toplum olan Kürt toplumunu baskı, zulüm, işkence ve şiddetle aşağılama gibi en ağır tahriklere bile yıllarca katlanan bir halkı, bu anlayış karşımıza bölücü, vatan haini, eşkıya ve benzeri niteliklerle yıpratıp bizi birbirimize kırdıran bir zihniyetin kurbanları yaptılar.”
Mesut Hasan Benli | Radikal

YORUM YAZIN