İstanbul Üniversitesi Solcu Öğrencilere Önce Ceza Verip Bildirmeyi Unuttu Sonra Sınavları Geçersiz Saydı

Öğrencilere disiplin cezası veren İstanbul Üniversitesi, bu cezayı kimseye tebliğ etmedi. Durum öğrencilerin sınavlara girmesinin ardından ortaya çıktı. Tebliği unutan yönetim, öğrencilerin sınav notlarını geçersiz saymaya çalışıyor.

İstanbul Üniversitesi’nde 16 Nisan 2013 tarihinde Hizbullah yanlılarının solcu öğrencilere saldırması sonucu kavga çıktı.

56 öğrenci gözaltına alınırken, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanlığı hem saldıran hem de saldırıya uğrayanlar hakkında disiplin soruşturması açtı.

Soruşturma sırasında öğrencilerin hukuki yardım almaları engellenirken, verilen cezalar kimseye bildirilmedi.

Sınavların ardından ceza kararını tebliğ etmediğinin farkına varan yönetim öğrencilere “Biz unuttuk ama ceza vermiştik, sınavlara girmememiz gerekirdi. Notlarınızı geçersiz sayacağız” dedi. Ancak cezaların geriye doğru işletilmesi hukuki açıdan mümkün değil.

Skandal uygulama, 11-18 Kasım tarihleri arasında yapılan vize sınavları bittikten sonra ortaya çıktı.

Sınav sonuçlarının açıklanmasının ardından öğrenci işleri 22 Kasım’da bazı öğrencileri çağırarak “Sizin hakkınızdaki disiplin soruşturması sonuçlandı, 1 hafta uzaklaştırma cezası aldınız ancak biz size bunları tebliğ etmeyi unuttuk, o yüzden sınavlara girdiniz. 11-18 Kasım tarihlerinde cezalı olduğundan tarih olduğundan sınavlarınızı geçersiz sayıp not sistemine işlemeyeceğiz” bildiriminde bulundu.

Duruma itiraz eden öğrencilerin, hocalarıyla görüşmelerinin ardından sınavları yapan öğretim elemanlarının da cezalardan habersiz olduğu ortaya çıktı. Tebliğ ya da ilan yapılmadığı için durumun kendilerini bağlamayacağını, sınava girenlerin notlarının açıklanıp geçerli sayılacağını belirten öğretim üyelerine rağmen öğrenci işleri notların sisteme işlenmeyeceği konusunda ısrarcı oldu.

Yönetimin henüz görüşmediği öğrenciler ise uzaklaştırma cezası aldıklarından ve sınavlarının geçersiz sayılmak istendiğinden hala habersiz.

‘Cezayı bildirme zorunluluğu var’

Uygulamanın bir skandal niteliğinde olduğunu söyleyen avukat Özgür Urfa “Geriye doğru ceza işletilemez. Tebliğden kaynaklı gecikme de öğrenciyi bağlamaz ve sonuçlarından sorumlu tutulamaz” dedi.

Cezanın tebliğ edilmesinin zorunlu olduğunu, bildirimin ardından itiraz ve dava açma hakkının bulunduğunu kaydeden Urfa “Davayla birlikte cezanın yürütmesinin durdurulmasına karar verilebiliyor. Okul yönetimi bu yeni yöntemle ceza geçtikten sonra ilgili kişilere kararı tebliğ ettiğinden, kararın uygulamasının durdurulması için dava açma hakkı kalmıyor ve ceza her türlü uygulanmış oluyor” ifadelerini kullandı.

(Elif Örnek - soL)