Header Ads

Selahattin Demirtaş: Önce Koster Bozuktu, Şimdi Başbakan Bozuk


Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Demirtaş, dün Diyarbakır'da Şahin Öner'in yaşamını yitirdiğini hatırlattı. Valiliğin, "bombanın elinde patlaması sonucu yaşamını yitirdiği" şeklindeki iddiasını anımsatan Demirtaş, ancak otopsi raporlarında göre Öner'in polis aracı tarafından ezilerek öldürüldüğünün kanıtlandığını söyledi. Öner'in panzerle ezildikten sonra karakol bahçesine götürülerek burada yarım saat bekletildiğini de belirten Demirtaş, devletin "bir Kürt daha ölmüş" şeklinde olaya yaklaşabileceğini kaydetti. Demirtaş, "Devlet bir kez daha dün Diyarbakır'da katil olmuştur" dedi, devletin valisi ve emniyetinin de bu cinayeti gizlemeye çalıştığını söyledi.

'BUYRUN KÜRTLERİ İKNA EDİN'
Devletten bu konuyla ilgili açıklama beklediklerini ifade eden Selahattin Demirtaş, "Bu mudur sizin barış sürecine yaklaşımınız" diye sordu.

Demirtaş, şöyle devam etti: "İmralı ile görüşeceksiniz ama Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişini protesto eden bir genci öldüreceksiniz. Bunu biz Kürtlere anlatamayız. AKP olarak siz anlatacaksınız. Buyurun Kürtleri siz ikna edin. Bunların hepsi bu dönemin ne kadar pamuk ipliğine bağlı olduğunu gösteriyor."

DTK Eş Başkanı Ahmet Türk'ün açıklamaları ile sürecin tıkandığı eleştirisinde bulunanların, Şahin Öner'i hala haber yapmadığını kaydeden Demirtaş, "Köşenizde yazacak mısınız merak ediyoruz. Yoksa bunu da dile getirmeyelim mi? Bunu da konuştuk diye Sayın Başbakanımız kızar mı yine?" dedi.

'ONURLU DURUŞUMUZ İYİ ANLAŞILMALI'
BDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, bu kadar sorun, sıkıntı, baskı içinde barış diye haykırdıklarını, bu onurlu, erdemli duruşun herkes tarafından iyi anlaşılması gerektiğini ifade ederek, "Bu halk boğazına kadar zulme batmış, buna rağmen barış diye haykırıyor" dedi.

Barışın sadece AKP-BDP meselesi olmadığını belirten Demirtaş, bu bilinç ile çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. "Silahlar sussun siyaset konuşsun" diyenlere canı gönülden katıldıklarını dile getiren Demirtaş, ancak siyasetin hiçkimsenin arzusu doğrultusunda konuşamayacağını kaydetti. Demirtaş, siyaset özgür olması gerektiğini belirtti. Demirtaş, şöyle dedi: "Siyasetçileri itibarsızlaştırmak, iradesizleştirmek istiyorlarsa buradan siyaset ile müzakere çıkmaz. Siyasetçiyi kendi siyasi kimliğinden arındırıp ondan sonra müzakere ederim denirse çözüm çıkmaz. İmralı'da devam edip etmediğinden emin olmadığımız bir süreç olmasına rağmen, biz süreci destekleyeceğimizi belirttik. Süreci devam ettirmek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Bütün parti teşkilatlarımız süreci nasıl ilerletebiliriz perspektifi ile tartışmaları yürütüyor. BDP'nin sürece sunduğu katkıyı istemeyen olursa bunu da anlayışla karşılarız. Biz İmralı sürecini BDP olmadan da sürdürebiliriz gibi bir yaklaşım varsa İmralı boyutunu dışarıdan desteklemeye hazırız. 'BDP İmralı'ya gitmezse her şey biter' demedik, demiyoruz. 'İmralı'da çok önemli bir aşamaya gelindi ama isim krizi nedeniyle bu süreç ilerlemiyor' şeklindeki algı dayatmasını asla kabul etmiyoruz. Bizden kaynaklı süreç tıkanması yok. Buyurun çalışmanızı sürdürün, biz dışarıdan destek olalım."

TÜRK VE ATA HÜKÜMETİN TALEBİYLE GİTTİ
Ahmet Türk ve Ayla Akat Ata'nın, hükümetin talebi üzerine İmralı'ya gittiğini söyleyen Selahattin Demirtaş, "Tekrar talep olursa, tekrar BDP'nin resmi olarak kurumsal desteği, katkısı isteniyorsa biz buna katkı sunmaya hazırız. Ama BDP'nin kurumsal yapısını dikkate almadan, adeta ortada bir kurum yokmuş gibi dışarıdan bireysel görevlendirmelerle ben istediğim rolü biçerim şeklindeki bir anlayışla bu süreci yürütemeyiz. BDP bu şekilde sürece katkı sunamaz. Bu konudaki kararlılığımızın iyi anlaşılması lazım" diye konuştu.

Hükümetin ürettiği yapay krizi aşma konusunda inisiyatif sahibi olduklarını söyleyen Demirtaş, BDP'nin sürekli kriz çıkaran bir pozisyonda gösterildiğini, ancak kendilerinin sürecin ilerlemesini istediklerini ifade etti.

ÖNCE KOSTER BOZUKTU, ŞİMDİ BAŞBAKAN
1,5 aydır gerçekleşmeyen İmralı ziyaretinin BDP'den kaynaklanmadığını bildiren Selahattin Demirtaş, "Koster bozuktu, şimdi Başbakan bozuk. Ahmet Türk'e bozuk. O yüzden gidemiyoruz. Şimdiki bahane bu. Böyle bir bahaneyle, böyle bir anlayışla yüz yıllık bir sorun çözebilir mi?" diye sordu.

"Türkiye toplumu 30 yıldır barışı bekliyor, barışı özlüyor" diyen Demirtaş, hükümetin bir kez daha ciddiyetle meseleye yaklaşmasını beklediklerini dile getirdi. Demirtaş, hükümetin pratiğinin halka umut vermediğini ekledi.

Bingöl'de bin kişinin korucu kadrosuna alınmasını da eleştiren Selahattin Demirtaş, "Madem barış olacak, madem silahları susturmaya çalışıyoruz, Bingöl gibi bir yerde niye bin kişi koruculuk kadrosuna alınıyor" diye sordu.

Demirtaş, bu bin korucu kadrosunun değiştirilerek başka şekilde istihdam edilebileceğini, bu şekilde barış mesajlarının daha güçlü olacağını söyledi.

Demirtaş, "Sokakta halkımız ne kadar barış özlemiyle doluysa o kadar da kaygılı. Biz onurlu bir barış, içinde özgürlükler ve demokrasi olan bir barış için mücadele ediyoruz" dedi.

'ANAYASA CAN DAMARDIR'
Anayasa yapım sürecine de değinen BDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, "Bu mesele nerede konuşulursa konuşulsun, anayasada tarif edilecek. Can damar anayasadır" dedi.

Demirtaş, AKP ile görüşme yaptıkları iddiasına da yanıt verdi: "Uzlaşma Komisyonu'ndan bir netici alınamıyorsa başka alternatifleri değerlendirmek siyasi partilerin kendi taktiridir. Biz hiçbir parti ile Uzlaşma Komiyonu dışında anayasa konusunda açık ya da kapalı asla konuşmuş değiliz. Uzlaşma Komisyonu masası var olduğu sürece konuşmayız. O komisyona hakaret, haksızlık olur."

BDP ve Blok adına Uzlaşma Komisyonu'na sunulmuş anayasa tekliflerini herkesin önyargısız bir şekilde okumasını isteyen Demirtaş, sundukları tekliflerin hiçbirinin sadece Kürtlere dair olmadığını kaydetti, "Tamamı bütün Türkiye için. Kürt diline özgürlük vardır, Arap'ın, Çerkes'in diline de, Türkçe'ye de özgürlük vardır" dedi.

Pazarlık da yapılabileceğini, bunun siyaseten yanlış olmadığını söyleyen Demirtaş, ama insan hak ve özgürlükleri pazarlık konusu olamayacağı için kimseyle pazarlık yapmadıklarını bildirdi.

Demirtaş, ifade özgürlüğü, örgütlenme, gösteri siyaset hakkı, ücretsiz eğitim ve sağlık hakkı, engelli hakları, kadın hakları gibi pek çok konuda önerilerinin diğer partilerden daha ileri olduğunu kaydetti.

HDK HEYETİNİN KARADENİZ ZİYARETİ
BDP Eş Genel Başkanı, HDK heyetinin önümüzdeki hafta Karadeniz'e gideceğini de hatırlatarak, Karadeniz halkının bu barış mesajını coşkulu bir şekilde karşılaması temennisini dile getirdi. "Türkiye'nin doğusu barışa ihtiyaç duyuyor da kuzeyi duymuyor mu?" diye soran Demirtaş, barış, özgürlük, demokrasi mesajlarının Türkiye halklarıyla buluşturulmasının, çözüm için en önemli güç olacağını söyledi.

Demirtaş, "HDK'nin ziyaretinin çok anlamlı olduğunu düşünüyoruz. Karadeniz halkına da en içten saygılarımızı iletirken, barış mesajının coşkulu bir şekilde karşılamasını istiyoruz" dedi, HDK'yi bu çalışmasından dolayı kutladı.

KADİR İNANIR'I KUTLADI
Kadir İnanır'ın açıklamalarını da "cesurca" bulan Demirtaş, "Kendisini kutluyorum. Diğer sanatçıların da bu sürece cesur yaklaşarak destek sunmalarının önemli olduğunu belirtmek istiyorum" dedi. (etha)

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.