İzmir'in Çernobil'i Yine Zehir Kustu

İzmir'in Gaziemir ilçesinde bulunan eski kurşun fabrikasında gömülen kimyasal atıkların, yeniden reaksiyona geçtiği iddia edildi.

İzmir'in Gaziemir ilçesinde bulunan eski kurşun fabrikasında gömülen kimyasal atıklar, geçtiğimiz günlerde yağan şiddetli yağmurdan sonra reaksiyona geçti.

Civarda yaşayan vatandaşlar, tehlikenin üzerini toprakla örten yetkililere tepki gösterdi.

Gaziemir ilçesinde 1940 yılında 70 dönümlük arazi içinde kurulan, 70 yıl burada faaliyet gösterdikten sonra 2010'da Torbalı ilçesine taşınan kurşun fabrikası alanında toprağa gömülü radyasyonlu atıklar çevreye zehir saçıyor.

Özellikle yağmurlu havalardan sonra topraktan zehirli duman yükseliyor. Toprak simsiyah bir renge bürünürken rüzgarla çevreye yayılan koku, Aydın Mahallesi'nde yaşayanları iyice rahatsız etmeye başladı.

Mahallede ikamet eden vatandaşlardan Abdurrahman Çoban, durumla ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu belirterek, "Ben burada büyüdüm. Fabrikanın toprağa ne gömdüğünü biliyorum. Yıllarca akülerin kimyasal atıklarını toprağın altına gömdüler. Her yağmur yağdığında ve rüzgar estiğinde kokudan evimizin penceresini açamaz hale geliyoruz. Her yere başvurduk, savcılığa mahalle olarak suç duyurusunda bulunduk ama kimsenin ilgilendiği yok. Ortada insan sağlığını ciddi derecede tehdit eden kimyasal atıkların olduğu bir durum var ancak sorunu çözmek yerine, üzerine toprak atıp gidiyorlar. Benim kızım üniversitede okuyor ve astım hastası. Tatile geldiğinde kokudan dolayı nefes alamıyor. Biz burada oksijen değil, ölüm soluyoruz. Türkiye'de insan hayatı bu kadar ucuz." dedi.

Yıldız Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği Çevre Teknolojileri Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Beyza Üstün, zehirli atıkların üzerine yeni atılan toprağın siyaha dönmesinin atıkların sızmasından kaynaklandığını belirterek şunları söyledi:

“Sızma devam ediyor. Mutlaka içeride bir sıvı birikintisi de var. Yağışa bile gerek yok. Böyle bir kapatma, önlem alma yöntemi dünyada yok. Zaten tehlikeli atık. Bunun tamamen ortadan çıkarılması gerekiyor. Tehlikeli atık sınıfına göre de bertaraf edilmesi gerekiyor. Bu tamamen kaderine terk etmek demek. Üstelik yerleşim yerleri de alana çok yakın. Buradaki topraklar kontamine olmuş topraklar. Kim bilir ne gibi toksitler de içeriyor. Bunlar mutlaka yeraltı sularına sızıyor. İki şekilde de tehlike taşınıyor. Rüzgâr ve hava akımlarıyla. Ulaştığı her yere tehlikesini götürecek. Ayrıca bunlar birlikte reaksiyon da oluşturabilir. Kesin olan bir şey var ki, böyle yapılmaması gerekiyor. Canlılar da burada dolaşıyor. Hayvanlar var. Çoluk çocuk burada soluyor. Yerleşim çok büyük bir tehdit altında. Bunun mutlaka kamuoyunun gündemine taşınması gerekiyor. Tespitler için heyet oluşturulmalı. Burada mutlaka basın açıklaması yapmak gerekiyor. Bu tam bir facia. Akıl alır gibi değil. Dünyanın hiçbir yerinde yoktur herhalde. Tam bir vahşi gömme. Numune almak da çözüm değil. Bir an önce oradaki tehlikeli atıklar kaldırılmalı.”

(dha/Radikal)