Halkların Demokratik Partisi Kongresi: "Programımızı Devrimci İhtiyaçları Karşılayacak Düzeye Ulaştırmalıyız"

PKK lideri Abdullah Öcalan’ın Türkiye partisi olarak önerdiği Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) ilk kongresi dün yapıldı.

BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ise şunları kaydetti: “BDP’nin yeterliliği konusunda bir sıkıntı yok, HDP’nin bileşeni olan bütün grup ve partiler kendilerine yetiyorlar. BDP hem HDK’nın hem de HDP’nin bileşenlerinden biridir. Burada atılan adımın ana fikri Türkiye ölçeğinde bir etki uyandırmaktır. Amacımız Türkiye’yi anlamsızca ikiye bölen AKP-CHP kutuplaşmasının ötesine seslenerek ezilenlerin ortak mücadele platformunu kurmaktır. HDP’nin kurulması hem BDP’nin hem de Kürt özgürlük mücadelesinin de öncülük ettiği bir öneridir. HDP 2011 Haziran’ında Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloğu olarak hareket eden güçlerin, yeni katılımlarla birlikte üçüncü bir odak ve kutup oluşturma hamlesinin başka bir adımıdır.”

HDP’nin Eş Genel Başkanlığı için adı geçen Kürkçü, bu konuyla ilgili de şöyle konuştu: “Eş Genel Başkanlık ile ilgili bir talebim yok. Burada önemli olan Türkiye sosyalist hareketi ile Kürt özgürlük mücadelesinin doğru bir şekilde temsil edilmesi. Bu konuyu henüz etkin bir biçimde tartışmadık ama benimle ilgili ortaya atılan böyle bir öneri var.”

Farklılıkları tanımayan bir anayasanın geçerliliği yok

KCK Genel Başkanı ve PKK lideri Abdullah Öcalan’ın önerisiyle gündeme gelen, yerel seçimlere Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile girilmesi konusu BDP içinde tartışılmaya devam ediyor. Yerel seçimlere Batı illerinde HDP, Doğu ve Güneydoğu illerinde BDP ile girilmesi bekleniyor. Seçimlere girebilmek için gereken yeterliliği dün yaptığı 1. Olağan Kongresi’yle sağlayan HDP’nin, barış sürecinde nasıl bir rol oynayacağını ve bu oluşumun BDP’nin tasfiyesi anlamına gelip gelmediğini, Kürt siyasetini yakından takip eden isimlerle konuştuk.

DEMOKRATİK ULUSA DOĞRU

BDP Eş Gene Başkanı Gültan Kışanak, özellikle Müslüman halkların yaşadığı coğrafyanın kaosa ve savaşa sürüklendiğini söyledi. "Bu kaoslar, iç savaşlar, katliamcı darbeci yönetimlerin yaptıkları savaş suçlarında yaşamını yitirenleri anıyorum. Bu darbeci katliamcı uygulamaları kınıyorum" dedi.

Sadece Rojava'nın değil bütün olarak Suriye'nin, Mısır'ın kan ağladığını söyleyen Kışanak, "Ortadoğu'da yaşayan halkar hegemonik güçlerin savaşında katliama uğruyor. Ortadoğu halklarının, başkasının savaşında kan dökmeyeceğiz demesi lazım. İşte bu durumda 3. yol ihtiyacı çok önemlidir" dedi.

HDP'nin bir seçim kongresi olmaktan çok daha büyük bir anlam içerdiğini dile getiren Kışanak, "HDP'nin 21. yüzyıla damgasını vuracak, Ortadoğu'nun kurtuluşuna damgasına vuracak bir paradigma olduğunu bilmemiz gerekiyor. Bu sıradan bir parti çalışması değildir. Bu parti yepyeni bir paradigmanın temsilcisidir. Herkes bu bilinçle bu çalışmaya asılmalıdır. Biz BDP olarak bütün gücümüzü HDP'ye seferber edeceğiz" diye konuştu.

Çözüm sürecine ilişkin Türkiye halklarının hem umutları hem kaygıları olduğunu belirten Kışanak, "Biz Gezi'ye, Lice'ye, Yüksekova'ya bakarak, emekçilerin direnişine bakarak umudumuzu büyütüyoruz" dedi.

BDP İstanbul Milletvekili ve HDK Yürütme Kurulu üyesi Sırrı Süreyya Önder, Gezi direnişine değindi. Önder, "Sık sık şu söyleniyor; Gezi'den sonra hiçbir şey eskisi olmayacak. Devrimciler dışında herkes bunu söylüyor ama aynısını yapıyor. Her şeyi eskisi gibi yapmamak için 2 aylık süreçte programımızı somutlaştırmak, hayatın devrimci ihtiyaçlarını karşılayacak düzeye ulaştırmalıyız. Her birimizin katkısı önemlidir. Her biri arkasında onurlu mücadele geçmişini taşımaktadır. Tüm yoldaşlarımızdan önemli katkı ve önerilerini beklediğimizi söylüyorum" dedi.

Hayata Dönüş adı altındaki cezaevleri katliamının travmalar yarattığını söyleyen Önder, "O günlerde hayata dönüş medyası diye bir kavram çıktı. Hayata dönüş medyası, o insanların bedenlerini mermi yapıp zalimlerin yüzüne çarpmasını küçümsüyorlardı. Bugün gazeteleri işgal etmeye devam ediyor. Buna rağmen Gezi direnişine güzelleme yapıyorlar. Tarih ve devrimci hafıza bunu unutmaz. Ortalığı Gezi direnişinden sonra hayata dönüş zevzekleri kapladı. Medya bize kapalı. O günkü medyanın mantığıyla insanları itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Bu insanlar utançlarından tarihin çöp sepetlerine gidecek bir yer belirlemişlerdi kendilerine. Hiçbiri çocuklarına ve sevgililerine sarılamayacak kadar kendilerine ve dünyaya kötülük ettiler. Bugün bu hayata dönüş medyacılığı yapan ibişler, yarın insanlık adına hiçbir şey yapmadıkları utancıyla baş başa kalacaklar" dedi.

İstanbul Milletvekili ve HDK Yürütme Kurulu üyesi Levent Tüzel, ezilen hakların kazanacağını söyledi.

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 1. Olağan Kongresi’nde konuşan BDP Mardin Milletvekili Erol Dora, katılımcıları Kürtçe, Süryanice ve Türkçe selamlayarak başladığı konuşmasında Türkiye’de 90 yıldır ötekileştirilen, etnik ve inanç yapıları nedeniyle yok sayılan Kürdistan, Mezopotamya ve Anadolu halklarını biraraya getiren bu oluşumla geleceğe umutla baktıklarını söyledi. Farklı kültürlerin, inançların dışlanmayarak özgürce yaşayacakları demokratik bir ortam sağlayacağından dolayı HDP’ye destek verilmesi gerektiğini ifade eden Dora, “Tek ulusa dayalı yapılanma değil, demokratik bir ulusun inşası için yola çıktık. Yeni anayasaya ilişkin kırmızı çizgilerimiz var. Bunlar kabul edilmediği sürece demokratik mücadelemize devam edeceğiz. Farklılıkları, inançları kucaklamayacak bir başlangıcı kabul etmeyeceğiz. Yeni bir vatandaşlık tanımı, anadilde eğitim istiyoruz. Aksi halde bizim için o anayasanın bir geçerliliği yok” diye konuştu.

Dora, Türkiye’de başlatılan süreçle Rojava’daki sürecin bağlantılı olduğunu belirterek, “Oradakiler buradaki halkların kardeşidir. Demokratik mücadelelerini destekliyoruz. Hükümete de El Kaide’ye desteğini çekmesi çağrısında bulunuyoruz. Sayın Öcalan’ın sağlık ve fiziki koşullarının düzeltilmesi için de AKP hükümete sesleniyoruz. Sayın Öcalan’ın rolünün önemli olduğunu düşünüyor, HDP’nin de bunu dile getirmesini istiyoruz” diye ifade etti.

BDP’yi tasfiye değil

Konuyla ilgili Taraf ’a konuşan BDP Adana Milletvekili Murat Bozlak, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kurulmasının BDP’de yaşanan bir sıkıntıyla ilgili olmadığını ifade etti. Kürt siyasal hareketinin, Halkın Emek Partisi’nden (HEP) bu yana Türkiyeli devrimci ve demokrat güçlerle birlikte hareket etme anlayışını taşıdığını belirti. Bozlak, “Savaş sürecinde böyle ortaklaşmalar daha sıkıntılıydı. Şimdi artık barış sürecindeyiz. Bu ortamda daha rahat manevra yapabilme şansı doğdu. Biz de geçmişten beri var olan bu projemizi daha sağlam bir zemine oturtmak istiyoruz” diye konuştu. HDP’nin BDP dışında oluşan bir hareket olmadığını belirten Bozlak, “BDP’li arkadaşlarımızın da içinde yer aldığı ve desteklediği bir oluşum kongre şeklinde kurulmuştu şimdi ise partileşiyor” diye konuştu. Bozlak, HDP’nin kuruluşunun BDP’yi tasfiye etme hareketi olmadığını söyledi.

Demokratik modernite tezi

Araştırmacı-yazar Muhsin Kızılkaya ise şunları kaydetti: “BDP savaş sürecinde legal olarak ifade edilemeyen meseleleri legalize etmek amacıyla kurulmuştu. BDP iktidarı hedefleyen bir parti olmaktan çok Kürtleri Mecliste temsil etmek, onların sesi olabilmek amacıyla hareket ediyordu. Eğer çözüm süreci Öcalan’ın dediği gibi ilerler ve akamete uğramazsa bölgesel düzeyde etnik bir grubun sesini dillendiren bir parti işlevini yitirir. Öcalan’ın “Demokratik Modernite” tezinin hayata geçmesi için geniş tabanlı bir partinin kurulması gerekiyor. Bu durum aslında Öcalan açısından sürecin tekrar savaşa dönmesinin mümkün olmadığının da göstergesi.”

KESK Genel Başkanı Lami Özgen'de kamu emekçileri olarak da hak ihlalleri ile karşılaştıklarını ve emeğe de bir yönelim olduğunu belirterek kamu emekçilerinin mücadelesinin HDP ve HDK'nin mücadelesi olduğunu söyledi. Özgen, "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz" diyerek konuşmasına son verdi.

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Kemal Bülbül, "İlerleyen zamanlarda can ve cane olacağız" dedi.

HDK'nin bileşeni olmadıklarını hatırlatan Bülbül, bunun siyasal katılımı etkilediğini belirtti. Alevi toplumunda etnik farklılıklar olduğunu söyleyen Bülbül, bütün dünyanın Alevilikten bir şeyler öğrendiğini ancak Alevilerin kendi tarihlerini de unuttuğunu ifade etti. Bülbül şöyle devam etti: "Biz bu toprakların geçmişi ve geleceğiyiz. Ama trajik bir durum var ki oda biz Aleviler bunun çok farkında değiliz. Hala dilimizi çoğullaştıramıyoruz. Bu durumda bir çırpıda ifade edebileceğimiz bir üsluba rağmen bazılarını es geçme durumunu yaşıyoruz. Alevilik sadece belagattan ibaret değil aynı zamanda bir siyasal duruşu da ifade eder. Öyle yapsaydık bugün Kürt sorunu da olmazdı."

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, Mısır'da yaşamını yitirenleri andı, "üçüncü yolu dünya halklarına gösteren" Rojava halklarını selamladı.

Ortadoğu'da taşların yerinden oynadığını kaydeden Gürkan, bu taşların ancak demokrasi, hak ve özgürlükler ile kardeşlik zemininde yerine oturabileceğini ifade etti. Mısır'da yaşanan katliamları kınayan Gürkan, bütün dünya halklarıyla dayanışma içinde olmanın önemine işaret etti.

Anadolu topraklarında da taşların yerinden oynadığını belirten Gürkan, yeni bir sistemin kurulup kurulamayacağının verilen mücadeleye bağlı olduğunu söyledi. AKP'nin rantı hızlandırma talimatı verdiğini kaydeden Gürkan, emek ve demokrasi güçlerinin yeni bir Türkiye'nin inşası için görev ve sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini vurguladı.

Gök ve Önen yeniden eşbaşkan

HDP Eş Genel Başkanları Fatma Gök ve Yavuz Önen yeniden eşgenel başkanlığına seçildi. HDP Parti Meclisi de değişmedi.

(taraf/etha/başka haber)