5. Baki Koşar “Nefret Suçları ile Mücadele Haftası” İzmir'de Devam Ediyor: LGBTT Bireyler Anayasal Güvence İstiyor

Tam 7 yıl önce evinde ölü bulundu Baki Koşar. Kürt ve eşcinsel kimliği taşıyordu, gazeteciydi. Nefret cinayetleri üzerine araştırmalar yapan ve bu konuda çalışmaları olan Koşar, cinsel yönelimi sebebiyle bir nefret cinayetine kurban gitti.

Ölümünün ardından İzmir Siyah Pembe Üçgen Derneği tarafından nefret cinayetlerine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen, Baki Koşar Nefret Suçları ile Mücadele Haftası etkinlikleri, 5 yıldır devam ediyor. 21 Şubatta başlayan Baki Koşar Haftası 27 Şubat Çarşamba günü Forum Bornova’daki, “Benim Çocuğum” filminin gösterimiyle son bulacak.

Dernek aktivistleri Deniz Rojda Solmaz ve Demet Yanardağ ile Baki Koşar Haftası, LGBT bireylerinin genel sorunları ve anayasal haklara kadar birçok konuyu görüştük.

MEDYA CANAVAR GİBİ GÖSTERİYOR

Bu yıl ki Baki Koşar Haftası’nın konusunun, “Ana Akım Medya” olarak belirlendiğini ifade eden Solmaz, bunun sebebinin de yanlı medyada LGBT bireylerinin bir canavarmış gibi gösterilmesi olduğunu belirtti. Solmaz, hafta kapsamında her yıl nefret suçlarına karşı mücadele veren bir kurum veya kişiye halk oylamasıyla ödül verildiğini söyledi.

ANAYASADA YER ALMALI

Son on yılda kadın ölümlerinin ve nefret cinayetlerinin artışına dikkat çeken Demet Yanardağ, Anayasada LGBT bireylerinin de yer almak istediğini söyledi. Yanardağ, mevcut iktidar yapısının anayasayı kendi ahlak anlayışı çerçevesinde düzenlemeye çalıştığını ve bu anlayışın baskıya ve ölümlere yol açtığına dikkat çekti. Solmaz da mevcut iktidarın, iktidara gelmeden önce LGBT bireylerinin de yasal haklarının güvence altına alınacağı ile ilgili beyanı olmasına rağmen iktidarı döneminde hiçbir çalışmasının olmadığını, aksine Meclisteki komisyonlarda bu yönde önerge veren BDP ve CHP’li vekillerin önergelerine karşı mevcut çoğunluğunu kullanarak engel olduğunu belirtti.

DEVLET TRANS BİREYLER ÜZERİNDEN GELİR KAPISI OLUŞTURDU

Deniz Rojda Solmaz, derneğin insan hakları temelli olduğunu vurguladı. Trans bireylerin büyük bir kısmının zorunlu olarak seks işçiliği yaptığını dile getiren Solmaz, bu alanda sendikal bir düzenleme istediklerini vurguladı.

Aile desteğine sahip olduğu ve üniversite mezunu olduğu halde toplumun bakış açısı sebebiyle farklı iş alternatifinin bulunmadığına dikkat çeken Yanardağ ise devletin kabahatler kanunu bahanesi ile hukuksuz bir şekilde trans bireyler üzerinden gelir kapısı oluşturduğunu söyledi.

Solmaz da bunun yanı sıra karakolda şiddet gören, cezalara itiraz eden trans bireylerin memura hakaret ve mukavemet gibi aslı olmayan suçlamalarla para ve hapis cezalarına çarptırıldığını ifade etti. Derneğin bu cezalara karşı verdiği hukuk mücadelesi sonucu verilen cezaların azaldığına işaret eden Solmaz, örgütlü olmanın önemine dikkat çekti.

Baki Koşar Nefret Suçlarıyla Mücadele Yürüyüşü Gerçekleşti

5. Baki Koşar “Nefret Suçları ile Mücadele Haftası” kapsamında bugün Alsancak Kıbrıs Şehitliği Caddesi’nde Siyah Pembe Üçgen İzmir Derneği tarafından LGBTT hakları için yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirildi.

Alsancak Kıbrıs Şehitliği Yakın Kitapevi önünde başlayan yürüyüş Sevinç Pastanesi önünde son buldu. Yürüyüş sırasında “Genel ahlak-sız, travestiyiz transseksüeliz, buradayız alışın, geyiz lezbiyeniz” dövizleri taşındı. Yürüyüşte “Baskı şiddet ahlaksa biz ahlaksızız, okuldayız işteyiz meclisteyiz her yerdeyiz” sloganları attı.

Grup adına basın açıklamasını okuyan Şevval Kılıç, “Geçtiğimiz yıl Trans kadın Serap, hunharca öldürüldü. Serap Antalya’da ki evinin önünde iki kişinin bıçaklı saldırısına uğradı. Arkadaşlarına ilk yardım yapmak için yardıma koşan trans kadınlara olay yerine gelen polis biber gazı ile saldırdı. Gazdan etkilenen ve kan kaybeden Serap, ambulansın da gecikmesi sonucu hayatına kaybetti. Benzer bir şekilde, İzmir’de de Alsancak Bornova Sokağı ve Pınarbaşı semtinde bulunan trans kadınlara yönelik bu tür yıldırma ve linç girişimleri de devam etmektedir. Trans kadınların oturdukları evler taşlanmakta, barınma hakkı ve serbest dolaşma hakkı ellerinden alınmakta ve buna devlet eliyle göz yumulmaktadır.’’ dedi.

Anayasa ve ilgili maddelerde değişiklikler yapılmasını kaydeden Kılıç, ‘’T.C Anayasası’nın ayrımcılığı düzenleyen 10. Maddesindeki ayırım gözetilmeyecek zeminler arasında “cinsel yönelim” ve “cinsiyet kimliği” ifadeleri eklenmeli. T.C.K’ nın Nitelikli İnsan Öldürmeyi Düzenleyen 82. Maddesi’nde Kadın Cinayetleri ve Nefret Cinayetleri, Nitelikli İnsan Öldürme olarak sınıflandırılmalı. ‘Haksız tahrik’e ilişkin tüm bahisler gerekçeden çıkarılmalı ve nefret suçlarının önlenmesi için etkin gerekli düzenlemeler bir an önce gerçekleştirilmelidir” dedi.

(evrensel-caylakhaber.com)
foto:  Burahn Tosun